16 Aralık 2024 Pazartesi / 15 CemaziyelAhir 1446

''O kupa Trabzonspor'un müzesine gelecek''

Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, 2010-2011 Şampiyonluk kupasını almak için mücadeleden asla vazgeçmeyeceklerini belirterek, 'O kupa, Trabzonspor'un müzesine gelecek' dedi.

9 Eylül 2013 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
''O kupa Trabzonspor'un müzesine gelecek''
"SAMİMİYETİ HİÇ BİR ZAMAN ELDEN BIRAKMADIK"

Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu, Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri'nde yönetim kurulu üyeleriyle birlikte basın toplantısı düzenledi. Göreve seçildikleri günden itibaren samimi bir şekilde kulübe hizmet etmeye çalıştıklarını belirten Hacıosmanoğlu, şöyle konuştu:

"Bugüne kadar yanlışlar ve doğrular yapmış olabiliriz. Ama samimiyeti hiçbir zaman elden bırakmadık ve hep Trabzonspor'un bekasını düşündük. Trabzonspor sevdalılarını nasıl mutlu ederizin hesabını yaptık. Duruşumuz, tarzımız ve olaylara bakışımız, eylemlerimiz bizden öncekilerden farklı. Zaten bu farklılık bizi Trabzonspor başkanlığına taşıdı. Biz sıradan insanlar gibi yaşayamıyoruz, olaylara sıradan insanlar gibi bakamıyoruz. Bu koltuğa oturduktan sonra farklılaşmadık. Farklılaşmadan fark yaratmanın planlarını yaptık."

"CIMBIZLA LAFIMIZI SEÇMENİN KİMSEYE FAYDASI YOK"

Kongre öncesi ve sonrasındaki duruşlarının hiç değişmediğini de vurgulayan Hacıosmanoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Bizim tavrımızı, olaylara bakış açımızı eleştirebilirler ama samimiyetimizi eleştirmek kimsenin haddine değil. Bir insanın varlık nedenini kendisi ortadan kaldırmaz. Kaldırdığı zaman kendisi de yok olur zaten. Bizi Trabzonspor başkanlığına taşıyan Trabzonspor kulübünün hem saha içinde, hem de saha dışında uğradığı haksızlıklar ve iyi temsil edilmeyişiydi. İlk başkan adayı olup kaybettikten sonra bu camiayı o manada temsil ettiğimizi düşünen Trabzonspor sevdalıları bize oy vererek başkan seçti. Farklılaştığımızı söyleyen insanlar bana göre art niyetli. Sözlerimiz üzerinden cımbızla birkaç kelimeyi seçip onu art niyetle kullanmanın kimseye faydası yok."

"BAŞARISIZ OLURSAM BIRAKIR GİDERİM"

Başarısız olması durumunda koltuğu hemen bırakabileceğini de söyleyen Başkan Hacıosmanoğlu, Trabzonspor üzerinden hiçbir siyasi ve ticari beklenti olmadan karşılıksız hizmet için yola çıktıklarını anlatırken şöyle konuştu:

"Başarılı olursak, kalıcı olacağız. Başaramazsak buradan istikbal beklentisi olan insanlar durmaya diretir ama bizim böyle karakterimiz yok. Beceremediğimiz zaman da o onurlu davranışı sergileyip, (Beceremiyoruz) diyerek becerecek insanlara bırakacak kadar Trabzonspor sevdalısıyız."

"BİR KAÇ YIL BEKLEMEYECEĞİZ"

CAS'ın Fenerbahçe ile ilgili verdiği kararın ardından, "Hiçbir yere başvuramayacağız" şeklinde yaptığı açıklamanın çok yanlış aksettirildiğini de vurgulayan Başkan Hacıosmanoğlu, bu konuda şöyle dedi:

"Şike süreciyle ilgili verdiğimiz mücadeleyi unutan insanlar, CAS kararından sonra söylediğim birkaç cümleyi alarak art niyetli bir bakış açısıyla işledi. (Kupa için müracaat etmeyeceğiz) şeklindeki açıklamamız, cümlenin başına ve sonuna bakılmadan işlendi. Biz diyoruz ki Türkiye'de adaletsiz bir karar verildi. Bu pisliği örtmeye çalışan insanlar var. Önce bu insanlar bu pisliği temizleyecek. (Şu an itibariyle hiçbir yere müracaat etmeyeceğiz, onların pisliği temizlemesini bekliyoruz) dedik. Sanki birkaç sene onların keyfini bekleyeceğiz. Bunlar bir süreçtir. Biz göreve geldikten sonra Türkiye'de futbol anlayışı değişti. Herkesin UEFA'da bu işin üstü örtüldü denildiği dönemde, Trabzonspor'un hakkını koruyan şekilde mücadele verip ilişkiler kurduk ve sümen altı edilen dosyalar yeniden canlandı."

