Ustasından Edebiyat Atlası 

Öykücü ve eleştirmen kimlikleriyle bildiğimiz Necip Tosun, on beşinci kitabını yayınladı: Edebiyat Atlası (Dedalus, 2019). İlk kitabı olan Türk Öykücülüğünde Rasim Özdenören’i 1996 yılında neşreden yazar, bu tarihten itibaren öykü ve öykü eleştirisi alanlarında yayınladığı kitaplarla Türk edebiyatını dünü ve bugünüyle kuşatıcı bir işlev üstlendi. Tosun’un yeni kitabı Edebiyat Atlası’nı Ahmet Alperi Star için değerlendirdi… 

Edebiyat Atlası, adından da anlaşılacağı üzere, edebiyat okurlarına kılavuz olma niyetini taşıyor. Aslında kitabın okurlara olduğu kadar genç yazarlara veya edebiyata henüz dahil olmamış isimlere kılavuzluk ettiğini söylemek de mümkün.  

Yayın dünyasının sağlıklı bir biçimde izlenmesi ve okunacak eserlerin seçilmesinin zorluğunu her okuyucu kabul edecektir. Ayrıca gerek ticari gerekse ideolojik yaklaşımlar, iyi niyetli okuyucunun işini daha da zorlaştırmaktadır. Bu sebeple Edebiyat Atlası gibi eserlerin neden gerekli olduğu sorusu kolayca cevaplanır. 

PEK ÇOK KONU VAR

Necip Tosun, bir taraftan ne okuyalım, sorusunu cevaplandırırken, bir taraftan da edebiyatın gündemindeki pek çok probleme ilişkin tartışmalar açıyor. Bu konular arasında, edebiyat ve yalnızlık, edebiyat ve ideoloji, sosyal medya ve edebiyat, dergicilik, propaganda, popüler edebiyat, edebiyat ve tarih gibi burada sayamadığımız pek çok konuya dair görüşlerini açıklıyor. 

Yazarın en dikkate değer taraflarından biri, eserindeki referanslara baktığınızda ortaya çıkıyor. Tosun’un Türkiye’deki ideolojik kamplaşmaların edebiyata yansımasını önemsemeyip Türkçe yazan ve nitelikli olan bütün edebiyatçıları sözüne konu etmesi aslında edebiyatımızın içine yuvarlandığı sığlaşmayı nasıl aşabileceğimizi göstermesi bakımından önemli. Bence Necip Tosun isminin edebiyat tarihimiz açısından öykücülüğü ve eleştirmenliği dışında, çok önemli bir anlamı daha var. O da tam da bu ideolojik angajmanlara sırt dönmesiyle ortaya çıkıyor. Edebiyat dünyamızın iki yakasını bir araya getirme endişesi taşıyan ama bunun için somut adımlar atan kalemler bulmak zor. Edebiyat Atlası’nı değerli kılan taraflarından biri de yazarın bu yönünü iyice pekiştirmesi.