Çocuklar İçin Umut Dağıtılıyor Kurumsal Sosyal Sorumluluk, günümüz dünyasında, özellikle büyük ölçekli firmaların karşılıklı anlayış ilkesine bağlı olarak giriştikleri toplumsal etkileşimlerden birisini oluşturuyor. Samsung Electronics de 2002 yılından beri faaliyet gösterdiği ülkelerde bu anlayışla “Hope for Children” çalışmasını yürütüyor. Gittikçe artmakla beraber bugüne kadar bu proje için 25 milyon doları aşan bir yatırım yapılmış bulunmakta. Ülkemizdeki ilk yatırım da “Samsung Akademi” adı altında İstanbul Ticaret Odası Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ne yapıldı. Milli Eğitim Bakanlığı’yla gerçekleştirilen bir protokol sonrasında üzerinde uzlaşılan proje, İstanbul Vali Yardımcısı Kazım Tekin, İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız, diğer önemli bürokratlar ve Samsung Türkiye Başkanı Sung Yong Hong’un katılımıyla İstanbul Ticaret Odası Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nde düzenlenen törenle faaliyete geçirildi. 850 bin doları aşan bir bütçeyi içeren devasa yatırımla İstanbul’da beş farklı teknik meslek lisesinin öğrencileri, kurulan yeni laboratuvarda eğitim alma imkanına kavuşuyor. Program sonunda eğitimi başarıyla tamamlayan öğrenciler, Milli Eğitim Bakanlığı ve Samsung onaylı sertifika almaya hak kazanıyor. Proje, mesleki eğitimin önündeki en büyük engel olan teknik ekipman yoksunluğunu ortadan kaldırıyor ve daha kalifiye gençlerin yetişmesine olanak tanıyor.
Projenin hayata geçmesinde ise İstanbul Ticaret Odası Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Müdürü Kamil Akbulut’un çabaları büyük önem arz ediyor. Lise elde ettiği başarılar ve sistematik yapısıyla önceki aylarda da gündeme gelmişti.
Bunda müdür yardımcıları, bölüm şefleri ve öğretmenlerin yanı sıra tam anlamıyla dönüşümcü bir lider kimliğini taşıyan Akbulut’un kişilik yapısı büyük pay sahibi. Oldukça girişken bir yapıya sahip olan Kamil Bey, işleri yürütmekten başka bir niteliği olmayan bir yöneticiden öte, bulunduğu kurumu farklı bir konuma taşıyan bir lider konumunda. Nitekim Samsung firmasıyla yaptığı bireysel temaslar projenin hayata geçmesinde önemli rol oynamış. Akbulut’un girişimci ruhu ve sahip olduğu vizyon böylelikle başka bir okul müdürünün hayal dahi edemeyeceği düzeyde bir yatırımın ve bunun sunduğu imkanların okula taşınmasını sağlamış. Bir lider vizyonunun izleyenlerine aktaramıyorsa, hiçbir konuda başarı elde etmesi de beklenemez. Çalışanlarıyla oluşturduğu kusursuz uyum da Akbulut’un vizyonunun hayata geçmesini olanaklı kılmış. Örneğin, bahar şenliklerinde Müdür Yardımcısı Nurten Yılmaz mükemmel organizasyonlara imza atarken, bu projede de Elektrik Elektronik Bölüm Şefi Metin Kaya en büyük destekçisi olmuş. Her şeyi devletten bekleyen, okul velilerinin iliğini kurutarak üç kuruşluk fon yaratmaya çalışan müdür profilinin ötesinde Akbulut, çalışanlarıyla tam bir dayanışma içerisinde ve çevresindeki fırsatları kollayan ve okulu için dönüştüren bir görüntü arz etmekte. Samsung Türkiye temsilcisinin konuşması da bu fırsatların ne kadar gönülden verildiğinin en büyük göstergesi durumunda.
Bakan’dan Gelen Selam İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız’ın konuşması ise başka bir önemli noktayı gözler önüne sermekteydi. Konuşmasının içeriğini teknik eğitimde yatırımın önemini oluşturan Yıldız’ın sahiplenici tavrı, iş yapana bürokrasi köstek olur düşüncesini yıkıcı nitelikteydi. Aksine, Muammer Bey, Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ömer Dinçer’le görüşme yaptığını belirtti. Görüşmede Bakanın takdirlerini ve toplulukta bulunan herkese selamlarını ilettiğini vurguladı. Bakandan gönderilen selam aslında bir paradigma değişikliğinin göstergesi niteliğindeydi. Görünen o ki, Kamil Akbulut gibi yöneticiler, mevcut siyasal erk ve bürokratik yapılanmanın en büyük gereksinimi durumunda. Dış yatırımın gün geçtikçe nüfuz ettiği, ekonominin büyüdüğü, sosyal yaşamın iyileştiği ülkemizde, akademik vizyona sahip bakan ve bürokratların, kendilerini anlayabilen, vizyon sahibi ve dönüştürücü bir yönetim kadrosuna ihtiyaç duyduğu karşımıza çıkan su götürmez bir olgu durumunda. Umarız yeni nesil yöneticilerin farkındalık düzeyleri, Akbulut kadar yüksek olur.