30 Nisan 2024 Salı / 22 Ramazan 1445

Emel Müftüoğlu: Çılgınlık bitti yaşıma uygun bir kadın oldum

Emel Müftüoğlu, “Saçlarımı kazıtarak çıktığım ilk yıllarda farklı bir enerjim vardı. Ama şimdi eski çılgınlıklarım yok. Her yaşın gerektirdiği gibi davranmak gerekiyor. Artık içimde elalem ne der korkusu var” diyor.

Bahar ERDOĞAN17 Eylül 2016 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Emel Müftüoğlu: Çılgınlık bitti yaşıma uygun bir kadın oldum

İnsanın sevdiği ve hayran olduğu biriyle konuşurken hem zorlanır hem de yanlış bir şey söyleyeceğim korkusu yaşar. Biz de Emel Müftüoğlu ile yüz yüze gelene kadar bu korkuyu yaşadık. Ancak konuşmaya başlamamızla birlikte bir anda evinin kızı olduk. Üstelik uzun zamandır alerjiden dolayı rahatsız olduğu gözlerinden yeni ameliyat olmuşken bizi kırmayarak kabul etti ve kalplerimizi bir kez daha fethetti. Ameliyattan dolayı gözlerinden yaşlar aka aka konuştuğumuz Müftüoğlu, dokuz yıl aradan sonra yaptığı ‘Emel İle Yeniden’ albümünü ve 360’daki yeni programı 360 Derece Emelce’yi anlattı.

360 Derece Emel’ce hayırlı olsun.

Çok teşekkür ederim. Uzun süredir gözlerimle ilgili bir sağlık problemi yaşıyordum ve çekiniyordum gelen teklifleri kabul etmeye. Ama bu sorunu çözebileceğime inandırdılar sonuçta güzellik kraliçesi değilim dedim ve kabul ettim.

Nasıl bir program olacak neler bekliyor bizi?

Televizyonda şöyle bir sıkıntı var insanların kendilerini anlatabileceği bir mecra kalmadı artık. Doğru dürüst talk show da yok. Programlarda harala gürele içinde bir yarım saat geyik muhabbeti yapılıyor ve gidiliyor. Bana eski kafalı diyebilirsiniz ama şahane şarkılar çıkıyor şarkıları ezbere biliyoruz ama kimin söylediğini bilmiyoruz. Çünkü insanların çıkıp kendini tanıtabileceği programlar yok. Ben programıma tek konuk alıyorum ve her şeyi tane tane anlatmasına izin veriyorum. 

Bir albüm yaptınız ‘Emel İle Yeniden’ neden eski şarkılarınızla yeniden?

 Aklımda şarkı yapayım albüm yapayım gibi düşünce yoktu. Sezen Aksu’nun ısrarı ile yaptım. Bu yüzden mevcut şarkıları güncelledim.

Nedir bu müzikten elinizi ayağınızı çekme durumu?

Benim hit şarkılara ihtiyacım yok. Artık başkaları güzel işler yapıyor. Tabii ki günceli yakalayacak bir şey bulursam yaparım. 

O günceli yakalamak için bir uğraş içinde olmak gerekmiyor mu?

Fena sıkıştırıyorsun sen beni.  (Gülüyor) Bu işin mutfağını daha çok seviyorum ondan uğraşmıyorum.

O zaman ticaret yapmayı da seviyorsunuz. Çünkü prodüktör olmanın başka kazançları var.

Yok ben hiç işi ticarete dökmedim bu benim için büyük keyif. Bir de çok erken yaşta prodüktörlük yapmaya başladım. O gün bugündür de hep kendime bir uğraş buluyorum. Mesela bu sene Yaşar Gaga’nın ‘Alakasız Şarkılar’ albümü var. Onunla uğraşıyorum.

Sosyal medyanın kendi oluşturduğu starlara nasıl bakıyorsunuz?

 Onlar kalıcı mı değil mi bilemiyorum zaman gösterecek bize. Birkaç gün yeni birilerinden bahsediliyor sonra başka birilerine geçiş yapılıyor. Tabii bu durumu önce keşfedenler daha hızlı yol alıyor. Kimin gerçek star olduğunu anlamak için 10 yıl beklemek lazım.

Star olmak eskisi gibi meziyetler gerektirmiyor olabilir mi?

Bu çok bıçak sırtı bir durum. Star olabilmek kalıcı olabilmek için yıllara meydan okumak gerekiyor.

Size ‘yetenek avcısı’ dememize kızıyorsunuz ama şu sıralar o mutfakta keşfettiğiniz biriler var mı?

Yaşar Gaga’nın ‘Alakasız Şarkılar’ albümü var. Uzunca bir süredir onunla ilgileniyorum. Bir de Cem Gelinoğlu var. ‘Ali Kundilli’, hemen fark edildi ve filmini yaptılar.

