1974 Barış harekâtının 51. Yıldönümünde Cumhurbaşkanı Erdoğan Lefkoşa'ya gitti. Adanın dünü, bugünü ve geleceği üzerine önemli tespitlerde bulunan Erdoğan Kıbrıs davasında devletin süreklilik içinde hassasiyetini vurguladı.
Ankara'nın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti politikası, yalnızca dış politika açısından değil, aynı zamanda bölgesel güvenlik, enerji jeopolitiği ve uluslararası hukuk bağlamında da stratejik bir öneme sahip. 1983 yılında ilan edilen KKTC'yi tanıyan tek ülke olan Türkiye, bu devleti sadece diplomatik düzeyde değil, aynı zamanda ekonomik, askerî ve kültürel alanlarda da çok boyutlu bir şekilde desteklemekte.
Türkiye'nin Kıbrıs politikasının temel parametreleri, Kıbrıs Türk halkının siyasi eşitliği, egemenliği ve güvenliğinin sağlanması ekseninde şekillenmekte.
Kıbrıs adasının Doğu Akdeniz'deki stratejik konumu Ankara'nın çabalarını daha iyi anlamamızı sağlıyor. Doğu Akdeniz enerji kaynaklarının paylaşım savaşının verildiği bir dönemde KKTC'nin statüsü ve Türkiye'ye sağladığı fırsatlar ada halkının da geleceği için önemli.
Lefkoşe Kuzey Çevre yolu kavşağı ve Yeni Maraş Sağlık Merkezi'nin açılışını yapan Erdoğan son yıllarda KKTC'nin elektrik, su iletimlerini gerçekleştirmiş ve ulaştırma, alt yapı faaliyetlerine imza atmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında kararlı mesajlar verdi.
"Kıbrıs Türklerinin kaybedecek 60 yılı daha yok. Biz artık tüketilmiş federasyon modeline dayanan Birleşmiş Milletler parametreleriyle vakit kaybedemeyiz. Kıbrıs Türk tarafının desteğini açıkça çektiği birçok kez denenmiş ve başarısız olmuş bir çözüm modelinde ısrarcı olmanın kimseye bir faydası bulunmuyor. Cumhurbaşkanı Sayın Tatar'ın ortaya koymuş olduğu iki devletli çözüm vizyonunun tüm gücümüzle arkasındayız. Buradan tüm dünyaya bir kez daha çağrımızı yapıyoruz. Uluslararası toplum Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımalı, diplomatik, siyasi ve ekonomik ilişkileri bir an önce kurmalıdır. Doğrudan uçuşların ve ticaretin önü açılmalıdır."
KKTC'nin Orta Doğu ve Doğu Akdeniz havzasındaki stratejik önemi ortada. Kıbrıs halkının iki devletli çözüm arayışına destek vermek için Ankara büyük çaba sarfediyor. Özellikle Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın üstün gayretiyle karşı karşıyayız. Ekim ayında gerçekleşecek seçimlerde Ersin Tatar'ın başarılı olması adanın geleceğindeki iradeyi bir kez daha perçinleyecek.
Günün Hatırası: Barış Harekâtında Türk uçaklarından atılan 2 dilli broşürü Gazeteci Gökhan Altınel yayınlamıştı. İzniyle sizlerle paylaşıyorum.
