Hülya Darcan: Hayme Ana’yı canlandırmak bir şans

Türk sinemasının önemli oyuncularından Hülya Darcan’la yollarımız ‘Diriliş-Ertuğrul’dizisinin setinde kesişti.

3 sezondur Ertuğrul Gazi’nin annesi Hayme Ana’yı canlandıran Darcan, “Oynadığım rolün bir misyonu olmalı”diyor.” Usta oyuncu Hülya Darcan’la keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Yapımcı Mehmet Bey (Bozdağ)’ın size Hayme Ana diye seslendiğini duydum. 

Evet Mehmet Bey hatta sette çoğu arkadaşımız çekimler dışında bile Hayme Ana der. Engin Altan hiç Hülya Abla demez mesela hep “Annecim” der. Çok hoşuma gidiyor işin açıkçası.

Hayme Ana’yı siz nasıl anlatırsınız?

Hep düşündüğüm bir şey. Zaman geçtikçe Hayme Ana’ya daha çok saygı duyuyorum ve daha çok seviyorum o kadını. Cengaver, analığı zaten tartışılmaz bu kadar erkeklerin egemen olduğu bir zaman diliminde ileriyi görmesi, bir devlet kurmaya çalışması müthiş bir şey. 

DİKKAT ETMELİYİZ

Peki Hayme Ana’yı canlandırmak nasıl bir duygu?

Hayme Ana olmak hem çok özel hem de çok zor. 3 senedir hayatımın en mutlu günlerini yaşıyorum. Sadece sette getirdiği sorumlulukların haricinde dışarıdaki hayatımız da önemli. Zaten çok mazbut yaşayan, kuralları olan bir insanım, benim için sıkıntı olmuyor. Eğer bu kadar önemli rol üstleniyorsanız, herkes size sevgisini saygısını bu kadar gösteriyorsa bizler de dikkat etmeliyiz. Giyindiğiniz kıyafetlerden attığınız adımınıza kadar… Bu benim fikrim. 

MADEN İŞÇİLİĞİ GİBİ

Emeğinizin karşılığını alıyorsunuz o zaman?

Fazlasıyla. Bana bu güzel duyguları yaşattıkları için. Önce tabii ki yapımcımız Mehmet Bey’e (Bozdağ), yönetmenimiz Metin Günay ve bütün set arkadaşlarıma sizin aracılığınızla teşekkür etmek istiyorum. Zaten bu işler sevilmezse yapılamaz. Oyunculuk maden işçiliği gibi çok zor.

Bugüne kadar birçok projede yer aldınız. Zannediyorum Hayme Ana ‘nın yeri ayrı olacak?

İlk defa yaşayan ve böyle müthiş bir karakteri oynamak çok başka gerçekten.

Benzer yanlarınız var mı?

Evet benzer yanlarımız var. Ben de Hayme Ana gibi disiplinli ve kuralcı bir anneyim. ‘Hayatta muvaffak olmak için yaptığın şeyleri ciddiye almalısın’ bunu öğretmişimdir çocuklarıma. 

KILIÇ KULLANDIM

66 yaşındayım ve obaya gittim kılıç kullanma dersi aldım. Omuzum sakatlandı ama olsun bu role değer. (gülüyor) Genç kızlarımıza kadınlarımıza bakın bizim atalarımız böyleydi demek önemli bir misyon. 

Kış şartlarında zorlandınız mı?

Hayır hiç zorlanmadım. Bizler Yeşilçam Sineması’ndan antremanlıyız. Biz çok yokluk çektik çok çabaladık bu soruyu genç arkadaşlara sormanız gerekiyor. Tek sıkıntım çamurlar, bastığınız zaman ayağınızı kaldıramıyorsunuz. (gülüyor)

Tecrübelerinize dayanarak genç arkadaşlara söylemek istediğiniz var mı?

Gençlerin  hepsi o kadar saygılı, terbiyeli o kadar kültürlüler ki hepsini böyle bayılarak izliyorum. Yaptıkları işi çok ciddiye alıyorlar. Tek söyleyeceğim buradan yüzlerine botoks yaptırmasınlar, dişlerini değiştirmesinler. Bıraksınlar yüzlerinde çizgiler olsun. İşte o zaman seyirci size inanır. En önemlisi yabancı dizi ya da filmleri izleyip taklit etmesinler. Biz Türküz biz Amerikalı gibi düşünemeyiz, Avusturalyalı gibi ağlayamayız. Bizim sevincimiz üzüntülerimiz çok büyüktür. Ne kadar samimi olursanız ne kadar siz olursanız o kadar sevilirsiniz.

Bundan sonra nasıl bir rol sizi cezbeder?

Hayatta plan yapmayı da sevmem. Ters köşe roller olabilir yaşıma konumuma uygun tabii. 

BOTOKS YAPTIRMAYIN

Güzelliğinizin kaynağı nedir?

Hiçbir şey yapmıyorum inanın. Makyaj yapmam gül suyu ile temizlerim. Kremimi aktardan alıyorum. Giritli olduğumuz için sebze bakliyat çok severiz ailecek. Tek kusurum suyu çok az içiyorum. Sabah namazımı hiç aksatmıyorum inanın bütün gün kendimi çok iyi hissediyorum.

Kızınız Bergüzar Korel ve damadınız Halit Ergenç’in oyunculuğunu beğeniyor musunuz? 

Evet Bergüzar’ı beğeniyorum çünkü benim gibi güzel görünmek için uğraşmıyor. Şu anda hiç makyajsız oynuyor mesela. Halit o bambaşka bir tanecik oğlum benim harika birisi…

El işi merakınız var değil mi?

O kadar marifetli hanımlarımız var ki benim yaptıklarım ne ki. (Gülüyor) Ben boş duramam. O yüzden de vakit buldukça bir şeyler yapıyorum ve hediye ediyorum. Bu aralar patcwork yapıyorum ona sardım şimdi. 

Son olarak sevenlerinize neler söylemek istersiniz?

50 yıldır sinemadayım. Evlendim ara verdim tekrar başladım 10 yıldır bir fiil çalışıyorum. Bıraktığım yerden başlayamazdım ama seyirci bana o kadar güzel sarıldı ki ne kadar teşekkür etsem azdır. Dünyada yaş sınırı olmayan tek meslektir sinema.  Seyircinin sevgisi inancı bana en büyük ödül oldu.  

Kocaman insanlar  yanıma gelip “Hayme Ana uzat o mübarek elini öpelim” diyorlar. O kadar duygulanıyorum ki anlatamam gözyaşlarımı tutamıyorum inanın.