Dr. Öğr. Üyesi Gizem Sarıbay Öztürk, iş başvurusu yapan adayların artık sosyal medya hesapları üzerinden araştırıldıklarına dikkat çekti. Sosyal medya hesaplarının işe alındıktan sonra da takip edildiğinin altını çizen Dr. Öztürk paylaşımların istenerek yapıldığını ve buna elektronik teşhircilik de denildiğini belirtti. Dr. Öğr. Üyesi Sevil Doğan da mevcut durumun özel yaşama müdahale noktasına vardığını belirtti. “Türkiye’de çalışanların yüzde 33’ü haftalık 48 saat ve üstünde çalışıyor. Bu konuda OECD ülkeleri arasında son sıradayız” diyen Doğan, “Buna bir de izinlerde, tatillerde ve iş aralarında ulaşılma da eklenince iş ve dinlenme arasındaki sınır bulanıklaşıyor” ifadelerini kullandı.
REFORMA İHTİYAÇ VAR
İşçinin ulaşılamama hakkına ilişkin ülkelerdeki yasal düzenlemeleri ele alan Doğan, “İlk kez Fransa’da işçinin ulaşılamama hakkı pozitif biçimde düzenlenmiştir. İtalya’da da benzer bir durum söz konusudur. Volkswagen, IBM gibi global ölçekteki bazı markalar iş saatleri dışında serverlarını kapatarak önlem alıyorlar. Türk hukuku bakımından baktığımızda da işçinin dinlenme süreleri içinde ulaşılamama hakkının olduğunu söylemek mümkün ancak işlerliği maalesef tartışılır durumda. Çalışma sürelerine ilişkin düzenlemelerde reformlara ihtiyaç var” açıklamasında bulundu.