Nefes borusu Türkiye

Küreselleşme, teknoloji gibi hayatımızda yer eden kavramlar karın doyurmuyor. Yakın gelecekte insanlığı tehdit eden gıda krizi ile karşı karşıyayız.

Birleşmiş Milletler açlıkla mücadele ederken tahıl önemli bir yer tutuyor. BM tarım piyasalarını dengede tutmak ve ticari aksaklıkların önlenmesi için gayret gösteriyor. Dünya Ticaret Örgütü'nün Doha Kalkınma Turu bizde çok konuşulmayan önemli bir gündeme sahip.

Dünya gıda rezervini sürekli takip etmek ve ticaretin önündeki savaş vb. engelleri önlemek BM'nin Sürdürülebilir Kalkınma amaçları arasında.

Rusya-Ukrayna savaşından aylar önce piyasalar yükselişe geçti. Savaş muhabirlerinden önce ekonomi çevreleri savaşın gelişini haber aldılar. Tahıl, gübre, ayçiçek yağı, petrol, alüminyum gibi emtia yükselişe geçti. Bizim medya küresel emtia hareketliliğini halka yeterince izah edemedi. Türk kamuoyu bütün faturayı hükümete kesti.

Savaşın altıncı ayında tahıl krizi aşılırken Türkiye'nin jeopolitik önemi bir kez daha kanıtlandı. Erdoğan'ın güven veren karizması ve tarafları masada buluşturması gıda krizini önledi.

Milyonlarca insanın açlık sınırında yaşadığı dünyada tahıl fiyatlarının yükselmesini önleyecek adım Erdoğan'ın üstün gayretiyle sonuçlandı.

Türkiye'nin savaş sürecinde dengeli tutumu saygınlığını artırdı ve BM, NATO, AB'den çok önemli açıklamalar geldi.

Rusya'ya uygulanan ambargo Rus iş insanlarını Türkiye'ye yöneltti. Bayramda özel jetlerle Türkiye'ye gelen Rus iş çevreleri Türkiye'de yapacakları yatırımları da gündemlerine almışlardı. Tarihi ipek yolunun önemli istasyonlarından biri olan Kapadokya'da gerçekleşen bu çok özel buluşmaya 50 kişi katıldı. Turizm, finans, emlak, petrokimya yatırımlarının yanı sıra kripto para dünyasının temsilcilerinin de katıldığı bu toplantı Ukrayna ve Rusya'nın nefes borusu olan Türkiye'nin yakın gelecekte bir çözüm merkezi olacağını gösteriyor.

Geçtiğimiz Haziran ayında Rusya Federasyonu vatandaşları Türkiye'den bin 887 konut satın alarak ülke bazında ilk sıraya yerleşti.

Türkiye aynı zamanda Ukrayna uyruklu insanlar için de yaşamak ve iş kurmak için güven veren bir merkez ülke oldu.

Erdoğan'ın kararlı, dengeli ve aktif dış politikası bölgedeki saygınlığını artırıyor. Savaşın sona ermesi için gayret gösteren Ankara, savaşın bitirilmesini istemeyen güçlerin de farkında.

Dengeli dış politikanın ve ilkeli tutumun meyveleri elbette toplumun her kesimine olumlu yansıyacaktır. Yeter ki sabırlı olalım.