ALLAH’TAN İYİ Mİ BİLECEĞİZ

Gerçekten iyi yönlendirilmiş olsaydım popçu değil rockcu olurdum diyorsunuz. Rock bir hayal mi? 

 Öyle bir çılgınlık hep içimde var da deli derler diye korkuyorum. Ne yaparsak yapalım alem ne der duygusu hep var içimizde işte.

Sizi ilk tanıdığımızda saçlarınızın yarısını kazıtmıştınız o zaman alem ne der korkusu yok muydu?

O farklı bir enerjiydi. Bana her yaşa göre davranmak gerekiyor gibi geliyor. İçimde gizli bir yerlerde de tutucu biri var sanırım. 

Tarzınız da saçlar da aynı. Bu da tutuculuktan mı kaynaklanıyor?

Yok yahu başka bir şey uyduramadığımdan. Çok renk denedim ama olmadı gitmiyor bana başka renk. Zaten alt yapımda kızılım. Allah’tan daha mı iyi bileceğiz deyip biraz daha cafcaflı yapıp yürüdük. 

İnsanların zaafını bulurum demissiniz. Bunu neden yapıyorsunuz?

İnsanlar artık çok saldırgan bir hale geldi. Bundan dolayı dedim. Hepimizin zekası birilerinin eksiklerini çıkarmaya yeter ama ne gerek var. Karşımdakinin en zayıf noktasını bir saat için bulur çıkarırım. Ama dediğin gibi ne gerek var. Mesela sosyal medyadaki sapkınlığa çok kızıyorum. İnsanlar oturduğu yerden sürekli bir şeyler öğretmeye çalışıyorlar.  Zeka hayranı bir insanım. Gerçekten aptal ve anlayışsız insanları hiç sevmiyorum.

Aklımda şarkı yazayım albüm çıkarayım düşüncesi yoktu. Sezen Aksu’nun ısrarıyla yaptım.

Sevdiklerimi sahiplenirim

Sezen Aksu ile dostluğunuzu bilmeyen yok. Nasıldır ev sohbetleriniz?

Genellikle çok müzikle yaşanır evde. Müziğin dışında çok az şey vardır evdeyken. Çünkü 24 saatin 12 saatini işiyle geçiren bir kadınla birliktesinizdir.

Bu Sezen Aksu’m durumu nedir. Neden ‘m’ harfi ekliyorsunuz?

Bende sahiplenme durumu vardır. Telefonumda bile öyle kayıtlı. Sevdiklerime o ‘m’yi eklerim. Eklediklerimde ailedir, candır benim için. Konuşurken de hiç fark etmeden derim Sezen Aksu’m.

Kösem’in yeni sezonunda Çağrı da rol alacak

Çağrı anesinin isminin altında ezilmekten çekiniyor mu?

Çağrı çok güzel şarkılar yapıyor ve ben gerçekten çok beğeniyorum yaptığı işleri. Ama hep uygun bir zamanı bekliyor yaptığı işin içine sinmesini istiyor. Şimdi de ‘Kösem’in yeni sezonuna girdi orada oynayacak. Oyunculuğa bir giriş yaptı farklı şeyler yapmayı seviyor o da özgür ruh işte

Sanki başka biri geldi yerleşti

Güne nasıl uyanıyorsunuz?

Çok mutlu uyanırım. Bugünde uyanabildim yaşıyorum oh ne güzel derim. Bir terazi burcu olarak gün içinde dengemi bozacak bir şey olmazsa enerjik bir şekilde de tamamlarım.

Gün içinde ne dengenizi bozar?

Programladığım işlerden biri aksarsa takılır kalırım. Neden olmadı diye düşünüp dururum. Saatlere çok takılırım. Dakik kelimesi benim için az bile daha fazlasıyım. Bir gün randevum olup da gidemediysem eğer beni öldü bilin o kadar saatlere ve zamana bağlıyımdır.

Başka takıntılarınız da var mı?

Mesela biri bir kere yalan söylesin benim için biter. Sürekli yalancı muamelesi görür benden. Üstünü çizmem ama hayattan bezdiririm. Sürekli geyiğini yaparım ve Emel’in diline düşeceğimize deyip yapmazlar. Ama bunların yanında çok toleranslıyımdır asla kınamam kimseyi, özgür bırakırım, sıkmam, karışmam, sitem etmem ve bir karşılık beklemem öyle de rahatlıklarım vardır.

Acaba bir karşılık beklememek için hayatta bir şeylere doymak mı gerekiyor?

Tabii ki eskiden böyle miydim hayır. Yaş böyle bir şey işte olgunlaştığınızı böyle anlıyorsunuz. Çok fazla değiştiğimi düşünüyorum. Başka biri içime geldi yerleşti. Yoksa ben dünyanın en fevri insanıydım. Ben sokağa çıktığımda günüm karakolda biterdi. Çok uzun yıllardır bu yüzden araba kullanmadım. Trafiğe her çıktığımda bir olay yaşıyordum.