ÖZDEMİR ASAF KİMDİR?
11 Haziran 1923'te Ankara'da doğdu. Asıl adı Halit Özdemir Arun'dur. İlk ve ortaöğreniminin bir bölümünü Galatasaray Lisesi'nde yaptı. 1942 yılında Kabataş Erkek Lisesi'nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi'nde, önce Hukuk Fakültesi'ne, sonra İktisat Fakültesi ve Gazetecilik Enstitüsü'ne devam ettiyse de 1947'de yüksek öğrenimini yarıda bıraktı. Bir süre sigorta prodüktörlüğü yaptı. 'Zaman' ve 'Tanin' gazetelerinde çevirmen olarak çalıştı. İlk yazısı 1939'da 'Servetifünun-Uyanış' dergisinde çıktı.1951'de Sanat Basımevi'ni kurarak matbaacılık yaşamına girdi. Kendi şiir kitaplarını bastı. 1955'te Yuvarlak Masa Yayınları'nı kurdu.
İkilikler ve dörtlüklerden oluşan ilk şiirlerinde yoğun bir söyleyiş özelliği göze çarpar. İnsan toplum ilişkilerine yönelik temaları konu edinerek düşündürücü bir şiir evreni kurmuştur. Duygu ve düşünce yoğunluğuyla birlikte, alay ve taşlama şiirine egemen olan ögelerdir. İnsan ilişkilerinin toplumsal ve bireysel yanlarını sen ben ikileminde vermiştir. Çok kullandığı sevgi, ayrılık, ölüm temaları, son dönem şiirlerinde giderek yerini kaçış ve umutsuzluğun tedirginliğine bırakmıştır.
Şiirin bir görüşü yansıtması, bir iletisinin olması düşüncesinden yola çıkmıştır. Yuvarlağın Köşeleri kitabında şiirin ve yazarın işlevi konusundaki görüşlerini dile getirmiştir. Batı şiiri ve geleneksel Türk şiirinden yararlanarak verdiği bileşim sanatını zenginleştirip geliştirmiştir.
28 Ocak 1981'de İstanbul'da öldü.
Eserleri
Şiir
Dünya Kaçtı Gözüme (1955)
Sen Sen Sen (1956)
Bir Kapı Önünde (1957)
Yumuşaklıklar Değil (1962)
Nasılsın (1970)
Çiçekleri Yemeyin (1975)
Ben Değildim (1978)
Bugün ve Bugün (Yayımlanmamış şiirler) (1984)
Benden Sonra Mutluluk (Yayımlanmamış şiirler)
Çiçek Senfonisi (Toplu şiirler) (2008)
Sen Bana Bakma, Ben Senin Baktığın Yönde Olurum (Kendi sesinden şiirler) (2012)
Yalnızlığa Övgü (Yalnızlık Paylaşılmaz)
ÖZDEMİR ASAF SÖZLERİ NELERDİR?
Ağzında yalan varken konuşma!
Tek kişilik miydi ki bu şehir? Sen gidince bomboş kaldı.
Seni, sensiz de sevebiliyorum.
Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler.
Boşuna yorulma gönül, sadece sevmek yetmiyor.
Ben gülüşüne öldüm, o ölüşüme güldü. Farklıydık işte.
Ben sevmekten hiç borçlu çıkmadım.
Ne para istiyorum ne de pul. Tek bir istediğim var, o da yalansız bir kul.
Kendine gel! Seni orada bekliyorum.
Bir kelimeye bin anlam yüklediğim zaman sana sesleneceğim.
Beni yokluğunla savaştırma, kaybederim!
Beni öyle bir yalana inandır ki ömrümce sürsün doğruluğu.
Makyajı akıyor farkının; herkesleşiyorsun…
Bekle deseydin, gelmeyeceğini bilsem bile beklerdim.
Yaşamak değil, beni bu telaş öldürecek.
Bakarken kıyamamak mı, yoksa baktıkça doyamamak mıdır aşk?
Bir gün benden şikâyet ettiğin ne varsa, özleyeceksin!
Herkes fazlasıyla sevmiş, ben eksikleriyle de sevdim oysa.
Yalnızlık paylaşılmaz paylaşılsaydı yalnızlık olmazdı.
Sus be yüreğim, bende biliyorum özlediğimi; susta bilmesin özlendiğini.
Oysa ne çok ağladım ben tek damla yaş dökmeden.
Gelmeyecek bir gideni, olmayacak bir nedeni beklediniz mi?
Çok ayrılık içtim ben kalbim güzel hani.
Ben ölseydim, o belki ağlardı. Ama o ağlasaydı; ben ölürdüm.
Tek kişilik miydi ki bu şehir, sen gidince bomboş kaldı.
Beni bundan böyle beklese beklese hüzün bekler çağırsa çağırsa hüzün.
Sen bana bakma ben senin baktığın yerde olurum.
Sakladığın kendini böldün iki yarıma; iki kez yaralandın bir yarım yara için.
Ne zaman nereye gitmedimse, hiç kimseyi de incitmesem de, konular birikti kendiliğinden; ben ne kadar biriktirmesem de.