23 Nisan 2024 Salı / 15 Sevval 1445

Soğuk havalarda kalp krizi vakaları iki kat artış gösteriyor

Uzmanlar, soğuk havanın damarlarda daralma meydana getirdiğini belirterek, özellikle kalp damar hastalarının çok dikkatli olması uyarısında bulundu. Kışın sabah aceleyle işine yetişmeye çalışanlarda kalp krizinin daha yoğun görüldüğü belirtildi.

CİHAN27 Aralık 2013 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Soğuk havalarda kalp krizi vakaları iki kat artış gösteriyor
Medicalpark Samsun Hastanesi Kadiyoloji doktorlarından Uzman Dr. Recep Asiltürk, soğuk havaya uzun süre maruz kalmanın ve ani ısı değişikliklerine uğramanın kalp krizini tetikleyebileceğini hatırlattı. Asiltürk, şunları söyledi: “Kışın sabah saatleri özellikle bilinen damar tıkanıklığı olan ve kalp hastalığı risk faktörlerini yoğun olarak bünyesinde bulunduran, tansiyonu yüksek olan kişiler için günün en tehlikeli zamanıdır. Sabah, kan alışkanlığındaki değişim, hormonlar ve tansiyon yüksekliği gibi faktörlerin etkisiyle kalp krizlerinin en sık görüldüğü saatlerdir. Birçok araştırma ilginç bir şekilde karlı bir gecenin ardından sabah dışarı çıkıp evinin önündeki ya da arabasının camlarındaki karları temizlerken işe yetişmek için hızlı hareket eden kişilerde kalp krizi geliştiğini ortaya koyuyor.”

Kalp hastalarının soğuk havalarda mümkün olduğunca dışarı çıkmaması gerektiğini vurgulayan Asiltürk, “Kar yağışlarıyla birlikte iyice yüzünü göstermeye başlayan soğuk havalar, kalp sağlığını olumsuz etkiliyor. Şöyle ki; kışın soğuk günlerde sıcak günlere göre damarların daha da daralması söz konusu. Sıcak havada ise damarlar genişler. Dolayısıyla kalp, damar ve şeker hastaları soğuktan çok fazla etkilenir. Damarlarında tıkanma ve daralma olan hastaların soğuk havada damarları daha da daralır. Bu da kalp hastalarında krizi tetikleyebilir. Kalp damar hastası olanlar ve özellikle yaşlılar mümkün olduğunca soğukta dışarı çıkmamalı. Sabah saatlerine özellikle dikkat edilmesi gerekir. Soğuk havanın direkt olarak tansiyonu artırıcı etkisi bulunuyor. Kalp rahatsızlığı olan kişiler soğuk havaya karşı, özellikle de tok karınla yürümemeleri gerekiyor. Aksi halde rüzgâra karşı yüründüğünde, kalp damar hastalarında 'angina pektoris' denilen göğüs ağrıları görülebiliyor, hatta aşırı rüzgar kalp krizine yol açabiliyor. Bazen de kalp damarlarında meydana gelen büzüşme, ölümle sonuçlanabilecek kalp hastalıklarına yol açabiliyor.” dedi.

Kalp ameliyatı olmuş, stent takılmış ya da yüksek tansiyonu olanların bugünlerde her zamankinden daha dikkatli davranması gerektiğini sözlerine ekleyen Asltürk, kalp hastalarının soğuk havalarda ciddi sağlık problemleriyle karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulundu. Yapılan bilimsel çalışmalarla hava ısısındaki her 1 derece düşüşün toplumda kalp krizi görülme riskini yüzde 2 oranında artırdığının saptandığını aktaran Uzm. Dr. Recep Asiltürk, “Yapılan araştırmalar; soğuk hava ve kara kışın hissedildiği şu günlerde, hava ısısındaki bir derecelik düşüşün bile toplumda kalp krizi görülme riskini iki arttığını ortaya koyuyor. Sadece 2013 yılında Türkiye genelinde kalp krizi vakasıyla hastanelere başvuru sayısı yaklaşık 300 bin, anjiyo yapılan hasta sayısının da 380 bin civarında olduğu görülüyor. Yaz aylarına göre kış mevsiminde yaşanan kalp rahatsızlıklarının sayısı yüzde 60 oranda artış gösteriyor.” şeklinde konuştu.