2 Mayıs 2024 Perşembe / 24 Sevval 1445

Alayça Öztürk: İnsan doğallıktan uzaklaştıkça çirkinleşir

Aşk ve Mavi’de Safiye’yi canlandıran Alayça Öztürk “Oyunculuk sadece güzellikle yapılan bir meslek değil. Ama güzellik ve dış görünüşün her şey olduğuna inanılıyor. Halbuki insan doğallıktan uzaklaştıkça çirkinleşir” diyor.

BAHAR ERDOĞAN27 Ağustos 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Alayça Öztürk: İnsan doğallıktan uzaklaştıkça çirkinleşir

Aşk ve Mavi dizisinin sezon arası bitti ve çekimlere yeniden start verildi. Biz de bundan istifade edip dizinin meşhur Safiyesi yani Alayça Öztürk ile bir araya geldik. Dinlenmiş tatil yapmış ve daha da güzelleşmiş olan Öztürk ile diziyi ve güzelliği konuştuk.

Oyunculuk kariyeriniz nasıl başladı?

Kendimi bildim bileli oyuncu olmak istiyorum desem yalan söylemem. Neden olduğunu bilmediğim şekilde çocukluğumdan beri hep oyuncu olmak istiyordum. Ailemi bu konuda çok zorladım. 14 yaşına kadar lisanslı olarak basket oynadım. Ama antrenmanlara giderken tek hayalim bir gün konservatuar okuyup oyuncu olmaktı. Bu yüzden 14 yaşından itibaren çeşitli eğitimler alarak konservatuara girdim. Çoğu zaman kapılar suratıma kapandı ama asla pes etmedim. Çünkü bu benim çocukluk hayalimdi. 

Oyunculuk kariyerinde, güzel kadın olmanın işe önde başlamak olduğunu düşünüyor musunuz? 

Evet tabii ki güzel kadın olmak veya yakışıklı erkek olmak 1-0 önde olmanızı sağlıyor. Ama eğer yeteneğiniz, sabrınız ve disiplininiz yoksa sürekliliğiniz olmuyor. Çünkü oyunculuk sadece güzellikle yapılan bir meslek değil. Eğer insan denen kavramı merak etmiyor çevrenizle empati kurmak için uğraşmıyorsanız oyuncu olmanın yakınından bile geçemezsiniz.

Modern estetik algısı ve günümüzdeki güzellik ölçüleri hakkında neler düşünüyorsunuz?

Güzellik algısı maalesef sistemin bize dayattığı bir olgu. Sistem hepimizi aynı kalıptan çıkmaya zorluyor. Bu da maalesef insanları sadece güzelliğin önemli olduğu dış görünüşün her şey olduğu bir dünya algısına itiyor. Ben buna şiddetle karşı çıkıyorum. İnsan doğallıktan uzaklaştıkça çirkinleşir. 

O zaman siz güzellik uğruna asla bıçak altına yatmayacaklardansınız?

Belki oyuncu olmasıydım bu kadar korkmazdım. Ama yüzüme yapılacak her türlü müdahaleden çekinirim. Oyuncu estetik müdahalelerle karakteristik özelliğinden uzaklaşırsa inandırıcılığını büyük ölçüde yitirir. Özellikle burun estetiğinden çok korkuyorum. Çünkü insanın en karakteristik yerinin burun olduğunu düşünüyorum. 

Gelelim diziye Aşk ve Mavi’de canlandırdığınız Safiye karakteri aldı başını gitti. Bu kadar dikkat çekeceğinizi düşünüyor muydunuz?

Safiye’yi bilmiyordum ama dizinin dikkat çekeceğinden emindim. Emrah Erdoğan’ın 10 yıl sonra ekranlara dönmesi Işıl Yücesoy ve Kenan Bal gibi duayen isimlerin kadroda olması zaten iyi bir projenin habercisiydi. Safiye’nin bu kadar başarılı olması beni çok mutlu ediyor. Ama yaptığımız işin başarılı olması daha da çok mutlu ediyor.

Dizide kullandığınız ‘Canim’ kelimesi fenomen haline geldi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Set dışında da birbirimize “Canim” diyerek gülüşüyoruz. Beni dışarıda görenler Safiye (Safo) “Canim” nasılsın diyerek yanıma geliyor. Bu kelime aslında benim karakterimin bir özeti. Safiye o kadar saf ki herkese “Canim” diyebiliyor. 

Diziden başka kariyerinize dair yapmayı hedeflediğiniz neler var?

Sinema filminde oynamayı çok istiyorum. Beni zorlayacak ters köşe rolleri oynayıp kendimi geliştirmeyi amaçlıyorum. Mesela bir polisiyede oynamayı çok isterim.