Fırat’ın doğusu da ‘güvenli’ olacak

Birleşmiş Milletler (BM) 73. Genel Kurulu görüşmelerine katılmak için New York’ta bulunan Türkiye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mandarin Otel’de gerçekleşen “TURKEN Vakfı Geleneksel Gala Yemeği”ne katıldı. Buradaki konuşmasına katılımcıları selamlayarak başlayan Erdoğan, bir yıllık aranın ardından TURKEN ailesiyle tekrar beraber olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Erdoğan şunları söyledi:

FELAKETİ ÖNLEDİ

Şayet Türkiye’nin çabaları olmasaydı, İdlib’de de muhtemelen aynı felaket yaşanacaktı. Bu bağlamda Soçi, Ankara, Tahran’da zirveler yapıldı. Son olarak da Soçi’de bir mutabakat imzalandı. Böylece yeni bir süreci başlattık. Böylece İdlib’de ürkülen korkulan büyük bir katliamın önüne geçilmiş oldu. Ciddi görüş ayrılıklarımız olsa da Rusya ve İran ile Astana’da başlattığımız süreç, Suriyeli kardeşlerimizin sıkıntılarının bir nebze olsun hafiflemesine vesile oldu. En son İdlib krizinde yaşandığı gibi Suriyeli sivilleri Esad rejiminin insafına terk etmedik. Tüm imkanlarımızı kullanarak yeni katliamların önüne geçtik.

FIRAT’IN DOĞUSU YAKIN

Türkiye dört bin kilometrekarelik bir alanı DEAŞ’lı ve PKK’lı teröristlerden temizleyerek Suriye halkının emniyet içinde yaşadığı güvenli bölgeler haline getirdi. Gelecek dönemde benzer adımları Fırat’ın doğusunda da atacağız. Diyeceksiniz ki PYD, YPG, yani bu PKK’nın yan kuruluşları veya örgütleri, bunlar bu imkanları, bu silahları, bu parayı filan bunlar nerden buluyor? Biz Suriye’nin kuzeyini terör koridoru olmaktan çıkartacağız diyorduk. Onun için bizler Cerabulus’a girdik, onun için bizler El Bab’a girdik, onun için Afrin’e girdik. Niye? Orayı terör koridoru yapmayacağız ama bizim stratejik ortaklarımız maalesef buralarda farklı adımlar atıyor. 18 bin tır silah ve mühimmat maalesef buralara gitti. 3 bin aynı şekilde kargo uçağı buralara geldi. Bunlar bizzat kendilerine de söyledim, onun için rahat konuşuyoruz. (ABD’yi kastederek) Türkiye’nin bir stratejik ortağından bunları beklemiyoruz. Biz stratejik ortaksak o zaman bunun gereği yapılmalıdır.

KONVANSİYONEL SİLAH

Türkiye’nin DEAŞ’lı ve PKK’lı teröristlere karşı yürüttüğü meşru operasyonlarını eleştiri yağmuruna tutanlar, devlet terörü uygulayan rejimler ve yönetimler karşısında hiçbir adım atmıyorlar. Benzeri bir kayıtsızlığa son 7 yıldır Suriye’de şahit olunuyor. Dünyadaki devlerin savaşlarla ilgili ağzını açtığı zaman sadece kimyasal silahlar dediğini, sadece kimyasal silahlara karşı tavır koyduğunu görüyoruz. Kimyasal silahlarla kaç kişi öldü? Bakıyorsunuz yüz, iki yüz, üç yüz beş yüz, bin, iki bin, beş bin. Peki konvansiyonel silahlarla ne kadar insan öldü? Yüzbinlerce, yüz binlerin öldürüldüğü bir coğrafyada acaba o konvansiyonel silahları kullananlara karşı dünyanın bir şey söylediğini duyuyor muyuz? Böyle adaletsiz bir anlayış olmaz.

AVRUPA TAKSİDİ ÖDEMEDİ

1 milyon masum Suriyeli’nin hayatını kaybetmesine, 13 milyonunun evlerini terk etmesine neden olan vahşet karşısında, birçok devlet kılını dahi kıpırdatmadı. Balistik füzeler ile hastanelerde, ekmek kuyruklarında, okullarda insanlar acımasızca katledilirken, istisnalar dışında bu vahşete sesini yükselten olmadı. Şu ana kadar 35 milyar dolar biz harcama yaptık. AB’nin söz verdiği 3 milyar dolarlık ilk taksitin tamamı dahi gelmedi.

