15 Aralık 2024 Pazar / 14 CemaziyelAhir 1446

Mehmet Ali Aydınlar'dan bomba açıklamalar

Mehmet Ali Aydınlar şike süreciyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Aydınlar, 'Ben her zaman Fenerbahçe Başkanı olmak istediğini söyledim. Bugün açıklıyorum; 2 Kasım'da yapılacak seçimde aday değilim. Şayet, bu yönetim aday olursa ya da emanetçi birini aday yaparlarsa adaylığımı gözden geçiririm.' dedi.

18 Eylül 2013 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
Mehmet Ali Aydınlar'dan bomba açıklamalar
Eski Türk Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, 3 Temmuz 2011'de başlayan 'şike soruşturması'yla ilgili suskunluğunu bozdu.

Temmuz 2011'de "Durum gerçekten vahim" sözlerine yapılan eleştirileri hatırlatan Aydınlar, "Sonradan durumun ne kadar vahim olduğu görüldü" dedi.

UEFA Genel Sekreteri Gianni Infantino'dan gelen mektubu da açıklayan eski TFF Başkanı, 1 kez değil 3 kez Fenerbahçe yöneticilerinin önüne fırsat geldiğini ancak ellerinin tersi ile teptiklerini söyledi.

Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne neden göndermediğini ise şu sözlerle açıkladı: "Ben gönderseydim bile UEFA o sene (2011-2012 sezonu) Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne almayacaktı. Fenerbahçe'yi 8 yıla kadar, milli takım ve diğer kulüpleri ise 3 ile 5 yıl cezalandıracaktı. Ben Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne göndermemekle daha büyük bir cezadan kurtardım."

Aydınlar yeniden aday olacağı söylentilerine ise şöyle yanıt verdi:
"2 Kasım'da yapılacak kongrede başkanlığa aday değilim. Birçok aday çıkacağına inanıyorum. Şayet Fenerbahçe'nin içine düştüğü bu zor durumun tek sorumlusu olan bu zihniyet, yönetim konusundaki ısrarını sürdürmeye kalkarsa, emanetçi bir aday aracılığıyla bu büyük kulüp üzerindeki vesayetini sürdürmeye kalkışırsa, kararımı gözden geçireceğimi buradan ifade etmek istiyorum."

İşte Aydınlar'ın konuşmasından satırbaşları:

"Türkiye'nin en ağır spor davasını çözmek için uğraş verdim. Yaşadığım 7 yıllık sürecin tamamını bu hassasiyet üzerine kurdum ve olağanüstü bir çaba gösterdik. Bütün bu çabalarımızın karşılığı hedef gösterilmek, hain ilan edilmek oldu. Yaşamımın 25 yılını vermiş olduğum kulübün itibarsızlaştırma kampanyasıyla karşı karşıya kaldım. Bu yaşananları hak etme adına gerçekten ben ne yaptım? Başkanlığımın henüz 4. gününde bu konuyla uğraşmaya başladık. Sürecin başladığı günün ertesi gününde UEFA hassasiyetini bizimle paylaştı."

Aydınlar bu sözlerinin ardından gelen metni paylaştı.

"Türkiye Futbol Federasyonu

Sayın Başkan,

Sayın Genel Sekreter

Sizde eminiz farkındasınızdır ki medyada Türkiye'deki bazı kulüplerin yöneticilerin ve oyuncuların şike, maç sonuçlarını belirleme suçlamaları sebepleriyle cezai soruşturma altında olduğu ve polis tarafından bazı tutuklamaların yapıldığı yönünde haberler mevcut.

Öyle görünüyor ki tutuklananlar arasında 2011-2012 UEFA organizasyonlarına katılmaya hak kazanmış takımlardan yöneticiler ve oyuncular da var. Medyaya göre bu takımlardan en az ikisinin Fenerbahçe ve Trabzonspor genel merkezlerinde polis tarafından arama yapılmış.

Bu bağlamda dikkatinize sunarız ki bir kulübün UEFA kupalarında yer alabilmesi için 2007’den bu yana ulusal ve uluslararası platformda maç sonucu etkileyecek ya da belirleyecek bir aktiviteye direk ve dolaylı olarak karışmamış olması gerekmektedir. Ayrıca UEFA Şampiyonlar Ligi kuralları 2.05 ve UEFA Avrupa Ligi kuralları 2.07 uyarınca kulüplerin bu durumu herhangi bir şike olayına karışmadıklarını yazılı olarak UEFA yönetimine beyan ve teyit etmeleri gerekmektedir.

