29 Nisan 2024 Pazartesi / 21 Sevval 1445

Siber savaşların yaşayan James Bond'ları

Kitap, belgesel ve filmlere konu olmuş casusluk efsanelerine sahne olan soğuk savaş yıllarını geride bırakan ABD ve Rusya, son yıllarda benzer bir savaşı siber ortamda veriyor. İki ülke arasında zaman zaman tehdit, yaptırım ve tutuklamalara kadar varan büyük sorunlar da çıkartan casusluk faaliyetlerini ve siber dünyanın James Bond'larını inceledik.

M.Emin Üçer / Star20 Kasım 2017 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Siber savaşların yaşayan James Bond'ları
Tüm dünyanın internet ağıyla birbirine bağlı olduğu günümüzde tıpkı iletişim ve kamusal hizmetler gibi istihbarat faaliyetleri de sanal ortama taşındı. 
 
Üstelik istihbarat servisleri, hedeflerindeki kişi veya topluluklara bu yolla çok daha kolay ve güvenli erişim sağlarken, daha büyük zararlar verme imkanları da bulabiliyorlar. 
 
Sovyet rejimini simgeleyen Kızıl Ordu anıtının 2007 yılında kaldırılmasının ardından Rusya tarafından Estonya'ya yapılan siber saldırı neticesinde haftalarca bankalar ve kamu kuruluşları hizmet verememiş, ticaretten sanayiye ülkede hayat neredeyse durma noktasına gelmişti. 
 
 
Yine ABD ve İsrail istihbaratı tarafından yazılan Stuxnet virüsünün İran'ın nükleer santrallerinde tahribata sebep olması ve İsrail'in 2007'de Suriye radar sistemlerini hackleyip 14 savaş jetiyle Deyrizor'daki nükleer santrali vurması da siber saldırıların neleri başarabileceği konusunda önemli ipuçları veriyor. 
 
RİSKLİ İŞLER KİRALIK HACKER'LARA: YAKALANIRSAN BİZİ TANIMIYORSUN
 
Devasa bütçeleri ve binlerce personeli ile siber casuslukta bulunan istihbarat servisleri, bunun yanında dünyadaki en yetenekli hackerları da kiralayarak kendi amaçları doğrultusunda kullanıyor. 
 
Kiraladıkları hackerlar ile "Yakalanırsan bizi tanımıyorsun" şeklinde özetlenebilecek bir ajanlık terimi olan "Plausible deniability" ilkesine bağlı olarak çalışan gizli servisler, böylece diğer ülkeler aleyhine yaptırdıkları yasa dışı saldırılardan da sorumlu tutulmamayı amaçlıyorlar. 
 
 
SOĞUK SAVAŞIN ARDINDAN SİBER SAVAŞ
 
Uzun yıllar süren ve çok sayıda casusluk olayına sahne olan soğuk savaşın ardından ABD ve Rusya arasındaki casusluk faaliyetleri günümüzde de devam ediyor. 
 
Öyle ki, ABD, geçtiğimiz yıl maruz kaldığı bazı siber saldırılardan Rusya'yı sorumlu tutarak ek yaptırımlar uygulamış, buna karşılık Rusya da suçlamaları "Paranoya" olarak nitelemenin yanı sıra "İlişkilerimiz soğuk savaş döneminden bile daha kötü" açıklamasında bulunmuştu. 
 
ABD, Rusya'dan kendisine yönelik yapıldığını iddia ettiği tüm saldırıları afişe edip Rusya'ya yaptırımlar uygularken, işbirliği yaptığını iddia ettiği hackerlara karşı da uluslararası çapta kamuoyu oluşturup tutuklatıyor. 
 
Fakat ABD'nin aksine Rusya, hedef olduğu saldırılar da dahil olmak üzere tüm istihbarat faaliyetlerini gizli tutmayı tercih ediyor. Bu nedenle ABD'ye çalışarak Rusya'ya saldıran hackerlar ve verdikleri hasarlar hakkındaki bilgiler çok kısıtlı. 
 