FETÖ’CÜ ALÇAKLARA İNAT TURKEN GURURUMUZ

Başkan Erdoğan, New York’ta TURKEN Vakfı’nın geleneksel hale gelen gala yemeğine katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan yemekte ‘’Gençlik Köprüleri’’ projesinin tanıtım filmi gösterildi. TURKEN Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Behram Turan ve aralarında TürkMedya İcra Kurulu Başkanı Ahmet Bayraktutar’ın da bulunduğu yönetim kurulu üyelerinin ev sahipliğinde düzenlenen gecede Erdoğan, “4 yıl önce bu topraklara ‘Bismillah’ diyerek dikilen fidan artık kök saldı, meyve vermeye başladı. Ruhunu bir dolara satan alçaklara inat TURKEN, faaliyetleriyle ülkemizin gururu oldu. TURKEN, uzun yıllar FETÖ’cü hainlerin musallat olduğu yurt dışı eğitim alanında gerçekten önemli projelere imza attı. Köklü vakıf geleneğimizin Amerika’daki mümessili olarak gördüğüm

TURKEN’i 2014’ten bu yana elde ettiği başarılardan ötürü kutluyorum’’ dedi. Erdoğan, TURKEN’in, kendini sadece öğrenci yurtları ile sınırlandırmayarak, ihtiyaç sahiplerinin de elinden tutmaya başlaması, hizmet yelpazesinde dayanışma ve yardım etkinliklerini de eklemesinin takdire şayan olduğunu ifade etti. Konuşmasında gençlere de seslenen Erdoğan, şunları söyledi: ‘’Unutmayın, zahmetsiz rahmet olmaz. Hiçbir başarı insana altın tepside sunulmaz. Her insan eserleriyle anılır. Geride güzel bir miras bırakmak için yapılması gereken ‘Bismillah’ deyip, halka ve Hakk’a güvenerek harekete geçmektir. Bizim tarihimiz, başlangıçta önemsiz gibi görünen kimi çalışmaların, Allah’ın takdiri ve yardımıyla ileride insanlığa yön veren eserlere dönüşmesinin örnekleriyle doludur.’’

BM’den Türkiye’ye övgü

Başkan Erdoğan, New York’ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’i kabul etti. Görüşme sonrası BM’den yapılan açıklamada “Genel Sekreter ve Cumhurbaşkanı Erdoğan Suriye’deki durumu görüştüler. Genel Sekreter, İdlib’de silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturmak için 17 Eylül’de imzalanan anlaşmayı memnuniyetle karşıladı. Genel Sekreter, Türkiye’nin 3,5 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapması ve BM ile Türkiye arasındaki mükemmel işbirliğine övgüde bulundu” ifadeleri kullanıldı. Erdoğan, Belçika Başbakanı Charles Michel, Dünya Ekonomi Forumu Kurucusu ve Yönetici Başkanı Klaus Schwab’ı ve KKTC Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ı da kabul etti.

Başkan Malcolm X’in kızlarını kabul etti

Başkan Erdoğan, ABD’nin New York şehrinde eşi Emine Erdoğan’la birlikte, Amerikan siyasetçi ve insan hakları savunucusu Malcolm X’in kızları Qabilah ve Ilyasah’ı kabul etti.

BM GENEL KURULU SESSİZLİĞE GÖMÜLDÜ

Başkan Erdoğan, Batı’nın mazlum coğrafyalara karşı duyarsızlığına tepki gösterdi: Mazlumun hakkını koruyacak, zalimden hesap soracak ne bir kurum, ne bir mekanizma vardır. Uluslararası güvenliği temin ile mükellef Birleşmiş Miletler Güvenlik Konseyi (BMGK) gibi kurumlar Bosna’da, Kosova’da, Ruanda’da, Yemen’de, Filistin’de, Arakan’da olduğu gibi Suriye’de de sessizliğe gömülmüştür. Srebrenitsa Katliamına engel olamayan bu kurumlar, 20 yıl sonra Halep’teki sivil ölümlerini sadece uzaktan seyretmişlerdir. Yüzyıllar boyu insanlığın ilim, irfan ve hikmet merkezi olan kadim şehirler maalesef bugün kan ve gözyaşıyla anılıyor. Asırlar boyunca ilim âşıklarının susuzluğunu gideren meşhur Musul Kütüphanesi, işgalcilerin elinde adeta enkaza döndü. Bağdat Kütüphanesi’nin her biri hazine değerindeki binlerce nadide kitabı ya imha edildi ya çalınarak yurt dışına kaçırıldı Bugün Halep’in Şam’ın, Hama’nın, Trablus’un, Sana’nın çatışmalarla gündemde olması ne kadar acıdır. İslam coğrafyasının kardeş kavgaları ve iç çatışmalarla gündeme gelmesi ne kadar üzüntü vericidir.