Sonuç olarak takımların UEFA liglerine veya yarışmalarına katılmalarını engelleyecek bir soruşturma varsa UEFA’nın en kısa zamanda haberdar edilmesi son derece önemlidir.

Bu sebeple soruşturmaların bulunduğu nokta, ön bulgular ve/veya katılımı etkşleyecek olası son nuçlarla ilgili bize bilgi verebilirseniz çok mutlu oluruz. Aynı şekilde bizi periyodik olarak gelişmelerle ilgili bilgilendirirseniz seviniriz.

Sporla iniltili disiplin soruşturmaları hakkında tüm gerekli bilgileri alabilmek adına yerel otoriteler ve emniyet makamlarıyla yakın iletişimde olmanızı da tavsiye etmek isteriz.

TFF’nin şikeye bulaşmış tüm kulüp ve oyuncular hakkında hızlı bir şekdiel gereken tüm disiplin işlemlerini gerçekleştireceğinden tabiki eminiz.

Bu hususlarla ilgili UEFA kontak kişisinin Baş Hukuk Müşaviri Mr. Pierre Cornu olduğunu dikkatinize sunarız.

Saygılarımızla

Gianni İnfantino

Genel Sekreter

Cc: Şenes Erzik, UEFA İcra Komitesi 1.Asbaşkanı"

Aydınlar, metnin okunmasının ardından sözlerine şöyle devam etti:

"Fırsat bir kere değil tam üç kere Fenerbahçe yöneticilerinin eline geçti ve ellerinin tersiyle itildi ve bugünkü üzücü durumla karşı karşıya kalındı. İki önde gelen Fenerbahçe yöneticisini davet ettim ve 'Tedbiren katılmayın' dedim Avrupa kupalarına."

Bu uyarı üzerinde mektubu kendileriyle paylaştım diyen Aydınlar mektubun metnini de açıkladı:

"UEFA

TFF

Başkan Dikkatine

23.08.2011

Sayın Başkan,

Türkiye'de şu anda devam eden şike soruşturması ile ilgili önceki yazışmamıza ve özellikle Fenerbahçe ilgili konuya isnat ediyoruz.

Konunun hassasiyetini kesinlikle takdir ederek, fikrimiz yukarıda bahsedilen kulüp ve/veya görevlilerinin şikeye karışmak sorumlu olduğuna dair yeterli delil olduğudur. Örnek olarak kulüp başkanı ve diğer bir çok üst düzey görevli aralarından ikisi yönetim kurulu üyesi şike suçundan sanık olarak Temmuz başından beri hapistedir. Ve kulübün şikeye karıştığı sonucunu götüren belgelenmiş bir kanıt yığını olduğu ortadadır. Çoğu haber medyasında rapor edilmiştir. Gerçekten İstanbul polisi de gözaltıların şike suçu ile bağlantılı olarak yapıldığını teyit eden bir basın bülteni de yayınlamıştır.

Sonuç bir kulübün hapisteki başkanı ve diğer üst düzey yetkilileriyle kamusal olarak şikeden suçlandığı ve mevcut kanıtların kesin olarak kulübün şikeden suçlu olduğu sonucunu gösterdiği bir zamanda, UEFA’nın amiral gemisi müsabakasına UEFA Şampiyonlar Ligi’ne potansiyel olarak katılabileceği bir durumla karşı karşıyayız. Bu durumun UEFA ve genel olarak futbol ailesi tarafından kabul edilemeyeceğini anlayacağınızdan eminiz.

Benzer suçlar için diğer kulüplerin bu sezon UEFA kulüp müsabakalarından çıkarıldığını gördüğümüzde endişemiz daha da artmaktadır. Özellikle ilgili kişilerin cezai soruşturmaları henüz bitmemesine rağmen (muhtemelen) yıllar değilse bile aylar boyunca sürecektir. Yunanistan FF Disiplin Kurulu tarafından şikeye karışmadan suçlu bulunduktan sonra UEFA Avrupa Ligi’nden çıkartılan Olympiakos Volou konusuna isnat ediyoruz.