ABD'nin Rusya'yı sorumlu tuttuğu ve iki ülke arasında krize sebep olan, bilinen en büyük siber saldırılar:
 
 
GELMİŞ GEÇMİŞ EN BÜYÜK VERİ HIRSIZLIĞI: YAHOO'NUN HACKLENMESİ
 
Dünyadaki en büyük veri hırsızlığı olarak tarihe geçen Yahoo hırsızlığı, 2016'da kamuoyuna duyuruldu. 2014'te hackerların ABD'li ve Rus siyasetçiler, diplomatlar ve gazeteciler başta olmak üzere 500 milyon kullanıcının yazışmaları ve kişisel bilgilerinin çalındığı tespit edilirken, 2013'te de 1 milyar kullanıcının daha bilgilerinin çalındığı tespit edildi.
 
ABD yaşanan olaydan Rusya'yı sorumlu tuttu ve bu suça karıştığını iddia ettiği siber dünyanın en ünlü korsanlarından Dmitry Dokuchayev, Karim Baratov ve Alexey Belan hakkında uluslararası yakalama kararı çıkarttı. Bunların yanında Rus İstihbarat görevlisi olduğu ve bu ekibi yönettiği iddia edilen İgor Suçin de ABD'nin yaptırım listesine girdi. 
 
Ayrıca ABD, Rusya'ya çalıştığı çok sayıda siber korsanı ABD'li şirketlerden bilgi ve para çalmak ile kara para aklamaktan suçluyor. 
 
 
DEMOKRATLARIN MAİLLERİNİN HACKLENMESİ VE ABD SEÇİMLERİNE MÜDAHALE İDDİALARI
 
ABD başkanlık seçimlerine kısa bir süre kalan Hillary Clinton'un liderliğini yaptığı ABD Demokrat Partisi (DNC) mailleri hacklenmiş ve binlerce mail internet ortamında erişime açılmıştı. 
 
Deşifre edilen ve Wikileaks'te yayınlanan gizli yazışmalarda bir çok skandal açığa çıkmış, Clinton ile çalışan birçok isim istifa etmek durumunda kalmış ve Demokrat Parti seçmen karşısında da zor duruma düşmüştü. 
 
Demokratlar'ın katı tutumunun aksine Rusya'ya olumlu yaklaşan Trump'ın oylarını artırdığı düşünülen bu müdahalaeden ötürü ABD Rusya'yı suçlamış, dönemin Demokrat Partili Başkanı Obama, Rusya'ya ek yaptırımlar getirmişti.
 
Bunun yanında ABD'li yetkililer, Rusya'yı Clinton aleyhine, Trump lehine yürütülen internet propagandalarını yürütmekle de suçlamış, bunun için virüslenmiş botnet ağlarını ve ele geçirilmiş bilgisayarları kullandığını iddia etmişti. 
 
ABD, Levashov, Bogachev, Dokuchayev ve Nikulin gibi tanınmış çok sayıda hackerı Rusya'nın emriyle ABD'ye saldırmaktan suçlayarak haklarında yakalama kararı çıkartmıştı.
 
İşte siber savaşların yaşayan James Bond'ları:
 
 
ABD'Yİ KARIŞTIRAN ESKİ İNGİLİZ AJANI: CHRISTOPHER STEELE
 
İngiliz İstihbarat Ajansı MI6'in 100. yıl kutlamalarında konuşmacı olarak yer alacak kadar yüksek konumda bir eski ajan olan Christopher Steele, hazırladığı 32 sayfalık bir raporda Rus yetkililerin Trump'a şantaj yapacak kadar gizli bilgilere sahip olduğunu, Trump'ın Moskova ziyareti sırasında kaldığı Ritz Oteli'nin kral dairesinde hayat kadınları ile parti düzenlediğini iddia etti. 
 
