"Terörsüz Türkiye" sürecinde TBMM Başkanı Sayın Kurtulmuş'un partilerden isim istemesi, partilerin katılımcıları bildirmesi, konuyu başka bir aşamaya getirdi. Artık komisyonun görünümü netleşiyor. Fakat belirsizlikler bitmiş değil. Riskli alanları doğru tespit etmek gerekiyor. Bugün Komisyona dair, olası sorunları değerlendirmek istiyorum.
KOMİSYONUN UNSURLARI...
Komisyonun yapısal ve işlevsel olarak üç unsuru var bence: Birincisi "siyasi bir tartışma sahası" olması yani siyasi birikimin önemli olduğu bir komisyon... İkincisi ise komisyonun "hukuki zeminde" sonuç üretmeye odaklı olması. Zira komisyon çıktıları kanuna dönüşecek bu da bir bilgi düzeyine referans ediyor... Üçüncüsüyse bu yapının bir "uzlaşma komisyonu" olması ki günün sonunda uzlaşanın kazanacağı bir yapı burası... Bunları belirtmemin tek bir nedeni var. Komisyona seçilen isimleri bu bağlamda ele almak gerekiyor. Ve ben isimlere bakınca birkaç isim hariç bu unsurlara dikkat edildiğini gördüm diyebilirim.
İLK ÖDEV: İSİM
Komisyonun ilk görevi kendisine bir isim vermek olacak. İsim konusundaki tartışma ve beklentiler çok konuşuluyor ama bence ismin bir önemi yok. Komisyonun "tarihi" misyonu yanında isminin esamesinin bile okunmaması lazım. Ancak önerilenlere bakılınca sağ ve sol jargon üzerinden kavramlar önerildiğini görmekteyiz. İsmi ne olursa olsun kamuoyunun "Terörsüz Türkiye" ismini satın aldığı kanaatindeyim.
KARAR NİSABI
İlk gündemlerden biri de komisyonun karar alırken hangi nisabı esas alacağının belirlenmesi. Komisyon 51 yerine -üye vermeyen partiler nedeniyle- 48 üye ile teşekkül etti. Buna göre salt çoğunluk ile karar alması 25 üyenin "evet" demesine bağlı. Nisap 5/3 olursa kabul sayısı 29 olacak. Buradaki ikinci soru, nisap tam sayı -yani 51- üzerinden mi, yoksa mevcut sayı üzerinden mi belirlenecek? Sadece nisabı değil, nisabı belirleyecek sayıyı da konuşacaktır sanırım komisyon!
GİZLİLİK NEDEN ÖNEMLİ
Komisyonun bir yönü Meclisteki "Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu" bağlamındaki meseleleri konuşması, bu komisyona tabi kurumların yetkililerini ağırlaması olacak sanırım. Bildiğiniz üzere, Güvenlik ve İstihbarat Komisyonunda konuşulanlar gizli, üyelerin sır saklama zorunluluğu var. Zira konu milli güvenlikle ilgili. Terörsüz Türkiye komisyonunun da böyle stratejik konuları ele alacağını düşünürsek, gizliliğin ne kadar önemli olduğunu anlarız sanırım...
HERKES ANLADIĞINI ANLATIRSA...
Gizliliğin öneminin bir başka boyutu var. "İletişim kazası" riski! Şöyle ki herkesin anladığını anlattığı veya anlamak istediğini aktardığı bir hal alırsa açıklamalar, tamiri mümkün olmayan bir evreye girebilir mevzular. Bunu da ilk konuşulacak konular arasına yazmak ve komisyon adına açıklama yapma yetkisini Meclis Başkanına bırakmak veya onun dışında kimsenin yapamayacağını karara bağlamak da hayati bir mevzu...
GEÇMİŞTEN BİR ÖRNEK...
Komisyonun konularına bir örnek üzerinden bakmak mümkün. 24. Dönemde TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışması vardı. Bu komisyon, 172 maddeyi ele almış, 59 maddede uzlaşmıştı! Uzlaşılan düzenlemelere baktığımızda bugün de gündeme gelebilecek şu hususları anımsıyorum: ˃ Tutuklanma sebeplerinin daha da azalması, ˃ Hasta tutuklu ve hükümlülerin durumu, ˃ Mevzuatta hürriyet lehine yorum yapılmasının düzenlenmesi, ˃ İnsan haklarına ilişkin uluslararası andlaşmaların öncelenmesi, ˃ İnsan onuru ve haysiyeti kavramının Anayasaya girmesi, ˃ Kişisel verilerin ve internete erişimin anayasaya derç edilmesi... Sadece bu komisyona değil sonrasında teşkil eden komisyonlara, gündemlerine, çalışma şekillerine ve dağılma sebeplerine iyi bakmak gerekiyor.
KOMİSYON NE YAPACAK?
Komisyonun görevi şimdi başlıyor ancak süreç çıktılarının yasalaşması daha sonraki vadeye işaret ediyor. Burada komisyon terörsüz Türkiye için mevzuat taraması yapıp iki şeye bakacak. Birincisi neler ayıklanmalı, ikincisi neler eklenmeli. Komisyon, terörsüz Türkiye'nin sürdürülebilir olmasına odaklanacak. Ama tüm bunlar için feshin tescil edilmesi lazım...
KATKI SUN, ŞEFFAF OL VE KAZAN...
Şunu da unutmamak gerekiyor. Komisyon görüşmeleri ne kadar gizli de olsa, çıktıları açık olacak. Zira kanunlaştırma süreci içtüzükte belli. Teklifin Başkanlıkça komisyonlara sevki, komisyonların görüşmesi, genel kurula göndermesi, buradaki görüşmeler ve yasalaşması veya reddedilmesi. İşte bu evreler başladığında yani komisyon "böyle bir yasa yapılmalı" dediği anda teklif metni ortaya çıkacak... Katkı sunup samimi olan kazanacak. Şeffaflık ise işin doğasında zaten var...