AR-GE’NİN MERKEZİYİZ
Topalgökçeli, İstanbul’un, teknoloji şirketleri için elverişli bir ortama sahip olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: “Dünya çapında yarışmamıza başvuran 4 bin 500 startup arasında en iyi 500’e giren startup’ları inceledik. İlk 10 sıradaki Londra, Singapur, Boston ve San Francisco gibi şehirlerin arasında İstanbul’un 8. sırada yer aldığını gördük. Bu demek değil ki, İstanbul 8. sırada yer alarak kendisinden geride ya da ileride olan şehirlerden daha iyi veya daha kötüdür. Bu demektir ki, buradan yeni fikirler çıkıyor. İstanbul, bir şehir olarak isteseniz de istemeseniz de sizi girişimci olmaya zorluyor.”
YÜKSEK BİNA FİKRİ
Topalgökçeli, Türkiye’deki startup şirketlerinden başarılı projeler çıktığına işaret ederek, “Astım aletlerini geliştiren, kanser tedavisi üzerine çalışan startup’lar var. Bunların haricinde yeni materyallar üreten enstitü ve Ar-Ge merkezleri var. Örneğin, binalarda ve büyük yapılarda maksimum stres noktasında oluşabilecek kırıkları oluşmadan önce ölçen ve haber veren bir cihaz geliştirildi. Yangın olasılığı yüksek binalarda yeni bir yalıtım sistemi geliştiren bir startup var. Bu sistem, yangın ilk oluşmaya başladığında bir gaz oluşturuyor ve o gaz yangını büyümeden söndürüyor. Bunların hepsi Türk startup’lar” dedi.