Manisa'nın Saruhanlı İlçesi'ne bağlı Taşdibi Köyü'nde yaşayan ve 65 yıl önce henüz 8 aylık evliyken tartıştığı eşi her iki elini de bileklerinden tırpanla kesen 85 yaşındaki Ayşe Gökkaya erkeklere, "Eşinize şiddet uygulamayın" çağrısında bulundu. Elleri olmamasına rağmen yaşama tutunan Gökkaya, bahçesinde yetiştirdiği sebzeleri kent merkezinde satarak geçimini sağladığını kaydetti.
Saruhanlı İlçesi'ne bağlı Taşdibi Köyü'nde yaşayan Ayşe Gökkaya, 65 yıl önce aynı köyde yaşayan M.A.G. ile evlendi. Mutlu bir yuva hayali kuran Gökkaya'nın hayatı, henüz 8 aylık evliyken, bir yakınının düğününe hediye götürmesiyle adeta kabusa döndü. Büyük acı yaşadığı günü, yıllar geçmesine rağmen unutamadığını dile getiren Gökkaya şunları anlattı:
"Köyde bir yakınımın düğününe hediye götürdüm. Bizde düğün evine hediye götürmek adettir. Bir iki parça basmayı verdiğim için eşim bana çok kızdı. Kayınvalidemin de dolduruşuyla tartışma yaşadık. Eşim beni tarlaya götürdü. Orada hediyeyi hangi elimle verdiğimi sordu. Hediyeyi verdiğim sağ elimi tırpanla kesti. Ardından diğer elimi de bileğimden kesti. Olaydan sonra eşim tutuklandı ve boşandık. Kendisi 24 yıl hapis yattı."
ERKEKLERE NASİHAT
Çocuğunun olmadığını, bir daha evlenmediğini ve çok zor günler geçirdiğini anlatan Ayşe Gökkaya, erkeklere seslenip, "Benim hayatım anlamsız bir olay yüzünden değişti. Ellerimi kaybettim. Eşinize karşı kibar olun. Kadınlara şiddet uygulamayın. Benim hayatım çile içinde geçti. O olayı hatırladığımda gözlerim doluyor. Ama benim de kaderim böyleymiş. Ben hayata küsmedim. Kendi işimi kendim yapıyorum" dedi.
BAHÇESİNDEKİ ÜRÜNLERİ SATIYOR
Eski eşinin bir süre önce öldüğünü belirten Ayşe Gökkaya, her gün Taşdibi Köyü'ndeki bahçesinde yetiştirdiği sebzeleri toplayıp Manisa kent merkezinde sattığını ve yaşamını sürdürdüğünü söyledi. Gökkaya, üç ayda bir bin TL engelli maaşı aldığını da kaydetti.
EŞİNİ BOĞARAK ÖLDÜREN KADIN: 20 YIL BENİ ÖLDÜRECEK DİYE BEKLEDİM
ZONGULDAK'ın Kozlu Beldesi'nde eve alkollü gelerek kendisi ve çocuklarını dövdüğünü iddia ettiği eşi 38 yaşındaki Muhammet Ali E.'yi boğarak öldüren 34 yaşındaki Ayşegül E., mahkemedeki ifadesinde, henüz 15 yaşındayken eşinin kendisini zorla kaçırıp ilişkiye girdiğini ve bu yüzden evlenmek zorunda kaldığını söyledi. Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Ayşegül E., eşinden sürekli şiddet gördüğünü ileri sürerek, "20 yıl boyunca beni öldürecek diye bekleyip durdum" dedi.
Önceki gece meydana gelen olayda Ayşegül E., eve alkollü gelerek 4 kızına ve kendisine şiddet uyguladığını iddia ettiği özel bir şirkete ait depoda bekçilik yapan eşi Muhammet Ali E.'yi boğarak öldürdü. Olayın ardından polisi arayıp eşini öldürdüğünü söyleyen ve gözaltına alınan Ayşegül E., dün çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından olaydan sonra polisi araması, kaçma ve delilleri karartma girişiminde bulunmaması, eylemin de 'meşru savunma ve zorunluluk hali'ni içeren TCK'nın 25'inci maddesi kapsamına girebileceği gerekçesiyle tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
'20 YIL ÖLDÜRECEK DİYE BEKLEDİM'
Adli kontrol uygulanmasına karar verilen Ayşegül E., mahkemedeki ifadesinde
yaşadıklarını ve cinayet nedenini anlattı. Eşinin kendisini 15 yaşındayken zorla kaçırdığını ve ilişkiye girdiğini ileri süren Ayşegül E., "Beni evliliğe mecbur bıraktı. O tarihten bu yana sürekil eziyet görmekteyim. Kendisi psikolojik yönden hasta olduğu için 20 yıl boyunca beni öldürecek diye bekleyip durdum" dedi.
'AİLEME GİTMEM BİLE YASAKTI'
Eşinin sürekli alkol aldığını ve uyuşturucu kullandığını ileri süren Ayşegül E., şöyle dedi:
"Evde çocukların önünde sigara sarar içerdi. Bana da sürekli fiziksel şiddet uyguluyordu. Psikolojik baskı altında yaşadım. Bana para vermezdi. Evden dışarıya çıkmam yasaktı. Aileme gitmemi bile yasaklamıştı. Çocukların okuldaki toplantılarına, kendisi işe gittikten sonra gizlice gidebiliyordum. Evin ihtiyaçlarını yarım yamalak karşılardı. Alkol ve uyuşturucu aldığında bana fiziki ya da psikolojik baskı uygulardı. Beni sürekli tehdit ederdi. Korkumdan şikayette bulunamadım. 'Anneni, çocuklarını, seni öldüreceğim' diyerek tehdit ederdi."
'AMACIM ÖLDÜRMEK DEĞİLDİ'
Olayı çocuklarıyla birlikte hareket ederek gerçekleştirmediğini, eşinin üst kata tabanca veya bıçak almaya çıktığını düşünerek çocuklarının odalarına saklanmasını istediğini anlatan Ayşegül E., şunları söyledi:
"Salonda eşimle tek başıma mücadele ettim. Amacım öldürmek değildi. Üst kattan elinde bıçakla inip üzerime yürüdü. Zaten yukarıya çıkarken, 'Şimdi göreceksiniz, sizi nasıl keseceğim' diyordu. Bıçağı bana savurduğunda yere eğilip bıçaktan kurtuldum ve beline sarılıp duvara çarptım. Sırtını duvara çarpınca sarsıldı, elinden bıçak düştü. Zaten sarhoştu. Ayık olsaydı baş etmem mümkün olmazdı. Kendisi de koltuğa düştü ve kalkıp yeniden bıçağı almaya çalıştı. Ben de kendimi korumak için boğazını tuttum. Amacım onu etkisiz kılmaktı. Bırakırsam beni öldürecekti. Çocuklarımı da öldüreceğini düşünüyordum. Her şeye rağmen amacım öldürmek değildi. Bayıldığını düşünüp oturup ağladım. Bir süre sonra öldüğünü anlayınca polisi aradım."
SAVCI TUTUKLANMASINI İSTEDİ
Öte yandan Cumhuriyet Savcısı'nın, bir üst mahkemeye dilekçe yazarak Ayşegül E.'nin serbest bırakılmasına itiraz ederek tutuklanmasını talep ettiği belirtildi. Ayşegül E.'nin en küçüğü 5 yaşında olan 4 kızının ise Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'nce koruma altına alındığı öğrenildi.