29 Nisan 2024 Pazartesi / 21 Sevval 1445

Şansölye Merkel’e açık mektup

Bu satırlar, Die Welt Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Deniz Yücel’in serbest kalmasını rica ettiği mektup üzerine kaleme alınmıştır ve iki ülke arasındaki ilişkileri düzeltmekten başka bir amaca hizmet etmemektedir.

ŞERİF EGEMEN  AHMET 12 Mart 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Şansölye Merkel’e açık mektup

Sayın Şansölye,

Bu yolla size başvurduğum için beni hoş göreceğinizden eminim. Ne de olsa siz, -arada bir onları kaybetseniz de- ülkesine gelen mültecilerle selfie yapacak kadar cana yakın bir lidersiniz. Bu samimi mektubu da anlayışla karşılayacağınızdan şüphem yok.

Öncelikle kendimi tanıtmama izin verin, Şansölyem: İsmim Şerif Egemen Ahmet. Star Gazetesi’nde dış haberler editörü olarak çalışıyorum. Star’ı bildiğinizden eminim: Adınızla size Hitler bıyığı ikonografisi yapmıştık. Geçen hafta Guardian’da okudum, bu işe pek bir bozulmuşsunuz. Fakat artık sizce de geçmişe bir sünger çekme sırası gelmedi mi? İşte bu mektup, bu amaçla yazıldı.

Duydum ki, Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel’i merak ediyormuşsunuz. Ne yüce bir kalp. Böylesine bir merhametten kim mahrum kalmak ister? Fakat o kalp, Almanya’da kaybolan 10 bin sığınmacı çocuk için neden endişe duymuyor, Şansölye? Deniz Yücel burada da, güvenliğinden sorumlu olduğunuz bu minik yavrular nerede? (Sünger dediğiniz de öyle hemencecik çekilemiyor).

Biz burada, FETÖ’cülerin Berlin sokaklarında gezdiklerini de duyuyoruz, Şansölye. Ülkenizi güvenli bir liman olarak kullanıyorlarmış ve siz sesinizi çıkarmıyormuşsunuz. Alman parlamentosunun bombalandığını ve bunu yapanların Ankara’da saklandığını bir düşünün. Hemen aklınıza 24 Mart 1933’teki Reichstag yangını gelecektir. Hani Alman meclisinin cayır cayır yanması sonrası Cumhurbaşkanı Hindenburg’un iktidarı Hitler’e devrettiği şu meşhur olay. Sahi sizce de Reichstag’ı bir komünist mi yakmıştı, yoksa başkası mı?

Terörle mücadele zor iştir, Şansölye, siz de bilirsiniz. Ülkenizin hapishaneleri insanı deli eder. Nereden mi biliyorum? Kızıl Ordu Fraksiyonu ya da kamuoyunda bilinen adıyla Baader-Meinhof üyeleri bir gecede kendilerini asarak intihar etmişti. Üstelik diğer ellerini kullanarak ölüme gitmişlerdi. Demek ki terör olaylarına karışanlara karşı çetin bir yargı mekanizmanız var Şansölye.

Bunları geçelim... Size, Almanya ile ne kadar yakın ilişki içerisinde olduğumu anlatmalıyım. Amcam 90’lı yıllarda ülkenizde çalışmak için bulunmuştu. Sakın sınır dışı etmek için heyecanlanmayın, tamamen yasal ve vesikalı bir şekilde. Almanya’nın tarihini, kültürünü ve sevecen insanlarını bugün bile anlatırlar. Amcam Gelsenkirchen’den memlekete her geldiğinde etrafını sarar, getirdiği hediyeleri bize vermesini heyecanla beklerdik. Talihimize hep o büyük Alman çikolataları düşerdi. Fındıklı olan. Usta olarak çalıştığı küçük fırında insanların futbola ve Bayern Münih takımına duyduğu tutkudan da bahsederdi.

Topraklarınızdaki insanlara karşı ne kadar saygılı olduğunuzu o zamanlardan bilirim, Şansölye. Sırf evsizler soğuk Bavyera ikliminde üşümesinler diye, gecenin karanlığından gelen dazlak kafaların; yabancıların evlerini yakarak onları nasıl ısıttığını çok iyi hatırlıyorum.

Almanlar disiplinli ve kadirşinastır. Türkiye’yi ve Almanya’yı birbirine bağlayan çok şey olduğuna inanıyorum. Birinci Dünya Savaşı’nda mesela, siz kaybettiniz diye biz de yenik sayılmadık mı? Almanca eğitim veren okullardan mezun olanların Türkiye’ye katkılarını düşünün. Ülkemizde bir ‘Alman ekolü’ bile var. Avrupa Birliği’ne (AB) duyduğumuz hoş muhabbet de buradan geliyor. Evet, kokoreç yiyor olmamızı parlamento bombalanmasından daha büyük sorun olarak gördüğünüz için belki bu sıralar ilişkilerimiz zayıfladı. Ancak şu andaki verili durum iki ülkeyi birleştiren durumu yansıtmıyor.

 Bunu siz değiştirebilirsiniz. Herkesten önce Siz Fraulein Merkel.

Belki ilk adım olarak, AB’nin sığınmacılar için Türkiye’ye vermeyi taahhüt ettiği 3 milyar avrodan başlayabilirsiniz. Bu aralar elimiz biraz sıkışık. Para her dönem için bir ihtiyaç. Siz bir Hıristiyan demokratsınız. Dininiz bile “Birbiriniz sevmekten başka hiç kimseye herhangi bir sorunda borçlu olmayın” buyurmuştur. 2017’nin sonuna kadar daha vakit var ancak AB, sizi dinleyecektir Şansölye.

Cevabınızın beni ve ülkemi sevindirmesi umuduyla.

Saygılarımla