"FENERBAHÇE ERZİK'TEN ŞİKAYETÇİ"

UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik'in Fenerbahçe'nin lehinde davranmadığı için eleştirildiğini de belirten Başkan Hacıosmanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Fenerbahçe, Şenes Erzik kendilerine yardım etmiyor, diye şikayetçi. Fenerbahçe disiplin kuruluna sevk edildiği zaman, Şenes Erzik yardım edecek, diye basında haberler yer aldı. Ben de onun üzerine kendisini aradım. Kendisine, (UEFA'da bu tür konularda müdahale edildiği zaman kimden bilgi aldığımızı siz de çok iyi biliyorsunuz) dedim. O da bana asla böyle bir şey olmayacağını, mücadelemize saygı duyup yardımcı olmayı çok istediğini söyledi. Gelinen noktada Fenerbahçe'ye yardım edeceği beklenen Erzik'ten Fenerbahçe şikayetçi. Bu süreçle böyle mücadele ediyoruz. Art niyetli insanlar bize tarih veriyor, hakkımızda kulübü zarara uğrattığımız iddiasıyla suç duyurusunda bulunacaklarmış. Bunlar aklı mantığı olan insanların düşünüp yorum yapacağı şeyler değil."

"O KUPA BİZİM NAMUS DAVAMIZ OLDU"

Başkan Hacıosmanoğlu, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

"Her yöre için namus önemlidir ama bu yöre için çok daha farklı önemli. Biz başkan olursak veya kim olursa bu namus davasıdır. Namustan öteye Trabzon insanının daha çok değer vereceği anlayış yoktur. Burada bütün camianın hakkı yenmiştir. Bunun mücadelesini nasıl yıllardan beri veriyorsak, şimdi bunu daha aktif vereceğiz. Önceki dönem gibi magazinselleştirerek, kupamızı istiyoruz, söylemini sürekli tekrarlamayacağız. Bunun çalışmasını yapıyoruz. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Bizim söylemimiz bu pisliği örtmeye çalışanların pisliği kendilerinin temizlemesiyle ilgiliydi. Eğer kendileri temizlemezse biz temizlettireceğiz zaten. Belki bize kalmayacak. UEFA bütün kurullarıyla bu cezayı verdiyse, yaptırımını da TFF'den isteyecektir. Bunu hep beraber göreceğiz. Bizim FIFA ile de iletişimimiz devam ediyor. UEFA'nın vermiş olduğu cezalar ile Türkiye'nin uygulayacağı cezalar uygun görülmezse FIFA'da müfettiş atar ve belki de adı geçen takımlar çok daha ağır yaptırımlarla karşılaşır. Türk futbolu da yaralar alacaktır bundan. Ama bizim Türkiye bu işten ceza almasın mağduriyetimiz devam etsin diye bir anlayışımız olmayacak."

"HAKSIZLIK SADECE TRABZONSPOR'A YAPILDI"

Başkan Hacıosmanoğlu, "Başbakan Erdoğan, CAS kararıyla ilgili olarak Fenerbahçe'ye haksızlık yapıldığını söyledi" sorusuna şu cevabı verdi:

"Bu milletin bir parçası olarak, bu ülkeye hizmet eden lidere sahip çıkıyoruz. Bu ülkeye hizmet ettiği için ben kendisine minnet duyuyorum. Başbakan,(Şu anda kişiler ve kurumlar ayrılsın, kişilerin yaptığı hırsızlığın cezasını camia neden çeksin) diyor. Ama UEFA'nın ve FIFA'nın tüzüğünü göre yönetiliyoruz. Bu kişiler, bakkaldan ekmek çalmadı. Bir başka takımın hakkını çaldı ve onu aldı götürdü, kurumuna kazanç sağladı. Kişilerden dolayı kurumlara ceza vermeyin, diyor. Bu olmayacak bir şey. Bunu kendisi de çok iyi biliyor. CAS Fenerbahçe'ye haksızlık yaptı veya UEFA, Fenerbahçe'ye haksızlık yaptı, deme lüksü yok. Bütün gerçek ortada, hırsızlık ortada. Bu ülkenin bağımsız yargısının verdiği kararlar ortada. Ona kim ne söylerse söylesin. Bu işte sona geliniyor. Fenerbahçe'ye haksızlık yapıldı, demek Trabzonspor'a haksızlık olur. Haksızlık sadece Trabzonspor'a yapıldı. Başka kimseye yapılmadı. Bunun aksini de söyleyen bizi karşısında bulur. 2010-2011 şampiyonu Trabzonspor'dur. Trabzonspor'un elinden kupa çalındı. Bunun neticesinde ya o kupa bizi alır, ya da biz onu. Sonuçta alacağız bunu. O kupa Trabzonspor'un müzesine gelecek. Çünkü o kupa Trabzonspor'un. Bunu konuştukça burada bir şeyler yapan insanların elini kilitliyorsunuz. Burada amaç üzümü yemek mi, bağcıyı kovmak mı? Önemli olan Trabzonspor'un çalınan kupasını almak mı, birileri yaptırım yapıyor, bunu bize verdirmiyor demek mi? Kimse okyanusta yakalanan fırtınaya bakmıyor. Gemi limana geldi mi gelmedi mi, ona bakıyorlar. Bizde o gemiyi limana getireceğiz."