UEFA’nın bir federasyonun kulübü ulusal karar mercii hızlı ve kati diplin işlemi uyguladığı için müsabakalarımızdan çıkarılırken aynı zamanda diğer federasyon kulübünün ulusal karar mercii işlem uygulamakta geciktiği için müsabakalarımıza katılabilmesi durumunu tolere edemeyeceğini anlamalısınız. Bu şike konularıyla etkili bir şekilde ilgilenen ulusal federasyonları ki bu tamamıyla UEFA’nın yıldırmak değil geliştirmek istediği güçlü ve etkili futbol yönetimi biçimidir, cezalandırılacaktır. Bundan başka böyle hayati öneme sahip konularla ilgili olarak benzer bir politik yaklaşımı izlemezsek yalnızca UEFA kulüp müsabakalarının güvenilirliği ve bütünlüğüne zarar vermeyecek ayrıca eşit muamele prensibine karşı olacaktır.

Bildiğiniz gibi UEFA Şampiyonlar Ligi (2011-2012 basımı) kurallarında Nisan 2007’den beri bir maçın sonucunu etkilemeyi amaçlayan herhangi bir eyleme doğrudan veya dolaylı olarak katılan kulüp müsabakaya katılmaya uygun değildir. Katılmaya hakkı olmama durumu yalnızca bir yıl için geçerlidir.

Sonuç olarak şu anda mevcut olan kanıtlara göre, bizce Fenerbahçe bu sezon UEFA Şampiyonlar Ligi’ne katılmaya uygun olmamalıdır. Bu durumda şu anda Fenerbahçe içi,n bu sezon için UEFA Şampiyonlar Ligi’nden katılımını çekmesi benimsenecek en uygun hareket şekli olarak gözükmektedir. Alternatif olarak TFF kulübü müsabakadan çekebilir. Eğer bu seçeneklerden biri veya diğeri uygulanmazsa ve UEFA kulübe karşı şimdi veya gelecek aylarda kendi disiplin işlemlerini başlatmak zorunda kalırsa, özellikle eğer kulüp Nisan 2007’den beri şike etkinliğine katılmadıklarını teyit eden katılım kriterleri formunu doldurduklarından dolayı yalan beyandan suçlu bulunursa nihai ceza çok sert olacaktır. Sonuçta uygulanacak cezanın forumunu öngöremezken bazı diğer şike vakalarında (Ör:Pobeda) kulüplerin UEFA kulüp müsabakalarında 8 yıla kadar men edildiğini bildirebiliriz.

Eksiksiz olması için eğer TFF şu anda konuyla ilgilenmezse bunun TFF’ye karşı uygun disiplin adımlarının atılmasına yol açacağını bildirmek istiyoruz. Anlayacağınız gibi UEFA tüm bu şartlarda Fenerbahçe’nin bu sezon UEFA Şampiyonlar Ligi’ne başlamasını ve sonra şikeye karışmasının kesin olarak belirlenmesinden sonra müsabakadan çıkarılmasını kabul edemez.

UEFA’nın Avrupa ve Türk futbolu için açıkça çok önemli bir hususta TFF’yi desteklemeye devam edebilmek için her şeyi yapmaya devam edeceğinden emin olunuz. Tekrar TFF’den Türkiye'de soruşturma altında olan şikeden kuşkulu tüm konularla ilgili hızlı ve kati sonuç almasını istiyoruz.

Fenerbahçe konusuyla ilgili olarak cevabınızı 24 Ağustos 2011 öğle saatine kadar bekliyoruz.

Saygılarımızla

Gianni İnfantino

Genel Sekreter

Cc: Şenes Erzik, 1.Başkan Vekili, UEFA Yönetim Kurulu "

Aydınlar daha sonra konuşmasına şöyle devam etti:

