ABD Kongresi, Suriye meselesini görüştü

ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya Alt Komitesi tarafından "12 Yıllık Terör: (Beşşar) Esed'in savaş suçları ve ABD'nin Suriye'de hesap verebilirlik arama politikası" başlıklı oturum düzenlendi.

Cumhuriyetçi Milletvekili Joe Wilson'ın başkanlığındaki oturumda eski Başkan Donald Trump döneminin Suriye Özel Temsilcisi Joel Rayburn, Yeni Bir Amerikan Güvenlik Merkezi Orta Doğu Güvenlik Programı Direktörü Jonathan Lord ve eskiden Şam Belediyesinde idari görev yapmış olan ve sesi ve yüzü kamufle edilmiş şekilde oturuma katılan "Mezar kazıcı" kod adlı bir Suriyeli milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Wilson, Suriye'de iç savaşın başladığı son 12 yılda sivillere karşı kimyasal silah kullanılması dahil bir dizi savaş suçu ve insan hakları ihlalleri yaşandığını, bu süreçte muhaliflerin önemli toprak kazanımları elde ettiğini kaydetti.

Ancak eski Başkan Barack Obama ve mevcut Joe Biden yönetiminin Suriyeli muhaliflere verdikleri sözleri yerine getirmede başarısız olduklarını savunan Wilson, "Yönetim, politikasında Esed rejimiyle normalleşme olmadığını savunuyor ancak eylemleri, rejimle normalleşmeye zımnen yeşil ışık yakma politikasını ortaya koyuyor." ifadesini kullandı.

Wilson, ABD'nin bazı Arap müttefiklerinin Suriye rejimiyle diplomatik bağları yeniden kurması ve Esed'in Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ziyaretini hatırlatarak Biden yönetiminin bunu kınamadığını söyledi. ABD, Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Barbara Leaf'in "Eğer ilişki kuracaksanız en azından karşılığında bir şey alın." şeklindeki mesajına dikkati çeken Wilson, yönetimin Suriye politikasını eleştirdi.

Suriye rejiminin depremlerden etkilenen bölgeleri bombalamaya devam ettiğini belirten Wilson, rejimin Rusya ve İran'dan aldığı desteğe, bu sayede silah yardımı almasına, Esed ailesinin şaibeli finansal işlerine ve uyuşturucu kaçakçılığına dikkati çekerek, rejim ile normalleşmemenin ABD'nin ulusal çıkarına olduğunu savundu.

Demokrat Milletvekili Dean Phillips de Suriye'de en az yarım milyon insanın hayatını kaybettiğine işaret ederek mevcut ortamın son derece zorlu ve kapsamlı, etkin ve gerçekçi bir Suriye politikası oluşturmanın önemli olduğunun altını çizdi.

Phillips, ABD'nin bu kapsamda BM bünyesindeki Cenevre sürecini yeniden canlandırma, savaş suçlularını sorumlu tutma gibi adımlar atabileceğini söyledi.

Suriyeli "Mezar Kazıcı" 2011'den 2018'e kadar kadın, çocuk, yaşlılar dahil çok sayıda Suriyelinin rejim tarafından işkenceye maruz kaldığını ve infaz edildiklerini belirterek, bu süreçte çok sayıda toplu mezara şahit olduğunu aktardı.

Şam çevresindeki askeri hastaneler ve istihbarat şubelerinden yüzlerce işkence, açlık ve infaz kurbanlarının cesetlerinin kamyon ve tırlarla geldiğini ve bunları gömdüklerini anlatan "Mezar Kazıcı" yaşananlara dayanamayıp Avrupa'ya gitmek zorunda olduğunu anlattı. Mezar Kazıcı, Suriyelilerin ABD'den rejim ile normalleşmemesini istediklerini ifade etti.

Eski Suriye Özel Temsilcisi Rayburn, ABD'nin Suriye politikasının krizde olduğunu savunarak, Biden yönetiminin tutarlı bir Suriye stratejisi oluşturamamasının Amerikan çıkarlarını riske attığını öne sürdü.

Rayburn, bu nedenle Kongrenin Sezar Yasası'nın güncellenmesi, Suriye'ye giden yardımların denetlenmesi, Esed ile ilişkileri normalleştirmeyi engelleyecek yasa tasarısı geçirilmesi ve rejime yönelik ilave yaptırımlar uygulanması gibi konularda harekete geçmesi gerektiğini savundu.

Eski Özel Temsilci ayrıca, bölgede ABD'nin nüfuzunun azaldığı ve İran, Rusya ve Çin'in nüfuzunun arttığına yönelik bir algı olduğunu söyledi.