Rusya ile Orta Doğu perspektifinde, ortak odak noktası bulmaya çalışan İsrail’in yeni adımları, Gürcistan ve Ukrayna üzerinden “Rusya’yı frenleme” niyeti ile süslendi.
Suriye’de S-300’lerin varlığı ve yeni S-300’lerin Şam ve hatta Golan yüksekliklerine uzanacak kadar bölgeyi kapsaması hedefleri; İsrail’in, Rusya’nın Kafkasya cephesinde yeni küçük bypass operasyonları ile karşımıza çıktı. Rusya; Kafkasya’daki hareketlenmelerden rahatsızdır. İsrail bunu biliyor. İran konusunda Rusya’yı tam anlamında geri adım attıramayacağını düşünmekte. Suriye’deki Rusya varlığı, belki şimdi değil ama biraz sonra İsrail için de rahatsızlık unsuru olarak önümüze çıkacak gibi durmakta! Terör örgütü PYD-YPG konusunda; Rusya’nın giderek net tavrı, İsrail için de hayal kırıklığı niteliğinde.
İsrail; Rusya’nın hoşuna gitmeyecek yeni adımlar ile Moskova’nın dikkatini kendi çıkarlarına yöneltmek istemekte. Bir kaç hafta önce İsrail Savunma Bakanının, Azerbaycan ve Gürcistan ziyaretleri, bu anlamda dikkat çekici özelliklere sahiptir. Uzun zamandır, Gürcistan’ın da arzu edip yapamadığı özellikle “insansız hava araçlarını sahiplenme dileğini” İsrail yapacak gibi görüntü vermekte. Uzun zamandır Gürcistan bunu almak istiyor. Lakin Moskova ile Tel Aviv anlaşarak, Ukrayna ve Gürcistan’a bu ürünlerin verilmesi geciktirildi. Şimdi gündemde yeni gelişmelerin olması, daha ziyade Rusya’nın bölgedeki tutumuna bağlıdır.
İsrail’in; Rusya’nın rahatsızlığına sebep olacak yeni savunma ürünlerini, Rusya’nın tasdiklemediği ülkelere vermesi, Rusya’ya açıkça İsrail tavrının göstergesidir.
Diğer taraftan İsrail’in Bakü büyükelçisi, Nahcivan’ı ziyaret ediyor. Ziyarette sorun yok tabii ki! Lakin Nahcivan’da İsrail’in yeni tarım ve ziraat projelerinin yapılacağına dair beyanda bulunması, hele hele İran’la sınırı olan Nahcivan’ı “İsrail’e benzetmesi beyanı” manidar durdu. Zannımca Bakü de bunun farkındadır veya değil ise farkına varması, Azerbaycan için hayatidir.
Rusya; Suriye’de net rengini belirledikçe, İsrail’in refleksleri giderek daha da agresifleşecektir. Rusya’da, Yahudi lobisi güçlüdür. Bunu her fırsatta hatırlatıyorum. Lakin unutmamak lazım ki; Rusya lobilerin üzerinde tavrı ile de tarihi sürece etkisi olan bir devlettir. Dolayısı ile lobi çalışmaları, ileride Rusya çıkarlarının istikametinde adımları etkilese bile, engelleyemeyecektir!
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin, “Amerika’nın hedefi, İran’da rejim değiştirmektir” beyanı, bu küçük adımlar eşliğinde farklı yorumlanmalıdır.
Evet, Amerika-İsrail beraberliği, İran’ın içindeki fay hatları ile oynamada ısrarcı! Lakin bunu yaparken, Rusya’nın da etki ve ilgi alanını, ayrıca da Türkiye’nin kültür coğrafyasını tedirgin edecek hamleler yapmaktadır. Kafkasya, uzun zamandır dikkatleri çekmek istediğim noktadır. İsrail’in özellikle giderek artan faaliyeti, ne tesadüftür, ne de masumdur!
Rusya’nın bunu görebilmesi uzun çekse de, gidişat Moskova’yı alternatifli hamlelere zorlayacaktır. İsrail, Rusya’yı pek fazla kızdırmadan pazarlık marjını yüksek tutarak, kendine yakın konuma getirmek istemekte. Moskova, halen İsrail’le nasıl yol haritası dizayn edeceğini net göstermemekte. Nedeni bellidir! Yahudi nüfusu, Rusya içinde önemli yerlere hâkim. Diğer taraftan, dünyadaki lobisi ile Rusya aleyhine oluşturulan algıyı önlemek istemekte, Moskova! Suriye konusunda Rusya’nın Türkiye’ye yaklaşan net tavrı, Amerika kadar İsrail için de arzu edilen değildir. Bu durumda, İsrail’in Güney Kafkasya’ya yönelmesi ve uzun zamandan beri buralarda kendi evindeki gibi var oluşu, Rusya’nın şimdi daha fazla dikkat edeceği önemli husustur. Bakalım, Rusya-İran-Türkiye ekseninde ve bu ülkelerin etki ve ilgi alanlarında, İsrail ne kadar mesafe yol almayı hedeflemekte?