Yalın gözle baktığınızda, dikkatinizi fazla bir şey çekmiyor.
İsrail yönetimi, uzun yıllardır Orta Asya ve Kafkasya’da derin çalışmalar içinde olduğunu biliyoruz. Hatta “Bahailik üzerinden derin bir yol alınmakta” diyenler de vardır. İslam üzerine ağırlıklı bir çalışma söz konusu. Yani “Türkiye’siz ve İslam’sız” bir Türk dünyası tasarımı söz konusudur.
İsrail’in bulunduğu tüm bu ülkelere özelden baktığınızda, Ezidi Kürtler üzerinden ve PKK hattı üzerinden sözde Kürt bağı oluşturulmak istendiğini de görebiliyoruz.
İsrail; hem PKK-YPG’yi destekleyip hem de mesela Kazakistan veya Gürcistan gibi kuralı, hukuku ve geleneği olan devletleri de desteklemekte!
Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan’a genelden baktığınızda, PKK uzantılarının rengini ve şeklini siyasete yansımalarını görebiliyoruz mesela!
Mesela Türkiye’deki genel seçimlerde bu bölgedeki oyların oranına baktığınızda, PKK uzantısı siyasi rengin aldığı oylara bakmamız lazım. Türkiye vatandaşı olup, yurt dışına okumaya veya çalışmaya gidenlerin arasında, neden PKK uzantılarının Kafkasya ve Orta Asya’yı tercih ettiklerine kafa yorulursa, iyi olur bence! Neden Azerbaycan, Kazakistan ve Gürcistan gibi Türkiye taraftarı ülkelerin de tercih edilmesi enteresan değil mi? Evet enteresan! İsrail’in bulunduğu ve çok rahat olduğu bölge olarak okursak Orta Asya ve Kafkasya’yı, “o zaman PKK ve uzantılarının Ezidi Kürtlerin üzerine nasıl bir hesap yaptıklarını ve neden Türkiye’nin tarihi ve kültür coğrafyasında bu gerçekleşmekte” sorusuna, cevap bulmamız ehemmiyetli olacaktır.
Ermenistan üzerinden Ezidi Kürtlere, işgal altındaki Azerbaycan toprakları olan Karabağ’ın arazisinde PKK’ya yol açıldığı istikametindeki söylemler, uzun zamandır devrede!
Azerbaycan gibi Türkiye’ye kardeş ve dost olan, hatta Türkiye’nin vazgeçilmezi olan ülkelere yönelik, İsrail yönetiminin bu kadar hevesli olması, basit ikili ilişkilerin pekişmesi midir?
Karabağ topraklarında, ikinci İsrail Devleti için bir alan mı açılıyor? Bu alan, PKK uzantısı güçler üzerinden mi ayarlanıyor?
O nedenle, Türkiye’nin kültür coğrafyasının içi boşaltılmak istenmekte. İslam dinine karşı yeni din inşası, deizm gibi İslam’a karşı isyan niteliğinde fikirlerin devreye sokulması, yeni neslin Şamanizm’e meyillenmesi, güya “eski geleneğe geri dönüş, Türkçülüktür” kavramı ile esasında büyük oyunun ayak seslerini duymaktayız!
İslam’a karşı ve Türkiye’ye karşı yeni lakin büyük, belki orta vadede değil ama orta ve uzun vadede kapımıza dayanacak gibi hissetmekteyiz. İki dünya savaşı sonrası, önce topraklar genişletildi, sonra devlet kuruldu. Şimdi ise Kürtler bahane edilerek, esasında Kürtlere aidiyeti olmayıp, lakin PKK terör örgütü hattı üzerinden sadece Orta Doğu’da değil, Kafkasya ve Orta Asya’da da İsrail’in hareketliliği söz konusudur. İşte tam da bu nedenle, İsrail’in bölgeye yönelik merakını, Türk devletleri ile ikili ilişkilerin geliştirilmesi ve dostluk köprüsü olarak görmek biraz zor!