İlk kez CNN'in duyurduğu ve Buzzfeed'in yayınladığı rapor Trump ile Kremlin yönetimin arasını açarken, Rusya söz konusu iddiaları tamamen uydurma olarak niteleyip sert tepki gösterdi. 
 
Londra'daki Rus Büyükelçisi: "Chistopher Steele hikayesi: MI6 görevlileri hiç bir zaman emekli olmaz. Rusya ve ABD Başkanı'na karşı ikili rapor veriliyor" açıklamasını yaparken, İngiltere'yi de suçlamalara dahil etti.  
 
ABD'li Demokrat Parti'liler tarafından kiralandığı düşünülen Steele, üç kedisini "kısa bir tatile çıkacağım" diyerek komşusuna bıraktıktan sonra kayıplara karıştı. İngiliz The Telegraph Gazetesi, Steele'in Rusya'dan tehlikeli bir yanıt alma korkusuyla gizlendiğini ifade etti. 
 
Trump yanlılarının iddiası ise Steele'in Rusya tarafından yemlendiği, Demokratlar'ın ise bu tuzağa düştüğü ve bu sayede FBI'ın da Rusya'nın karşı istihbarat çalışmaları neticesinde inceleme başlattığı oldu. Trump yanlıları ABD'yi iç karışıklığa sürükleyen iddialar için Demokratlar'ı suçladı. 
 
KİRALIK HACKERLARIN İSTİHBARATÇI PATRONU: IGOR SUSHCHIN
 
43 yaşındaki Rus istihbaratçı, ünlü Rus istihbarat servisi FSB'de üst düzey komutandı. Yahoo'yu hackleyen ekibin koordinatörü olduğu düşünülen Sushchin, ABD'nin yaptırım listesine girdi ve hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Suçin'in halen Rusya'da ikamet ettiği ve FSB'ye çalıştığı düşünülüyor. 
 
 
FSB'YE ÇALIŞMAK ŞARTIYLA HAPİSTEN ÇIKARTILDI: DMITRY DOKUCHAEV 
 
Dokuchayev dünyaca tanınmış bir Rus siber korsandı. Rusya tarafından yakalanarak hapse atıldı ve akabinde Rus istihbaratı ile işbirliği şartıyla özgürlüğü geri verildi. İddiaya göre 33 yaşındaki Dokuchaev, Yahoo'ya siber saldırı düzenleyen ekipten birisiydi. ABD'nin en çok arananlar listesine giren Dokuchayev, bir süre sonra vatana ihanetle yargılanan Mikhailov ile eş zamanlı olarak Rusya tarafından tutuklandı. 
 
Rusya'da vatana ihanet suçlamalarında görülen duruşmaların gizli tutulmasından ötürü Dokuchaev hakkındaki net suçlama bilinmiyor. Fakat Rusya'nın Dokuchaev'i ABD'den korumak için tutuklamış olabileceği yorumları da yapılıyor. Dokuchaev aynı zamanda ABD tarafından Demokrat Parti sunucularına saldırmak ve ABD seçimlerine müdahale ile de suçlanıyor. 
 
 
SİBER DÜNYANIN DAHİ ÇOCUĞU: KARİM BARATOV
 
Kırgızistan asıllı 23 yaşındaki Baratov, siber dünyanın en genç ve yetenekli dahilerinden biri olarak tanınan bir isim. Henüz liseye yeni başlamışken siber güvenlik alanındaki ilk işinden aylık 7.500 dolar kazanan Baratov, daha sonra siber korsanlığa başlayarak henüz 20 yaşındayken Lamborghini, Porsche gibi lüks arabalar satın alacak bir servet elde etmiş. 
 
Baratov'un yolunun kendisi gibi hacker olan Dokuchayev'le kesiştiği ve  Yahoo'yu hacklerken birlikte çalıştıkları iddia ediliyor. ABD'nin talebiyle Kanada'da tutuklanan Baratov, ABD'ye iadesine karşı yasal mücadele yürütüyor. 
 
