Tüm Yazarlar
İsmail Çağlar Yazıları
Erdoğan'ın yolu
İsmail Çağlar
Erdoğan’ın Yeni Anayasa ve sistem değişikliği hedeflerine ulaşmak istemesinin nedeni, muhalifleri tarafından dile getirildiği gibi ve ‘endişeli’ bir kısım AK Parti eliti tarafından da paylaşıldığı hâliyle kendi liderliğini ve ‘otorite’sini tesis etmek değil, bilakis kişisel liderliğine bağlanan umutları kurumsallaştırmak istemesidir.
Yeni dönemin eşiğinde AK Parti
İsmail Çağlar
Bugün Türkiye’nin önünde iki seçenek vardır. Adı konulmuş bir tam başkanlık sistemine geçiş birinci seçenektir. İkinci seçenek ise siyasi aktörlerin, sistem krizini yok sayıp, kelimenin tam ve doğru kullanımı ile fiili bir başkanlık sistemini uygulamaya koymasıdır.
Bahçeli ve MHP’ye rağmen siyaseti savunmak
İsmail Çağlar
Paralel yapının karşısında, MHP’nin yanında yer almak mevcut MHP yönetiminin hatalarına sahip çıkmak veya bazılarının yaptığı gibi birden “Bahçeli’nin faziletlerini”keşfetmek anlamına gelmemelidir. Siyasete karşı suç işlememek için Bahçeli’nin değil siyasetin yanında tavır almak gerekmektedir.
Kemalizmin enkazı: Seküler radikalleşme
İsmail Çağlar
Seküler radikalleşme eğilimini durdurmak için alınacak idari, hukuki ve sosyal tedbirlerin yanında yeni anayasa süreci büyük bir fırsat olarak karşımızda durmaktadır. Öncelikle yeni anayasa süreci irrasyonalleşerek radikalleşen aktörleri tekrar siyasetin rasyonel sahasına ve uzlaşmaya yönlendirecektir.
Türkiye sistem krizinin eşiğinde
İsmail Çağlar
1 Kasım seçimlerinden AK Parti yüzde 49,5 oy oranı ve TBMM’de 317 sandalye kazanarak çıktı. AK Parti’nin kazandığı milletvekili sayısı tek başına hükümet kurmak için gerekli olan 276 sayısını rahat bir şekilde yakaladı. Nitekim seçimlerden çok kısa bir süre sonra yeni hükümet güvenoyu aldı. Bu tablo herhangi bir siyasi belirsizlik, kaos ortamı ve istikrarsızlık ihtimalini ortadan kaldırdı. AK Parti’nin mecliste 317 sandalye kazanmasının bir diğer açıdan, herhangi bir anayasa değişikliğini halk oylamasına sunmak için yeterli olan 330 sınırına ulaşamadığı anlamına geliyor.
Bir uzlaşma masalı
İsmail Çağlar
Evet, 1 Kasım seçimlerinden sonra ülkenin bir uzlaşmaya ihtiyacı olduğu açık. Ancak bu uzlaşma AK Parti ile siyasete dışarıdan müdahale etmek isteyen gayrı meşru aktörler arasında olmamalı. Kaldı ki bu tür bir girişimi uzlaşmadan çok tereddi, yani yozlaşma, değersizleşme, kavramı ile ifade etmek daha isabetli olacaktır.
AK Parti’nin 1 Kasım sonrası sorumlulukları
İsmail Çağlar
1 Kasım akşamı sandıktan tekrar parçalanmış bir meclis yapısı ve dolayısı ile bir koalisyon hükümeti çıktığını düşünelim.
AK Parti’nin ‘Yeni Türkiye’ ile imtihanı
İsmail Çağlar
AK Parti için ‘Yeni Türkiye’ hem bir başarı hikayesi, hem bir meydan okuma ve çetin imtihan, hem de yegane çıkış yolu. 2002 yılında bir taban hareketi olarak ortaya çıkan AK Parti bugün karşı karşıya kaldığı ‘Yeni Türkiye’ meydan okumasını, kendini tabanın değişen talepleri ile senkronize edebildiği nispette kolayca aşabilir.