Muharrem İnce’yi Haber Global televizyonuna konuk etmişler. İyi  etmişler de insan merak ediyor.. Ne partide bir görevi var ne meclis üyesi ne  de başka bir kimliğe sahip. Eski mebus..   Onun konumundaki siyaset heveslisi kaybetmişlerin tamamı  televizyonlardaki tartışma programlarında 6’da 1 olarak kavga ediyor.. Muharrem  Bey’in ne ayrıcalığı var ki, karşısında soru soran farklı yelpazeden gazetecilerle  bir özel yayının konuğu oluyor bilmiyorum.. Neyse vardır o televizyon kanalının da bir hesabı. Nitekim,  “Beştepe’ye giden CHP’li” diye ismi ortaya atıldığında Muharrem İnce ne dedi;  ‘bana partimin içinden kumpas kuruldu’ dedi, değil mi?.. Anlaşılan, Muharrem  Bey’i böyle bir şovun parçası haline getirenler de bir proje dahilinde hareket  ediyor. Orası Kemal Kılıçdaroğlu ile Ekrem İmamoğlu’nun aile içi meselesi. Bizi  ilgilendirmez.. (Bakın Haber Global yayını sonrası Kılıçdaroğlu ne tepki vermiş,  İmamoğlu ne tepki vermiş, anlarsınız ne demek istediğimi zaten).. 
***  Gelelim hürriyetler ve tek adam meselesine.. Diyor ki Muharrem Bey (mealen) hep  Cumhurbaşkanı konuşuyor başka kimsenin konuşmasına izin verilmiyor.. Yani yakasında CHP rozeti taşıyan  milyonlarca üyeden herhangi biri olarak bir ulusal haber kanalında özel  gündemle konuk edilmiş bir adam çıkıyor ve ‘kimseye söz hakkı verilmiyor’  diyor..  Enteresan..  Bir  desene hele hangi sıfatla katıldın o programa?.. Adının altında ne yazıyor? Eski  CB adayı mı?.. Kusura bakma da diğer rakiplerinin tamamı ya parti başkanı  ya da siyasette baskın bir karakter. İçlerinde bir tek sen yok olmuş  gitmişsin.. Ne Doğu Perinçek kendisini “eski  cumhurbaşkanı adayı” diye tanıtıyor ne Meral Akşener.. Herkesin işi gücü  var.. Buna rağmen bir ulusal haber  kanalında devlet başkanı gibi ağırlanıyorsun hâlâ da diyorsun ki “tek adam”..  İnsaf eder insan.. 
***  Yine CHP içinde her koltuğa talip olmuş fakat bir türlü elde edememiş bir isim  var.. Gürsel Tekin.. Genel başkan  olmaya çalıştı olmadı, belediye başkanı olmaya çalıştı, cumhurbaşkanı adayı  olmaya çalıştı olmadı.. Olmuyor işte..  En son izci lideri olayım, ‘oymak başı’,  ‘oba başı’, ‘öbek başı’ bir şey olayım bari diyecek  diye bekliyorum.. Neyse bu beyefendi Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanı  Prof.Dr.Fahrettin Altun’a basın hürriyeti öğretmeye kalkmış.. Hangi kriterlere  göre yazıldığını çok çok iyi bildiğimiz bir “sözde” basın özgürlüğü çizelgesini  paylaşıp ülkede basın özgürlüğü olmadığını ima etmiş.. Tanıştırayım bu arkadaş,  (bakın zihniyet olarak CHP demiyorum,  doğrudan Gürsel Bey’den söz ediyorum) “Eğer iktidara gelirsek, geldiğimiz ilk  gün bakın ikinci gün demiyorum ilk gün bunların (bizim yani) gazetelerine el  koyacağız, tamamına..” demiş bir adamdır.. “Tamamına” diyerek de altını kalın kalemle çizdi.. Şimdi  böyle biri çıkmış, “basın hürriyeti” palavraları anlatıyor.. İnanılır gibi  değil.. Ya hu çok basın  özgürlüğü/fikir ve ifade hürriyeti taraftarı olsanız CNNTurk’e, A Haber’e çıktı  diye adam ihraç etmezdiniz.. Kime ne anlatıyorsunuz.. Gerçi siz de  haklısınız.. Ne söyleseniz sorgusuz sualsiz alan bir kitleniz var.. Afiyet  olsun..