28 Nisan 2024 Pazar / 20 Sevval 1445

Altın ve elmas katliamı

Orta Afrika Cumhuriyeti’nde yaşanan dramın arkasından sömürgeleştirme hikayesi çıkıyor. STAR’a konuşan 25 yıllık altın ve elmas tüccarı İdris Muhammed, İsrail ile Fransa’nın bölgede artan baskılarına dikkat çekiyor.

KEMAL GÜMÜŞ BANGUİ1 Ocak 2014 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
Altın ve elmas katliamı

Orta Afrika Cumhuriyeti’nde yaşanan insanlık dramından yine Afrika’nın sömürülüş hikayesi çıkıyor. 25 yıldan beri Elmas ve Altın sattığını kaydeden Bangui’li İdris Muhammed, eski Fransa sömürgesi Orta Afrika Cumhuriyeti’nde (OAC), yaşanan olayların daha çok ekonomik temelli olduğunu söyledi.

Ülkemizi soyuyorlar

Milli gelirinin yüzde 60’nı Elmastan karşılayan Orta Afrika Cumhuriyetinde çıkarılan Elmas ve altın İsrail, Fransa ve Belçika’dan başka kimseye satamadıklarını anlatan Banguili Elmas Tüccarı İdris Muhammed, “Bunun dışında yollar arayınca tüm mal varlığıma el konuldu ve aylarca işkence gördüm” dedi. Ülkesindeki Elmas ve altın pazarının tamamının Fransa, İsrail ve Belçika tarafından ele geçirildiğini anlatan Muhammed, şöyle konuştu: “Burada bu ülkelerin büroları var. Çıkardığımız altın ve elmaslarımızı ancak bunlar üzerinden yurt dışına çıkarabiliyoruz. Bize bunlar dışında başka bir yol bırakmadılar. Daha önce kendimiz yurt dışı pazarına çıkarmak istedik. Ancak başımıza gelmeyen kalmadı. Bundan önceki devlet başkanı Françoiz Bozise ve bir önceki başkanı bize çok zulmettiler. Bozize bütün malvarlığıma el koydu. Aylarca işkence gördüm. Ölümden döndüm. Yurtdışına kaçmak zorunda bırakıldım. Burada Fransa, İsrail ve Belçikalılar dışında kimseye elmas ve altın satamazsınız. Çıkardığımız altın ve elmas  değerinin çok çok altında bunlara vermek zorunda kalıyoruz. Ülkenin kaybı korkunç rakamlarda... Birçok yönetici bu soygunun farkında kimi rüşvetle susuyor, kimisi de ölümle susturuluyor.”

Yılda 1 milyon karat elmas

Elmas ihracatının ülkenin milli gelirinin yüzde 60’ını oluşturduğunu belirten Muhammed, bu oranla Afrika’da ilk sırada yer aldıklarını belirterten Muhammed, şunları söyledi: “François Bozize döneminde yılda bir milyon karat elmas çıkartılıyordu. Ben altı ay önce ülkeme dönebildim.  Şimdi çıkarılan elmas ve altın miktarını tam olarak bilemiyorum. Ancak daha önce yılda bir milyon karat çıkartıldığı oluyordu. Altın ise elmastan daha çok bulunuyor. Bu güne kadar başa gelen rejimler,  yönetimde güçlü olmak için yabancı şirketler ve iş adamlarıyla yaptıkları anlaşmalarla ülkenin kaynaklarını yağmaladılar. Hem kendileri yağmaladı hem de yabancılar. Zaten eğer yönetimdekiler milli değerlerini korumaya dönük bir siyaset izleseler şimdi bu durumda olmazdık. Müslüman - Hristiyan çatışması çıkararak buraya gelen ve her yeri işgal eden Fransa’nın asıl amacı çıkarlarını korumak ve elmas madenlerini kontrol altında tutmak istemesidir.”

ÖLÜMDEN KAÇIŞLAR DEVAM EDİYOR

Orta Afrika Cumhuriyetinde kanlı olaylar devam ederken Müslümanlar gruplar halinde ülkeyi terk etmeye başladı. Ülkeyi tamamen kontrol eden Fransız Askeri birliklerinin gözleri önünde müslümanlara yönelik saldırıların durdurmaması üzerine her gün çoğu kadın ve çocuklardan oluşan yüzlerce insan ülkelerini terk ediyor.

100 BİN İNSAN EVİNİ TERK ETTİ

Şuana kadar yüz binin üzerinde insanın evini terk ettiği ülkede geri de kalan kadın ve çocukların tahliyesi için Çad harekete geçti. Her gün onlarca masum sivilin radikal Hristiyan Balaka örgütü tarafından katledildiği Başkent Bangui’de Çad ordusunun kontrolünde yüzlerce kadın ve çocuk gruplar halinde tahliye edilmeye başlandı.

Orta Afrika’ya hayat veren su kuyuları

Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Orta Afrika ülkesi olan Çad’da açtığı 20 yeni su kuyusu ile Afrika’ya umut oldu. Dernek ayrıca 280 hisse adak kurbanı da keserek birçok çorak toprağın yeşermesine neden oldu.  Su kuyuları nedeniyle bölge halkı Anadolu halkına dua ve teşekkür etti.

Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Orta Afrika ülkesi olan Çad’da açtığı 20 yeni su kuyusu ile Afrika’ya yine umut oldu.

Wagal, Ndjobdi, Mandalia ve Mandjafa gibi bölgelere açılan su kuyuları binlerce insanın temiz ve sağlıklı suya kavuşmalarını sağladı. Su kaynaklarının oldukça yetersiz olduğu ve temiz su kaynağının ise hemen hiç olmadığı bölgelerde açılan su kuyuları nedeniyle bölge halkı da Anadolu halkına teşekkür etti. Açılışta hayırseverlere bol bol dua eden köylüler zaman zaman gözyaşı da döktüler.

280 kurban, 20 su kuyusu

Cansuyu ekibi burada 280 hisse adak kurbanı kesimi ve 20 su kuyusu açılışını gerçekleştirdi. Zorlu ve meşakkatli bir çalışma yapan Cansuyu Derneği’nin Orta Afrika bölgesi ekibi Çad’dan sonra Kamerun’a da geçerek orada da çeşitli faaliyetler yapması bekleniyor.  Açılan su kuyularına çeşitli hayırseverlerin ismi verildi.