29 Nisan 2024 Pazartesi / 21 Sevval 1445

2 aydan bu yana ne değişti?

Yıldırım, “FETÖ’yü başımıza bela eden kim?” diyen CHP liderine yanıt verdi: Kılıçdaroğlu 15 Temmuz gecesi “Yanınızdayız” dedi. 15 Temmuz’dan bu yana 2 aydan fazla zaman geçti ne değişti? Yenikapı ruhuna dönün.

25 Eylül 2016 Pazar 07:00 - Güncelleme:
2 aydan bu yana ne değişti?

Başbakan Binali Yıldırım, Ümraniye’de düzenlenen Erzincan Kültür ve Eğitim Vakfı Danışma ve Dayanışma Toplantısı’nda yaptığı konuşmada önemli mesajlar verdi.

- KARDEŞLİK SÖZÜ: “Biz milyonlara orada bir söz verdik. Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti’nin iktidar partisi, onun  başbakanı bir söz verdi. ‘Bu birliği, beraberliği, kardeşliği gözümüz gibi  koruyacağız’ dedi. Ne yaparlarsa yapsınlar bu birlikteliği, bu kardeşliği bozan  taraf biz olmayacağız kardeşim. 

- KILIÇDAROĞLU’NA YANIT: (Kılıçdaroğlu’nun “AK Parti iktidarları döneminde Türkiye’ye istikrar gelmediği” yönündeki eleştirisini değerlendirdi) AK Parti 14 yıldır tek başına iktidar. Kılıçdaroğlu istikrardan neyi kastediyor bilmiyorum ama siyasette istikrar denilince bütün dünyada güçlü siyasi irade anlaşılır, tek başına iktidar anlaşılır. Aslında istikrar 14 yıldır devam ediyor. Neye rağmen devam ediyor? Darbe girişimine rağmen devam ediyor. Vesayet heveslileriyle mücadeleye rağmen devam ediyor. 14 yılda 1 Türkiye’yi 3 Türkiye yaptık, 3’e katladık, aynı zamanda da 3 tane darbe girişimini yerle bir ettik.

- NE DEĞİŞTİ: (Kılıçdaroğlu’nun “241 demokrasi şehidimiz var. Bu şehitlerin sorumlusu kim? FETÖ’yü başımıza bela eden kim?” eleştirisine yanıt verdi)  Kılıçdaroğlu ile 15 Temmuz darbe gecesi öncesinde bir telefon görüşmemiz oldu. Bize söylediği ‘Bu bir darbe girişimidir, bu, milli iradeye karşı bir kalkışmadır, bu konuda sizin yanınızdayız, sonuna kadar sizi destekliyoruz’. Şimdi 15 Temmuz’dan bu zamana 2 aydan biraz fazla zaman geçti, ne değişti? Sayın Kılıçdaroğlu fikrini değiştirdi mi yoksa Türkiye’de başka bir şey mi oldu? 15 Temmuz darbe girişimininsorumlusu ne aziz milletimizdir ne de Sayın Kılıçdaroğlu’dur, dünyanın başına bela olan FETÖ ve onun başıdır. Olayı bir kere net olarak ortaya koyalım.

- YENİKAPI RUHU:  Bu alçak terör örgütünü, bütün izlerini, bütün bağlantılarını ortaya çıkarmak ve bu topraklardan temizlemek de hükümet olarak bizim ahdimizdir, boynumuzun borcudur. Ben bir kez daha Kılıçdaroğlu’ndan Yenikapı ruhunun gereğine uygun olarak birlik, beraberlik, dayanışma içerisinde gerek bölücü terörle gerekse FETÖ ile mücadele konusunda daha olumlu, müspet bir tavır içerisinde olmasını bekliyorum. Kendisiyle birkaç kez görüştük, bu konuları enine boyuna anlattık. Buna rağmen anlaşılmayan konular belli ki var. Tekrar gerekirse anlatırız.

- KAPALI KUTU: Terör örgütü kapalı bir kutu. Saydam değil, ilişkileri gizemli. Bunu, yanlış yapmadan, itinayla sorumluları ortaya çıkarmak kolay bir iş değil. Memuriyetten çıkardığımız epeyce sayıda insan var. Mahkemelerin gözaltına aldığı, tutukladığı, bizzat darbeye fiilen iştirak etmiş olanlar var, dolayısıyla büyük bir kitleyi oluşturuyor. Bu doğrudur ancak bunu yapmazsak Türkiye tekrar bu tehditle karşı karşıya kalır. 

