29 Nisan 2024 Pazartesi / 21 Sevval 1445

Dünyanın sanatı, sanatın dünyası

KITA KITA DOLAŞARAK, SANAT ESERLERİNİN YERLERİNDE GÖZLEMLENMESİ VE ARAŞTIRILMASIYLA YAZILAN DÜNYA SANAT TARİHİ EN KAPSAMLI VE GÜNCEL SANAT KİTABI OLARAK KABUL EDİLİYOR.

ARZU AKGÜN 8 Aralık 2016 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
Dünyanın sanatı, sanatın dünyası
Dinin, büyünün, aşkın, dünyevi ideallerin, bazen de sadece sanatçının içindeki karmaşanın etkisiyle ortaya konan sanat eserleri insanoğlunun geçtiği aşamaları bize anlatırken, bir yandan da o aşamaların bizatihi sebebi olmuştur. 
Sanat sadece estetik kaygılarımızı değil ruhumuzu ve algımızı da geliştirir, göz zevkinden ve aldığımız keyiften başka ahlaki değerlerimizi ve kişisel deneyimlerimizi de yeni baştan şekillendirir. 
 
Sanatın gücü öylesine derindir ki hiç gitmediğimiz bir yerde, bizden yüzyıllar önce yaşayan birinin eseri karşısında aynı duyguları yaşadığımıza inanabiliriz. Mağara duvarlarından, kiliselere, hiyerogliflerden, hat sanatına, avcı-toplayıcılardan Antik Yunanlara, Michelangelo’dan Mimar Sinan’a sanat hep bizim halimizi yansıttığı kadar varmak istediğimiz yer de olmuştur. 
 
Beraber yaşanılası kitap
 
Alfa Yayınları’ndan çıkan Dünya Sanat Tarihi, eleştirmekten ziyade araştırma amacıyla yola çıkan Hugh Honour ve John Fleming’in kaleminden sanatın yolculuğunu bütün ayrıntılarıyla anlatıyor. İki sanat tarihçisinin geleneksel bir resmi eğitim yerine kıta kıta dolaşarak sanat eserlerini kendi gözleriyle gözlemleyerek araştırmasıyla yazılan bu kitap aynı zamanda en kapsamlı ve güncel sanat kitabı olarak da kabul ediliyor. Gözden geçirilen her baskıda yapılan arkeolojik keşifler ve yeni araştırmaların ışığında elde edilen bilgiler de eklenmiş. Örneğin Mexico City’deki büyük Aztek tapınağında yürütülen kazılar ışığında Orta Amerika sanatı hakkındaki sayfalar yeniden kaleme alınmış. Kitap belli bir kronolojik sırayı izlediği gibi coğrafi bölgelere göre de ayrı ayrı değerlendirmiş. Her bölümün başında o dönemdeki önemli tarihi olaylar ve görsel sanatların önemli örnekleri liste halinde verilmiş. Renkli illüstrasyonlar, resimler ve fotoğraflar, yazarların detaylı anlatımını desteklemiş. 
 
Her toplum,  farklı inançların, ritüellerin, ahlak ve toplumsal kuralların, büyünün ve bilimin, efsanenin ve resmi tarihin bütününden oluşan karmakarışık bir yapıdır. Bu karmaşaya sanatçının içindeki kişisel çatışmaların da eklenmesiyle sanat ortaya çıkar. Sanat, fiziksel dünyaya hükmetme, zamanı durdurma ve ölümsüzlüğü arama yanıyla büyüye yakın olsa da ahlaki, didaktik ve bilgilendirici yanları da vardır. Afrika’daki küçük bir kabilede ya da Avrupa’da  muazzam topraklara yayılmış bir imparatorlukta aynı sembollerle karşılaşmak hem zihin hem de duygu dünyamızın temeli olan ruhsal kalıpları da gösterir. Dünya Sanat Tarihi kitabında tarihöncesinden günümüzün modern sanatına kadar farklı kültürlerdeki farklı sanat alanlarıyla değişiklikleri ve benzerlikleri görmek, bütünlüklü bir değerlendirme fırsatı da sunuyor. 
 
Sanatın, zanaat olarak karşımıza çıktığı çömlekçiler, mobilyacılar, metal işçileri dokumacılar ve dekoratif sanatçılardan görece daha üstün kabul edilen ressamlara, heykeltıraşlara ve onların ustalık eserlerine kadar farklı yapıtları da bunlar yapılırken döneme ve coğrafyaya göre nelerden etkilenildiğini ve hangi malzemelerin kullanıldığını bile öğrenebileceğiniz bir kitap. 
 
Her iki yazarın da coşkun merakı ve seyahat tutkusu daha önce hiç öğrenmeye heves etmediğiniz şeyleri bile gözünüzde canlandırmanızı sağlıyor ve bir an önce kalkıp oralara gitme isteği yaratıyor. Her sayfasını değil okumak, resimlerine, fotoğraflarına bakmak bile ufuk açıcı. Beraber yaşaması bile güzel kitaplardan.