15 Aralık 2024 Pazar / 14 CemaziyelAhir 1446

Helikopter gibi kalkış, uçak gibi uçuş... XC-142'ler kullanılmadı ama, Ospreylere giden yolu gösterdi

Helikopter ile uçak arasında bir geçiş modeli olarak tasarlanan V-22 Osprey, aslında sabit kanatlı uçak-helikopter işlevselliğini birleştiren ilk hava aracı tasarımı değildi. Deneysel olarak geliştirilen XC-142, dikey kalkış iniş teknolojileri için geliştirilmişti...

star.com.tr1 Haziran 2021 Salı 16:56 - Güncelleme:
Helikopter gibi kalkış, uçak gibi uçuş... XC-142'ler kullanılmadı ama, Ospreylere giden yolu gösterdi

ABD Deniz Piyadeleri ve ABD Donanması'nın kullandığı yaklaşık 400 Osprey tiltrotor, Özel Kuvvetler operasyonlarında da kullanılıyor. Osprey, kısmen helikopter, kısmen de uçak olan devrim niteliğinde bir tiltrotordür. Ancak, sabit döner kanatlı bir uçağın işlevselliğine sahip ilk tasarım değildir.

1951'de, ABD Hava Kuvvetleri / ABD Ordusu ortak girişimi, dünyanın ilk başarılı Dikey Kısa Kalkış ve İniş (VSTOL) kabiliyetli uçağı olan Bell XV-3'ü geliştirdi. Tasarım, bir helikopterin kalkış/iniş ve havada süzülme yeteneklerini sabit kanatlı bir uçağın hızı ve menzili ile birleştirdi. Hiçbir zaman üretime geçmese de, yıllar sonra üretilecek modern CV-22 Osprey'in yolunu açtı.

Bu tasarımın yanı sıra, VSTOL teknolojisinin operasyonel kararlılığını daha fazla araştırmak için tasarlanmış ve unutulmuş başka bir deneysel hava aracı var. Bu, F4U Corsair'in üretici şirketinin halefi olan uçak üreticisi Ling-Temco-Vought ile Ryan-Hiller arasındaki ortak işbirliği ile geliştirilen XC-142'ydi. Motorlarda bükülme söz konusu olmadığı için gerçek bir tiltrotor olmasa da, dikey kalkış ve iniş sağlayan kanat üzeri pervane tasarımına sahipti.

Beş adet üretilen XC-142A, 11 Ocak 1965'te ilk uçuşunu dikey olarak havalanarak ve ileri uçuş için kanatları yatırarak yaptı. Ardından dikey inişle yere indi.

Sonraki testlerde, XC-142A'lar saatte 35 mil geri ve saatte 400 mil ileri hızla uçtular. Bu hız, uçağın her türlü hava koşulunda birlikler ve erzak için yetenekli bir nakliye hava aracı olabileceğini gösterdi.

20 kadar asker taşıyabilen XC-142, 41.500 pound (yaklaşık 188 ton) kadar kargo taşıyabiliyordu.

XC-142A'lar, her biri 3.080 beygir gücü sağlayan dört General Electric T64 motoruyla güçlendirildi. Saatte maksimum 400 mil hıza ve saatte 235 mil seyir hızına, 820 mil menzile ve 25.000 fit servis tavanında uçabiliyordu.

Beş prototip, yaklaşık 488 uçuşla test edildi. Bunlar taşıma operasyonları, simüle edilmiş kurtarma operasyonalı, paraşütçü indirme ve alçakta kargo alma/bırakma gibi testlerdi. XC-142'ler, istenilen hizmetler için doğru uçak gibi görünüyordu ama, mükemmel olmaktan çok uzaktı.

V-22'ye çok benzeyen XC-142, hem devrim niteliğindeydi hem de test sırasında zor anlar yaşadı. Bir prototip düştü ve bu kaza uçağın üç mürettebatının ölümüyle sonuçlandı. Ayrıca oldukça sert inişler ve muhtemelen küçük çarpışmalar olduğu bildirildi. En büyük sorun, pilotların VSTOL XC-142'yi kontrol etmekte zorlanmasıydı, bu da yolcu alımı veya kargo alma sırasında, daha fazla problemin ortaya çıkmasına neden oldu.

XC-142A'nın kaderi Birleşik Devletler Hava Kuvvetleri ve Deniz Kuvvetleri'nin ortak bir projesi olduğundan, donanmanın programdan çekilmesiyle belirlendi. Hava Kuvvetleri'nin, bir üretim versiyonu için planlar yaptığı bildirilirken, Savunma Bakanlığı'ndan (DoD) bir açıklama asla gelmedi. Ancak, Bell XV-3'e çok benzer şekilde, V-22 Osprey gibi gelecekteki operasyonel VSTOL'ların habercisiydi.

Üretilen beş prototipten geriye kalan tek XC-142A , 1970 yılında Amerika Birleşik Devletleri Hava Kuvvetleri Ulusal Müzesi'ne götürüldü ve şu anda sergileniyor.

star.com.tr