30 Nisan 2024 Salı / 22 Ramazan 1445

Vatikan’da kardinal olmadan İstanbul’u bırakmam

İstanbul’un en çok ziyaret edilen tarihi yapılarından Sent Antuan Kilisesi Başrahibi henüz 29 yaşındaki Romen P. lulian Pişta. Yardımcıları 90’ını devirmiş ama kendi deyimiyle “güvenleri sonsuz”. Kilisenin ziyaretçileriyse Hıristiyanlardan daha çok Müslümanlar. Bazı Müslümanlar dua edip giderken bazılarıysa Pişta’dan papaz büyüsü bozmasını istiyor.

Fatma Karaman/[email protected]3 Mart 2013 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Vatikan’da kardinal olmadan İstanbul’u bırakmam

‘MÜSLÜMANLARIN en çok ziyaret ettiği kilise hangisidir?’ konulu bir anket yapılsa şüphesiz listenin en başına Taksim’deki Sent Antuan Kilisesi oturur. Mimarisi, yeri ve ziyaretçileri ile dikkat çeken kilisenin başrahibi 29 yaşındaki Romen P. lulian Pişta, Vatikan’ın görev verdiği en genç rahiplerden. Türkçe konuşan, tango merakıyla sıradışı bir papaz portresi sergileyen Pişta’ya, eğlencenin kalbi İstiklal Caddesi’ndeki bu kiliseyi ve ziyaretçilerini sorduk. Yanıtları bol kahkalıydı...

YAHU TEK BEKAR BEN MİYİM?

Röportaj için Sent Antuan’a gittiğimizde adettendir kiliseyi ziyaret ettik. İçerde başı kapalı, elinde kitabıyla dua eden kadınlardan fotoğraf çeken Arap turistlere, ilgiyle etrafı izleyen Japonlardan dua eden İtalyanlara pek çok milletten insanlara rastlıyoruz. Kısa süre sonra Pişta tüm içten gülümsemesi ve aksanlı Türkçesiyle bize ‘Hoşgeldiniz’ diyor. Bizi duvarlarda Hz.İsa’nın resimlerinin olduğu ve pederle toplantı yaptığı bir odaya alıyor. Pişta kendini anlatarak başlıyor sohbete: “Romanya’lıyım. Doğduğum köy Katolik ancak Romanya normalde Ortadoks bir ülke. 13 yaşında ailemin yanından ayrıldım ve kiliseye girdim.Bana hep ‘Zorlanmadın mı?’ diye sordular. Hayır çünkü, bizim orada birisi kiliseye girdiğinde  ‘Kiliseyle evlendim’ der. Yani ailen artık kilise olmuştur. Elbette kolay bir şey değil. Düşünsenize dünyadaki bütün nimetlerden feragat etmek, ailenden uzaklaşmak çok zor bir şey. Özellikle nasıl bekar kalacağımı soruyorlar. Yahu İstanbul’da tek bekar ben miyim? Oluyor işte, hayatta sadece evlenmek mi var? Tamam Allah bunu istiyor ama öte yandan dinimiz ‘Kim anasını, babasını benim için bırakırsa ona bin kat daha büyük aile veririm’ diyor. Bu da bana yeter.”

Ailesinin dinle çok içli dışlı olmadığını söyleyen Pişta “Babam ‘Sen şimdi papaz mı olacaksın?’ diye bana takılmıştı. Bizim oralarda papaz olmak başbakan olmak gibi bir şey. Zor bir süreç ama güzel bir şeyin peşinden gidiyorsun. Hem benim sosyal hayatım bitmiş değil ki! Vakit buldukça tango izlemeye gidiyorum. Bayılıyorum o büyülü dansa! Hem kültürle din iç içedir. Öte yandan din temizdir ama ortalığı birbirine katacak gücü var. Günümüzde yaşanan savaşlar buna örnek... Sanki Ortaçağ’a döndük! O kadar bilimden, gelişmişlikten bahsediyoruz ama barıştan çok uzak şeyler konuşuyoruz. Din adamlarının bu noktada önemli bir görevi var. Bütün dinlerin ortak noktası: Sevgi, barış, Allah korkusu... Peki biz neyi paylaşamıyoruz?” diyor.