FETÖ ELEBAŞININ İADESİ

ABD, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’i Türkiye’ye iade etmekten imtina ediyor. FETÖ elebaşı Gülen’in ABD’de mahkemesi yok. 400 dönümlük bir arazi de şu anda beyler gibi yaşıyor. Bizim aramızda suçluların iadesi yok mu? Var. Ülkemizde bu mahkum edilmiş. Dosyalar hepsi gönderildi. Niye vermiyorsunuz? Manidardır. FETÖ ABD’de sözleşmeli okullardan 800-850 milyon dolar gelir elde ediyor.

KUDÜS KIRMIZI ÇİZGİMİZ

Erdoğan, Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC) tarafından düzenlenen etkinlikte ABD´de yaşayan Türk ve Amerikalı Müslüman toplumu temsilcilerine hitap etti: Barışın sembolü Kudüs mahzun bir şekilde ayakta kalma mücadelesi verdiyor. İsrail yönetiminin yol verdiği radikal Siyonistler, bu mukaddes şehrin tarihi dokusuna yönelik saldırıyor. Müslümanların güçsüzlüğünden, aralarındaki vahdet eksikliğinden cesaret alan İsrail, ilk kıblemizin İslami karakterini silmeye çalışıyor. İşgale direnen Filistinli sivilleri ise ‘terörist yaftası’ altında tüm dünyanın gözü önünde katlediyor. Buna müsade edemeyiz. Amerikan ve İsrail yönetimlerinin kıblemiz, namusumuz, göz bebeğimiz Kudüs’ün hukuki statüsüne yönelik attığı illegal adımlara karşı da diplomatik mücadele yürüttük. Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir.

GECEYE DAMGA VURAN KUCAKLAŞMA

Türk ve İslam aleminin temsilcilerinin yer aldığı geceye, Başkan Erdoğan’ın 78 yaşındaki Filistinli Ebubekir Serag ile kucaklaşması damgasını vurdu.

Erdoğan Rus basınına İdlib krizini yazdı

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Rusya’daki “Kommersant” gazetesi için Türkiye-Rusya ilişkilerine dair bir makale kaleme aldı. Soçi’de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Suriye’de olası bir insani krizi mutabakat ile engellediklerini belirten Erdoğan, Rusya ile ilişkilerimizin son dönemde iyi komşuluk, ortak çıkarlar ve karşılıklı saygı çerçevesinde gelişmeye devam etmesinden memnunum. İnsani ve kültürel ilişkilerimizin de gelişmesi için gerekli adımları atıyoruz” dedi.

Bizi Takip Edin

Fırat’ın doğusu da ‘güvenli’ olacak

Başkan Erdoğan, Suriye’de ‘terör bataklığı’ olarak nitelendirdiği PYD/PKK’nın işgalindeki topraklar için yeni harekat sinyali verdi: Sivillerin emniyet içinde yaşaması için Fırat’ın doğusunda da adım atacağız.

Popüler Haberler

MHP'den Mansur Yavaş'a 'Milli Egemenlik Platformu' tepkisi

Bakan Şimşek: Küresel ekonomik görünümde Türkiye lehine daha olumlu bir arka plan var

İletişim Başkanı Altun: Batı'nın rahatsızlığını görüyoruz ama haklı davamızdan vazgeçmeyiz

Türkiye BMGK'da çizgiyi çekti! Suriye üzerinden net terör örgütü PKK mesajı

ABD'de öğrenciler Gazze için ayakta! İsrail karşıtı protestolar birçok üniversiteye yayıldı