5 Kasım 2025 Çarşamba / 15 CemaziyelEvvel 1447

Türkiye işini şansa bırakmadı! KAAN için süreç başladı

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, yaptığı açıklamada, 'İHA'larımızın, SİHA'larımızın motorlarını yerli milli olarak geliştiriyoruz, üretiyoruz. Radar altı metre alıcılarını yerli olarak geliştiriyoruz. Küresel konumlama sistemlerini yerli olarak geliştiriyoruz. KAAN'ın pek çok kritik alt sistemini, görev bilgisayarını, uçak yönetim sistemlerini yerli olarak geliştirmenin yanında motorunu da yerli ve milli olarak geliştiriyoruz. KAAN gün gelecek yerli motorumuzla da uçacak. Şu andaki prototiplerimiz yurt dışından tedarik ettiğimiz motorlarla uçuyor. Ama biz her halükarda bu stratejik sistemin motorlarını da diğer stratejik alt sistemlerimizde olduğu gibi yerli milli olarak geliştirme sürecini başlattık' dedi.

AA4 Kasım 2025 Salı 23:03 - Güncelleme:
Türkiye işini şansa bırakmadı! KAAN için süreç başladı

Kacır, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2026 yılı bütçesine ilişkin milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Türkiye'nin ihracatın yüzde 40'tan fazlasını Avrupa Birliği ülkelerine yaptığını belirten Kacır, Ocak 2020 ile kıyaslandığında Almanya, İtalya, Fransa ve İspanya'nın sanayi üretimleri düşerken Türkiye'nin sanayi üretiminin yüzde 30,6 yükseldiğini, dolayısıyla Türkiye'nin son dönemde sanayileşme kabiliyetini artırmış bir ülke olduğunu söyledi.

Kacır, yaklaşık 10 milyar dolar olan imalat sanayi ihracatının 2002'den bugüne 108 milyar dolara yükseldiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:

"2002'de yüzde 28,5 olan bu oranın 2024'te yüzde 40,2 seviyesine, şu anda son 12 ay itibarıyla yüzde 42,7 seviyesine yükseldiğini görüyoruz. Yüksek teknoloji ihracatımız da tarihi zirve noktadadır, yıllık 9,6 milyar dolara erişmiştir. Bu yapacak işimiz kalmadı anlamına elbette gelmiyor. Hep beraber daha çok çalışacağız, AR-GE'ye, inovasyona daha fazla yatırım yapacağız. Girişimcimizin önünü daha fazla açacağız ve bu rakamları çok daha ileri seviyelere çıkaracağız."

Bakanlıkta bir girişimci bilgi sistemi olduğuna dikkati çeken Kacır, 4 milyon girişimin hem yatırımlarını hem performansını takip edebilecekleri hem de tüm verileri girişimci bilgi sistemine alarak çok yoğun şekilde etki değerlendirme faaliyetleri yaptıklarını anlattı.

"TÜRKİYE DÜNYANIN EN ÖNEMLİ ÜRETİCİLERİ ARASINDA"

Kacır, hazır giyim tekstil sektörlerinde yaşanan istihdam kaybı ile ilgili gelen bir soruya ise şu yanıtı verdi:

"Biz her daim hem sektör temsilcileriyle hem emekçilerimizle hem yatırımcılarımızla bir aradayız. Bu yılın ilk 10 ayında 100 binden fazla işletmeyi KOSGEB'teki çalışanlarımız aracılığıyla bizzat yerinde ziyaret ettik. Ve her biriyle anketler yaptık. Özellikle emek yoğun sektörlerde istihdamı korumaya yönelik politikalar konusunda sahadan topladığımız doğrudan verilerle politikalarımızı inşa etmeye gayret ediyoruz. Bizim hiçbir sektörü gözden çıkarmamız söz konusu değil. Biz bu sektörleri ülke olarak kolay elde etmedik. Onlarca yılın emeğiyle gayretiyle bu sektörler bugünlere geldi. Bugün hazır giyimde, tekstilde Türkiye dünyanın en önemli üreticileri arasındadır. 1 milyona yakın kardeşimiz bu sektörlerde istihdam edilmektedir. Dolayısıyla bizim bu sektörleri gözden çıkarmamız asla bahis mevzuu değil. İl bazlı duruma baktığınızda bu sektörlerde 2023'ten bugüne Batman'da, Bingöl'de, Mardin'de, Siirt'te, Şırnak'ta istihdam artışı var. Demek ki Türkiye'nin tüm vilayetlerinde durum aslında aynı değil. Biraz daha büyük şehirlerimizde, Marmara Bölgesi'nde, Ege Bölgesi'ndeki şehirlerimizde bu sektörlerde istihdam kaybı yaşanırken özellikle Doğu Anadolu'da, Güneydoğu Anadolu'da bizim de çokça teşvik verdiğimiz yatırımlarda halen istihdam artışları devam etmektedir. Bu Türkiye'nin önünde bu konuda halen geniş bir fırsat penceresi olduğunu gösteriyor. Coğrafyamız istikrara, huzura kavuştukça ben inanıyorum ki Doğu Anadolu illerimizde, Güneydoğu Anadolu illerimizde bu alanda yapılacak yatırımların önü çok daha açık olacaktır."