Şartlı tahliye talebi de reddedilen Baratov'un son çare olarak ABD ile pazarlık yapmaya hazırlandığı, avukatı Amedeo DiCarlo tarafından açıklandı.
 
 
FBI'IN EN ÇOK ARANANLAR LİSTESİNDE: ALEXEY BELAN
 
FBI'ın en çok aranan siber suçlular listesinde yer alan Belan, 2016'da Avrupa'da tutuklandı fakat henüz ABD'ye iade edilemeden Rusya'ya kaçmayı başardı. ABD'nin Rusya'dan iadesini istediği Belan'ın şu an nerede olduğu bilinmiyor. 
 
Yahoo davasından yargılanan Belan, aynı zamanda Kaliforniya'da bulunan üç farklı büyük e-ticaret şirketinin kullanıcı verilerini çalmakla da suçlanıyor. 
 
 
EN YÜKSEK RÜTBELİ "VATAN HAİNİ": SERGEI MİKHAILOV
 
Sergei Mikhailov, FSB'nin elektronik haberleşme ve bilgi güvenliği sorumlusuydu. FSB içerisinde Sovyetler'den bu yana vatan hainliği suçlamasıyla tutuklanan en yüksek rütbeli ajan oldu.  
 
Kaspersky'ın üst düzey bir yöneticisi olan Ruslan Stoyanov ile birlikte tutuklanan Mikhailov'un CIA'e çalıştığı iddia ediliyor. 
 
Tutuklamanın geçen sene, dönemin ABD Başkanı Obama'nın "Rusya'ya kendi yöntemlerimizle gizli bir cevap vereceğiz" açıklamasının hemen ardından yaşanması da dikkat çekmişti. 
 
Mikhailov, aynı zamanda Shaltai-Boltai adıyla bilinen çetenin şüphelisi olarak itham ediliyor. Grup, daha önce Putin'in son birkaç yıldır yediği her yemeğin kayıtlarından, binlerce e-posta'ya kadar Kremlin hakkında her bilgiye sahip olduklarını açıklamıştı. 
 
 
MİLYONLARCA BİLGİSAYARIN EFENDİSİ: EVGENIY BOGACHEV
 
FBI'ın başına 3 milyon dolar ödül koyduğu Evgeniy Bogachev (yukarıdaki fotoğraftaki), dünyanın en çok aranan siber korsanı. Geliştirdiği virüsler (Malware) ile dünya genelinde 1 milyondan fazla bilgisayarı kontrolü altına aldığı açığa çıkınca Rus istihbaratına çalışmaya başladı. Bu, Rus istihbaratı için Bogachev'in emrindeki 1 milyondan fazla bilgisayarın yanı sıra, o cihazların iletişimde olduğu ağ ve kişilerle onlarca milyon kullanıcıya ulaşabilmek demekti.
 
ABD'nin 2013'te Suriyeli muhaliflere yardım kararıyla makinalarda "Silah teslimatı", "Çeçen savaşçılar" gibi kelimeler aratan Bogachev'in, Türkiye'yi de dinlediği iddia edildi. Bogachev aynı zamanda ABD tarafından, sahip olduğu bilgisayar ordusu ile ABD seçimlerine müdahale ile de suçlanıyor.   
 
Sanal olarak banka soygunları yaparak milyonlarca doları zimmetine geçiren Bogachev, bir dönem tüm dünyayı kasıp kavuran "GameOverZeus" botnet virüsünün de yazarıdır.
 
Rusya, ABD'nin tüm iade taleplerini geri çevirirken, Bogachev Rusya'da ikamet etmeye devam ediyor. 
 