"SİYASETLE İŞİM OLMAZ"

Siyasetle hiçbir zaman işinin olmadığını da söyleyen Başkan Hacıosmanoğlu, "Şu andaki Asbaşkanım Ali Kemal Başaran'ın siyaset yaptığı dönemde ona destek oluyordum. Hiçbir partinin mitingine katılmadım. Kazlıçeşme'ye milletin üzerinde oynanan bir oyunun bozulmasına destek vermek için gittim. Bunu yönetim kurulundan ve camiadan da desteklemeyen olabilir. İç ve dış mihraklarla beraber bugün biz de bir Mısır olabilirdik. Burada bir tavır ortaya konması gerekiyordu bizde onu koyduk" dedi.

"FORVET TRANSFERİ NASİP DEĞİLMİŞ OLMADI"

Gerçekleşmeyen forvet transferi konusunda çok ağır şekilde eleştirildiklerini de ifade eden Başkan Hacıosmanoğlu, "İhtiyacımız vardı ama forvetten ziyade bu takımın başka oyunculara da ihtiyacı vardı. Sadece forvetle bitmiyor bu iş. Malouda ve Bosingwa transferi kişisel münasebetlerimizden dolayı daha kolay bitti. Forvet transferi nasip değilmiş, olmadı. İlk yarının sonunda bu takıma forvet ve farklı mevkilere olan ihtiyaçları karşılayacağız" diye konuştu.

Volkan Şen'i ise takım kaptanı ve teknik heyetle konuştuktan sonra affettiklerini açıklayan Başkan Hacıosmanoğlu, ancak 3 gün sonra maç oynamasının da doğru olmadığını söyledi.

"TEMLİKLERE OLAN BORÇ ÖDENDİ"

Mali İşlerden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Abdi Serdar Üstünsalih ise maddi konularda açıklamalarda bulundu. Üstünsalih, kulübü 191 milyon TL borç ile devraldıklarını belirtirken şöyle dedi:

"Kongrede borcun yaklaşık 176 Milyon TL olduğu açıklanmıştı. 25 Mayıs'ta kongre yapıldı. 27 Mayıs'ta görevi devraldık. Kongre yapılırken Trabzonspor Kulübü Derneği'nin faaliyet raporu sunuldu. Bu faaliyet raporunda beyan edilen borç miktarı yaklaşık 176 milyon TL'dir. Kulübü devraldığımızda borç miktarı 191 milyon TL idi. Bugün itibari ile borç miktarımız 174 milyon TL'dir. 27 Mayıs ile 5 Eylül arasında kulübümüze yaklaşık olarak 5.1 milyon TL nakit girdisi sağlandı. Bu nakit girdisinin yanı sıra yaklaşık 19 milyon TL'de temliklere olan borçlar ödendi."

"EKONOMİK OLARAK ZOR DURUMDAYIZ"

Yönetici girdileri ve Avrupa'da oynanan maçlardan gelen gelirler dışındaki tüm kulüp gelirlerinin temlikli olduğunu da ifade eden Üstünsalih, şöyle devam etti:

"Kulüp olarak ekonomik anlamda zor durumdayız. Kulübün gelirlerinin büyük bir kısmı temlik altında. Bizim yönetim olarak sağlamış olduğumuz girdiler ve Avrupa'dan elde edilen başarının dışında kulübün her hangi bir girdisi bulunmuyor. Ekonomik tabloya bakacak olursanız durum bu. Yönetim kurulunun yaptığı gayretli çalışmalar neticesinde bugüne kadar geldik. Bu üç ay içerisinde ödememiz gereken 24 milyon TL'lik bir borç var. Hep beraber bu borçları ödemeye çalışıyoruz. Tabloya baktığınızda gelirler uzak vadede. En yakın gelirimiz 13 Ekim'de UEFA'dan gelecek olan katılım bedeli. Diğer gelirlere baktığınızda Ocak'ta gelecek olan yayın geliri. Bunun dışında bütün gelirlerimiz temlik edilmiş durumda. Ekonomik dilde iflas edebilmesi için borçların öz kaynağı geçiyor olması lazım. Şu anda da öyle bir durum söz konusu değil. Ancak basiretli bir tacir gibi bakıldığında ekonomik olarak kulüp zor durumda ama iflas etmiş diyemeyiz."