İSTİHDAMI KORUMA TEŞVİĞİNİN ÖLÇEĞİ GENİŞLETİLECEK

Bakanlık olarak bu konuda birkaç politikayı eş zamanlı devreye aldıklarını aktaran Kacır, şöyle devam etti:

"Birincisi özellikle istihdam teşviklerini 6. bölge illeri dediğimiz, cazibe merkezi illeri dediğimiz bölgelerde daha ileri seviyelere çıkardık. 12 yıl olan sigorta primi işveren paylarının süresini 14 yıla çıkardık. 10 yıl sigorta primi işçi paylarını halen biz ödüyoruz. Aynı zamanda ilk kez teşvik sistemimizde bu yıl mayıs ayında yaptığımız değişiklikle yurt içinde taşınan yatırımlara yine istihdam teşviklerinden yararlanma imkanı getirdik. Yani 1. bölge illerinden 4, 5, 6. bölge illerine taşınan bir yatırım adeta sıfır bir yatırım gibi yine istihdam teşviklerinden yararlanma fırsatına sahiptir. Dolayısıyla arzumuz aslında bu sektörlerin ülke içinde makul bir hızla yer değiştirmesini sağlamaktır. Bu OSB'lerimizi geliştirerek, altyapılarımızı kurarak ve istihdam teşviklerini, yatırım teşviklerini sunarak bu sektörlerin geleceğe taşınmasını amaçlıyoruz. Ülke genelinde bu sektörlerde istihdamı korumayı da önceliklendirdiğimiz için geçen yıl KOSGEB aracılığıyla bir istihdamı koruma programı başlattık. KOBİ ölçeğindeki hazır giyim, tekstil, deri ve mobilya sektörlerindeki işletmelerimize geçtiğimiz yılın son 3 ayında 2024'ün son 3 ayındaki ortalama istihdamlarını korumaları koşuluyla bu yıl boyunca her bir istihdam ettikleri çalışan için aylık 2 bin 500 lira doğrudan destek ödemelerini yapıyoruz. Bunun yanında önümüzdeki dönemde 2026 yılı itibarıyla bunun ölçeğini daha da genişletmeyi değerlendiriyoruz. Meclisimizdeki bir kanun teklifi genel kurulda da onaylandıktan, kanunlaştıktan sonra önümüzdeki yıl biz bu teşvikleri sektörlerin büyük ölçekli firmalarını da kapsayacak şekilde yaygınlaştıracağız."

RAKAMLARLA SEKTÖRLERDE İSTİHDAM ARTIŞLARI

Türkiye'nin hazır giyimde, tekstilde marka değerinin yükselmesini arzu ettiklerini belirten Kacır, bu anlayışla tekstil sektöründe faaliyet gösteren 76 AR-GE ve 53 tasarım merkezine bugüne dek 13 milyar liranın üzerinde destek sağladıklarını söyledi.

Kacır, mobilya sektöründe faaliyet gösteren 15 AR-GE ve 14 tasarım merkezine 2,9 milyar lira destek verdiklerini aktararak, şunları kaydetti:

"Deri sektöründe faaliyet gösteren bir AR-GE merkezimize 173 milyon lira. Aynı zamanda teknoparklarımızda hazır giyim ve tekstil alanında faaliyet gösteren 59 firmaya da bugüne dek 6,5 milyar lira destek sağladık. Bir yandan bu sektörde markalarımız AR-GE ve tasarım yetkinlikleriyle güçlensin, bir yandan biz makul yöntemlerle bu sektörlerde istihdamı korumayı başarabilelim ama orta uzun vadede de bu sektörleri ülkemizin farklı illerinde yeniden kümelendirerek daha fazla yol almayı başaralım istiyoruz. Bu sektörlerin dışındaki sektörlerde yine pandemi öncesiyle kıyasladığımızda çok ciddi istihdam artışları elde ettik. Gıdada yüzde 25, içecekte yüzde 30, ağaç, ağaç ürünlerinde yüzde 20, kağıt, kağıt ürünlerinde yüzde 23, kimyasal imalatında yüzde 35, temel eczacılıkta yüzde 26, kauçuk plastikte yüzde 23, diğer metalik olmayan minerallerin imalatında yüzde 31, ana metal sanayinde yüzde 27, fabrikasyon metal ürünleri imalatında yüzde 27, bilgisayar, elektronik, optik ürünlerinde yüzde 41, elektrikli teçhizatta yüzde 28, motorlu kara taşıtlarında yüzde 32, makine ekipmanda yüzde 28, mobilya imalatında yüzde 25 pandemi öncesiyle kıyasladığımızda artış kaydettik. Dolayısıyla imalat sanayinin genelinde bir istihdam problemi olduğunu söylemek rakamlarla bağdaşmayan bir yaklaşım olur. Fakat istihdamı korumamız gereken sektörlerde de üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz."

DİKKAT ÇEKEN KAAN MESAJI

Kacır, savunma sanayi sistemlerine ilişkin de değerlendirmede bulunarak, burada parası ödense dahi pek çok sistemin veya teknolojinin başka ülkelerden tedarik edilmesinde sorunlar yaşanabileceğini aktardı.