Türk vatandaşı olacağım

Türkiye’ye ilk ziyaretini 2005 yılında öğrenciyken yapan Pişta, o gün İstanbul’da kalmaya karar vermiş: “Hocalarıma ‘Türkiye’de çalışmak istiyorum’ dediğimde çok korkmuşlardı. Başıma bir şey geleceğini düşündüler sanırım. Ama ben İstanbul’un fotoğraflarını görünce çok etkilendim. Mezun olur olmaz da hemen buraya geldim. 2008 yılında beri burada görev yapıyorum. Açıkçası alışınca her şey çok güzel! Ama yine de Türkiye’nin nasıl bir ülke olduğunu hala anlayamadım. İzmir, Konya ve İstanbul’da çalıştım. Sanki hepsi ayrı ayrı üç ülke gibi geldi bana. Çok derin ve tuhaf bir yer ama inanılmaz sevgi hissediyorum Türkiye’ye. Hatta Türk vatandaşı olmak için başvurdum, yakında sonuçlanır. Burayı çok seviyorum ancak Vatikan’da kardinal olursam buradan ayrılırım, aksi takdirde hiçbir yere gitmem.”

Pişta, aynı zamanda Katolik cematinin Türkiye temsilcisi: “Burada çalışan 6 kişiyiz. Benden sonra gelen sorumlu kişi 93 yaşında. Başlarda bana karşı biraz güvensizlik vardı ama artık bir sorun yok. Normalde benim mevkime 40 yaşında olanlar gelebilirdi ama bu paye bana bahşedildi. Bana karşı güvenleri sonsuz.”

Namaz kılan da var dua eden de

Taksim’de bulunan Sent Antuan Kilisesi bugün en çok ziyaret edilen tarihi yerlerden biri... Kilisenin başrahibi P. lulian Pişta, Türkçe, Lehçe, İtalyanca ve İngilizce ayinlerin yapıldığı Sent Antuan Kilisesi’nin ziyaretçileri arasındaki Müslümanlara dikkat çekiyor. Pişta, Türkiye ve İstanbul’da yaşamaktan duyduğu mutluluğu da her fırsatta söylüyor: “Müslümanlar, Hıristiyanlardan bile çok ziyaret ediyor burayı. Orta yaşlarda bir hanım bir sabah, hem elindeki küçük kitaptan hem okuyor hem de ağlıyordu. Yanına yaklaştım ve ne olduğunu sordum ‘Oğlumla ilgili sıkıntılarım var ne yapacağımı bilmiyorum’ dedi. Ona dua edeceğimi onun da Allah’tan yardım istemesini söyledim. Kadın Müslüman, elindeki de dua kitabıydı. Burada namaz kılan, dua eden çok Müslüman var. Sabahtan akşama kadar herkese açık. Bazen hakaret edenler, kilisenin duvarına tuvaletini yapanlar oluyor ama biz bunlardan yılmıyoruz.”

VAN’DAN PAPAZ BÜYÜSÜ BOZDURMAYA GELİYORLAR

Sent Antuan Kilisesi’nin başrahibi Pişta’ya buradaki beş yıllık görevi boyunca unutamadığı anıları soruyoruz: “Bir Müslüman kadın 23 saat yol yapıp Van’dan benim yanıma papaz büyüsü bozdurmaya geldi! Bana ‘Bana ancak büyüyü siz bozabilirsiniz, dediler diye buraya geldim’ dedi. O kadar şaşırdım ve kızdım ki... Ona dua edeceğimi ama kendi dinini ve kendisini tanımasını söyledim. Bu şekilde gelen çok insan oluyor. Hem o papaz büyüsü nerden çıktı hala anlamış değilim!

1725’te yapılan ve 1912’de son hailini alan Sent Antuan Kilisesi çok sayıda dizi ve filme ev sahipliği yaparken, Başrahibi  Pişta da Muhteşem Yüzyıl dizisinde Prenses Isabella Fortuna rolüyle yer alan Melike İpek Yalova’ya danışman olmuş.