"Arzu ederseniz yarın sabah Cenevre’ye gidip UEFA yetkilileriyle görüşün dedim. Yöneticilerden biri başkan şimdi gidip yönetim kurulunu toplayarak şampiyonlar ligine katılmıyoruz kararı alıyoruz dedi. UEFA net bir şekilde Fenerbahçe gelmesin gelirse siz göndermeyin, gönderirseniz Türkiye'ye ceza veririz diyordu. Türkiye'yiz riske edemezdim. Ertesi gün gelip kararı siz verin dediler bizde katılmıyor diye bilgiyi UEFA’ya ilettik. Trabzonspor’un alındığını öğrenince o gece UEFA yetkilisine tepki gösterdim. Trabzonspor’da adı geçen kulüplerden biriydi bize sorulsaydı belki de biz Bursaspor’u önerebilirdik. Her gün bana teşekkür eden bir Fenerbahçe yöneticisi televizyona bağlandı süreci birlikte yaşamamışız gibi beni süreci iyi yönetememekle ve Fenerbahçe kulübüne zarar vermekle suçladı. İkinci fırsat, Fenerbahçe gelmiyoruz diyebilirdi ve bir yıllık ceza ile konu kapanabilirdi. Ben gönderseydim bile UEFA o sene Fenerbahçe’yi şampiyonlar ligine almayacaktı. Ve Türk milli futbol katımı ve takımlarımız 3 ila 5 yıl Fenerbahçe’yi de 8 yıla kadar cezalandıracaktı. Aslında ben Fenerbahçe’yi çok daha büyük bir cezadan kurtarmış oldum. O gün UEFA’nın söylemiş olduklarının birer birer olduğunu görüyoruz. Sadece ve sadece sürecin en başından beri Fenerbahçe taraftarı yanıltılmaya çalışılıyor. Fenerbahçe yöneticileri CAS’ın kararı ne olursa olsun bu sene Avrupa’da oynayacağız diye açıklama yaptılar. Ama sadece taraftar yanıltıldı ve Fenerbahçe men edildi. O tarihte İsviçre’ye gidip bu konunun çok hassas bir konu olduğu bizzat Platini’ye anlattık. Ben kendisiyle bizzat görüşüp kabul ettirdim. Almış olduğumuz kararla kararın ligin sonunda playoff öncesi alacağımızı ve ligler oynanırken karar vermeyeceğimizi anons ettik. Biz bu pazarlıkları Türk futbolu adına yaptık Fenerbahçe adına değil. İsviçre’de yapmış olduğumuz büyük pazarlıklar meyvesini verdi ve UEFA teklifimizi kabul etti puan silme ve para cezaları karşısında sadece bir yıl Avrupa kupalarından men edilme kaydıyla dosyanın kapanması sağlanmıştı. Başarmıştık ama pazarlıklarımızın tamamı sözlü olduğu için yazılı teyit istedim. İnfantino bana konuyu yazın ben de size yazılı olarak teyit edeyim dedi."

İşte Aydınlar'ın açıkladığı TFF'nin UEFA'ya gönderdiği metin:

"Ünitesi: Genel Sekreterlik

Sayı: 2012/27-1985

Konu: TFF Olağanüstü Genel Kurulu

Sayın Bay İnfantino

26 Ocak 2012 tarihinde ankarada TFF olağanüstü genel kurulu toplanacaktır. Genel kurulun gündemi haklarında şike ve teşvik primi iddiası bulunan kulüplere uygulanması muhtemel yaptırımların değiştirilip değiştirilmemesinin görüşülmesi ve karara bağlanmasıdır.

TFF Olağanüstü genel kurulunda müsabaka sonucunu etkileme eğiliminde bulundukları tespit edilecek kulüplere, futbol disiplin talimatı ve futbol müsabaka talimatında öngörülen yaptırımlar yerin bir defaya mahsus olmak üzere aşağıdaki müeyyidelerin uygulanmasına dair karar alınması düşünülmektedir.

Bu bağlamda PFDK tarafından yapılacak disiplin yargılaması sonucunda müsabaka sonucunu etkiledikleri tespit edilecek kulüplere bu olağanüstü genel kurulda alınacak kararlarla, belirlenecek aşağıdaki müeyyidelerin uygulanmasının, UEFA statüsüne ve UEFA’nın sair düzenlemelerine aykırılık teşkil edip etmeyeceği ve bu durumda TFF’ye, Türk milli takımlarına ve Türk kulüp takımlarına UEFA tarafından herhangi bir yaptırım uygulanıp uygulanmayacağı hususunda bilgi verilmesini saygılarımızla rica ederiz.

Olağanüstü Genel Kurul’da Uygulanmasına Karar Verilmesi muhtemel yaptırımlar.