Savunma sanayisinin stratejik bir alan olduğunun altını çizen Kacır, şunları kaydetti:

"Dolayısıyla biz sistem geliştirme süreçlerine başlarken bir yandan sistemi ortaya çıkarırken bir yandan da tüm kritik alt sistemleri, çekirdek teknolojileri, yerli ve milli imkanlarla geliştirme sürecini başlatırız. Bugüne kadar attığımız bu adımlarla geçtiğimiz dönemde bize verilmeyen seyir füzelerinin turbojet motorlarını biz şimdi yerli milli olarak geliştiriyor ve üretiyoruz. Helikopterlerimizin motorlarını yerli, yerli milli olarak geliştiriyoruz, üretiyoruz. İHA'larımızın, SİHA'larımızın motorlarını yerli milli olarak geliştiriyoruz, üretiyoruz. Radar altı metre alıcılarını yerli olarak geliştiriyoruz. Küresel konumlama sistemlerini yerli olarak geliştiriyoruz. KAAN'ın pek çok kritik alt sistemini, görev bilgisayarını, uçak yönetim sistemlerini yerli olarak geliştirmenin yanında motorunu da yerli ve milli olarak geliştiriyoruz. KAAN gün gelecek yerli motorumuzla da uçacak. Şu andaki prototiplerimiz yurt dışından tedarik ettiğimiz motorlarla uçuyor. Ama biz her halükarda bu stratejik sistemin motorlarını da diğer stratejik alt sistemlerimizde olduğu gibi yerli milli olarak geliştirme sürecini başlattık."

BÖLGELER ARASI FARKLILIK AZALIYOR

Kacır, son 22 yılda bölgeler arası gelişmişlik farklarını azaltma yönünde ciddi bir mesafe kat ettiklerini belirterek, en yüksek ve en düşük kişi başı gelire sahip bölgeler arasındaki farkın 4,8 kattan 4,1 kata kadar düştüğünü aktardı.

Terörsüz Türkiye'yi gerçekleştirdikçe, bölgede huzuru, güveni sadece Türkiye'de değil, komşularla birlikte tahkim ettikçe gelecek dönemde Türkiye'nin bölgeler arası gelişmişlik farklarını çok daha hızlı şekilde daha iyi bir düzeye indirmiş olacaklarını ifade eden Kacır, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Van'ı tekstil üretim üssü haline getirdik. Doğu Anadolu Kalkınma Ajansımızın yürüttüğü projelerle 41 tekstil fabrikası kurduk, 7 bine yakın istihdam sağladık. Doğu Karadeniz'de turizm sektörüne odaklandık. Son 20 yılda Doğu Karadeniz'de ziyaretçi sayısı yaklaşık 3 katına yükseldi. Şanlıurfa'da ayakkabı sektörüne 24 hazır fabrika binası yaptık. 2013 yılında 11 kişi çalışıyordu Şanlıurfa'da ayakkabı sektöründe, geçtiğimiz yıl 4 bin 200'den fazla istihdam sağlandı. Göbeklitepe'nin hikayesini dünyaya tanıttık. Göbeklitepe artık dünya çapında bir turizm merkezi. 2018 yılında 80 bin kişinin ziyaret ettiği Göbeklitepe'yi şimdi yılda 800 bin kişi ziyaret ediyor. Göbeklitepe UNESCO kalıcı miras listesine girdi. Adıyaman'da badem üretimini başlattık. 2014'te 1500 ton olan badem üretimi 15 kat artarak 24 bin tona erişti ve badem üretim miktarında birinci oldu. Şırnak'ta 2014'te 2 bin ton olan yer fıstığı üretimi 18 kat arttı. 36 bin 500 tona yükseldi. Trakya tohum AŞ'yi kurduk. İlk yerli milli hibrit ay çiçeği tohumunu ürettik. Harran Üniversitesi Teknopark'ta 58, Gaziantep Üniversitesi Teknopark'ta 188, Gaziantep OSB Teknopark'ta 88, Dicle Üniversitesi Teknopark'ta 75 ve Batman Üniversitesi Teknopark'ta 31 firmamız aktif olarak faaliyetlerini sürdürmekte. Sulamaya açılan alan 2002 yılı sonunda 198 bin hektarken 2024 yılı sonunda 675 bin hektara ulaştı. 93 bin hektar alanda da inşaat çalışmaları devam ediyor. Dolayısıyla GAP projesi bizim en önemli kalkınma projelerimizden biri olmayı sürdürüyor."

Kacır, enerji üretim kapasitelerinin yüzde 42'sinin güneş ve rüzgar enerji santrallerinden elde edildiğini belirterek, GES'lerde kurulu güçlerinin 24 gigavat, RES'lerde 14 gigavatı aştığını, 2002'den bu yana 28 gigavat GES, 17 gigavat RES yatırımına teşvik belgesi düzenlediklerini sözlerine ekledi.

ÖNERİLEN VİDEO

Türk Yıldızları'ndan nefes kesen gösteri

Kapat
Video yükleniyor...