- İNTİKAM DEĞİL, ADALET: Hatalar varsa düzeltecek mekanizmalar da var. Gerekli komisyonlar kuruldu. Kendisine haksızlık yapıldığını düşünenher kim varsa müracaat ediyor. Gerçekten bir haksızlık yapılmışsa bunlar düzeltilecek. İntikamla değil, adaletle muamele edilecek.

- MOODY’S’E TEPKİ: (Uluslararası derecelendirme kuruluşu Moody’s Türkiye’nin notunu düşürmesi) Bizim değerlendirmemiz çok açık. Bizim değerlendirmemizin ne olduğunu görmek için 16 Temmuz’a gitmek lazım. Büyük bir darbe girişimiyle karşı karşıya kalıyor Türkiye ve Türkiye’deki ekonomik göstergelerde kayda değer bir değişim olmuyor. Normal zamanlardaki değişim kadar Merkez Bankası piyasaya para  verme ihtiyacı duymuyor, vatandaş hem darbeyi önlüyor hem de piyasanın ihtiyacı olan parayı, döviz bozdurarak, 11 milyar dolar piyasaya veriyor. O gün, bugün işler tıkır tıkır yürüyor.

- NİYE DÜŞÜRDÜN: Notumuzu düşüren değerlendirme kuruluşu 2 gün önce ‘Türk ekonomisi 15 Temmuz’un şokundan kolayca çıktı’ diyordu. İki gün geçti ne değişti? Burayı anlayamadık, sormak gerekir.

- HİZAYA GELMEZ:  Türk ekonomisi 3-5 tane değerlendirme kuruluşunun raporlarına göre hizaya geçecek bir ekonomi değil. Türk ekonomisi, üreten, büyümeyi hedef alan, istihdamı hedef alan, 79 milyon vatandaşının refahını ve kalkınmasını hedef alan bir ekonomidir. Dünyanın hangi bölgesinde 27 çeyrek art arda büyüme sağlayan ülke var? Birçok ülkede büyüme sıfırın altında. Birçok ülkede faizler eksi seviyelerde. Büyümüyor, yatırım yapılmıyor ama Türk ekonomisi bölgede yaşanan birçok olumsuzluğa rağmen, etrafımızda savaşlar var.

- TARAFSIZ DEĞİL: Bu değerlendirmelerin çok da açıkçası tarafsız olduğunu düşünmüyoruz. Burada birtakım yönlendirmelerin, Türk ekonomisi hakkında algı oluşturma gayretlerinin olduğunu açıkça görüyoruz.

FETÖ MUTLAKA HESAP VERECEK

- ONLARIN SUÇU YOK:  Bu terör örgütünün ihanet içerisine girmiş bölümü mutlaka hesabını verecek. İbadet bölümünde kalmış olanlar merak etmesinler. Onların suçu yok.    

- MASUM DEĞİLLER: Bu işin ticaretini yapan, yaptığı ticaretle ihanet yapan, darbeyi yapmaya kalkışanlar asla ve asla kimse bunları masum diye savunmasın. 

- DARBEYİ UNUTTULAR: İçeride de bazı siyasi partiler darbeyi bıraktılar, unuttular. Sanki darbe yok. ‘Filanca niye açığa alındı, filanca niye soruşturuldu, neden tutuklandı?’ Başladılar avukatlık yapmaya. Bu millet uçurumun  kenarından dönmüştür. Hesap sormak boynumuzun borcudur.  15 Temmuz  ikinci kurtuluş mücadelesinin zaferle sonuçlandığı günün adıdır.

‘BiR’ iKEN ‘ÜÇ’ OLDUK

2002’de yerle bir olmuş ekonomi, 23 bankası batmış bir Türkiye, borcu milli gelirine yaklaşmış bir Türkiye’den bugün bir iken 3 olmuş yatırımlarıyla, büyük  projeleriyle dünyanın en büyük havalimanıyla, dünyanın en geniş köprüsüyle ve  mega projelerle hız kesmeden yoluna devam eden bir Türkiye vardır. Bizim kaynağımız, bizim umudumuz değerlendirme kuruluşları değildir. Bizim kaynağımız millettir, ülkemizin zenginliğidir, ülkemizin genç ve dinamik nüfusudur. Bunlar olduktan sonra gayrisi ne söylerse söylesin bizim için önemi yok. Türk ekonomisi dayanıklılığını ve ne kadar şoklara karşı hazır olduğunu 15 Temmuz’da bir kez daha dünyaya göstermiştir.