2011 sezonuna ilişkin olarak;

Müsabaka sonucu ve etkileme eğiliminde bulunan kulüplerin eylemi gerçekleştirdikleri 2010-2011 sezonunda elde ettikleri ödülleri TFF’ye iade etmelerine. Müsabaka sonucunu etkileme eğiliminde bulunan kulüplerin bu müsabakalardan elde ettikleri puana ilk 6’ya ve şampiyonluğa dayalı yayın gelirlerini hak sahibi diğer kulüplere ödenmek üzere TFF’ye iade etmelerine, 2011-2012 sezonuna ilişkin olarak müsabaka sonucunu etkileme eğiliminde bulunan kulüplerin bu müsabakalardan elde ettikleri puana ilk 6’ya ve şampiyonluğa dayalı yayın gelirlerini hak sahibi diğer kulüplere ödenmek üzere TFF’ye iade etmelerine.

2011-2012 sezonuna ilişkin olarak;

1- Müsabaka sonucunu etkileme eğiliminin ağırlına göre 12 puandan az olmamak üzere puan silem cezası verilmesine, puan silme cezasının 2011-2012 futbol sezonunda infaz edilmesine,

2- Ayrıca süper lig kulüpleri için 2 milyon Türk lirasında az 10 milyon Türk lirasından çok TFF birinci lig kulüpleri için 500 bin Türk lirasından az 2 milyon Türk lirasından çok olmamak üzere para cezasını verilmesine,

3- İhlalde bulundukları tespit edilen kulüplerin sezon sonunda Avrupa kupalarına katılım hakkı elde etseler bile bu kupalara katılmamalarına, bu kulüplerin yerine başarı sırasına göre bu kulüplerden sonra gelen kulüplerin katılmalarına."

Aydınlar sonra sözlerine şöyle devam etti:
"Hep sır diye bahsedilen bir yazı. Soruşturmada ismi geçen ve ceza alacak kulüplerle ilgili bir anlaşma içinde sadece Fenerbahçe’nin adı geçmiyor. UEFA bunu teyit ediyor yazılı olarak."

Bu sözlerinin ardından UEFA'dan gelen metni açıkladı:

"Sayın Bayan Köksal,

26 Ocak 2012’de Türkiye'deki mevcut şike iddialarını tartışmak ve değerlendirmek üzere toplanacak olan TFF olağanüstü genel kurul toplantısı hakkında bizi bilgilendirdiğiniz, 19 Ocak 2012 tarihli yazınız için teşekkür ederiz.

Yazınızda şike yapıldığının tespit edilmesi halinde hem 2010-2011 hem de 2011-2012 sezonlarından uygulanması düşünülen cezaları açıklamışsınız.

Bu konuyu karar bağlamanın esas olarak TFF’nin sorumluluğunda olduğunu değerlendirmekle birlikte ayrıca verilecek cezaların ulusal yasal mevzuata uygun olması da sizin sorumluluğunuzdadır. Tüm koşuları göz önünde bulundurarak UEFA adına diyebiliriz ki teklifiniz bu konunun değerlendirilmesinde makul, orantılı ve uygun bir karşılık gibi görünmektedir. Ayrıca bu önerilen cezaları tabi ki sürece ilişkin tüm koşulları da dikkate alarak hızla uygulayabileceğiniz hususunda size güveniyoruz.

Yazınızda doğrudan sorulan bir soruya cevap olarak, bize göre cezaların açıkladığınız şekilde uygulanması UEFA statü ve talimatlarına bir aykırılık teşkil etmeyecektir. Ekleyeceğimiz tek şart UEFA statü ve talimatlarının yorumlanmasının nihai olarak UEFA’nın bağımsız yargı organları tarafından verilecek bir karar olduğu hususudur. Bununla birlikte bu aşamada diyebiliriz ki teklif edilen cezaların etkin olarak uygulanması halinde UEFA tarafından mevcut olayın değerlendirmesinde, başkaca işleme takibata gerek olacağını tahmin etmiyoruz.

Mevcut olayla ilgili gelişmelerden bizi haberdar etmeye devam ederseniz minnettar kalırız. TFF’nin hem ulusal çapta hem de AVRUPA çapında sporumuzun itibarını ve dürüstlüğünü korumak adına sürdürdüğü yapıcı işbirliğinden çok memnunuz.

Saygılarımla,

Gianni İnfantino

Genel Sekreter."