"ABD'YE GÖNDERİLİRSEM ÖLDÜRÜLECEĞİM" - PYOTR LEVASHOV
 
Bir dönem tüm dünyada çok sayıda bilgisayarı etkisi altına alan Kelihos Botnet'in kodlayıcısı olan Levashov da, yüzbinlerce bilgisayarı kontrol altında tutuyordu. Sahip olduğu botnet ağından Kremlin adına bilgi toplamak ve ABD seçimlerine müdahale etmekle suçlanan Levashov, İspanya'nın Barcelona kentinde ailesiyle tatil yaparken gözaltına alındı. 
 
ABD'nin iade talebine olumlu yanıt veren İspanyol mahkemesine "ABD'ye gönderilirsem ya öldürüleceğim ya da maruz kalacağım ağır işkencelere dayanamayıp kendimi öldüreceğim" diyen Levashov, iade kararını temyize götürdü. 
 
Rusya da Levashov'un iadesini isterken, temyiz süreci devam ediyor. 
 
 
RUSYA VE ABD'Yİ KARŞI KARŞIYA GETİREN TUTUKLAMA: YEVGENİY NİKULİN
 
Demokrat Parti'lilerin maillerinin hacklenmesinin baş şüphelilerinden olmakla suçlanan Nikulin (fotoğrafı yukarıda), geçtiğimiz sene ABD'nin baskısı sonucu Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da tutuklandı. 
 
Nikulin, ABD seçimlerine müdahale etmenin yanı sıra Linkedin, Dropbox ve Formspring veri ihlallerinin de arkasındaki şüphelidir. 
 
ABD'nin Nikulin'i teslim alma talebine çok sert tepki gösteren Rus makamlar, ABD'yi dünyanın polisi rolünü oynamakla da suçladı. 
 
Henüz bir yere iade edilmeyen Nikulin, bir gazeteciye gönderdiği mektupta ABD'lilerin kendisine "Rusya adına ABD'yi hacklediğini itiraf etmek" karşılığında ABD vatandaşlığı, özgürlük ve yüksek miktarda para önerdiğini açıkladı. 
 
 
KRİPTO PARA İLE 4 MİLYAR DOLAR AKLADI: ALEXANDER VİNNİK
 
Lisanssız bir Bitcoin borsası olan BTC-e aracılığıyla dünya tarihinin en büyük kara para aklamalarından birini gerçekleştiren ve yaklaşık 4 milyar dolardan fazla kara parayı akladığı iddia edilen Vinnik, Yunanistan'da tatil yaparken tutuklandı. 
 
ABD ve Rusya'nın iade başvurusunda bulunduğu Vinnik hakkında ABD'ye iade kararı çıkartıldı. Rusya'ya iade edilmek istediğini belirten Vinnik, temyize başvurdu. 
 
EN BÜYÜK KREDİ KARTI HIRSIZI: YURİ MARTYSHEV
 
Yuri Martyshev, çeşitli ABD şirketlerinden kredi kartı ve diğer finansal araç bilgilerini çalmakla suçlanıyor. Letonya'da tutuklandıktan sonra hızlı bir şekilde ABD'ye iade edilen Martyshev, iki ülke arasındaki ilişkileri biraz daha gerdi. Rus Büyükelçiliği, ABD'yi bir vatandaşlarını kaçırmakla itham etti. 
 
DÜNYA BANKACILIĞINI SARSAN SİBER KORSAN: STANİSLAV LİSOV
 
Bir dönem ülkemiz de dahil olmak üzere tüm dünya bankacılık sistemlerinde tahribata sebep olan ve onlarca milyon dolar mali kayıplar doğuran NeverQuest virüsünü (Trojan) yazmakla suçlanan Lisov da tatil yapmak için bulunduğu Barcelona'da tutuklandı ve hakkında ABD'ye iade kararı verildi. Temyiz başvurusunda bulunan Lisov, halen mahkemeden çıkacak sonucu bekliyor. 
 
M.Emin Üçer / Star.com.tr