8 Mayıs 2024 Çarşamba / 1 Zilkade 1445

Türkiye 'can', Kılıçdaroğlu 'rant' derdinde

41 madencinin şehit olduğu Bartın'daki faciayla ilgili soruşturma çok yönlü olarak sürdürülüyor. Muhalefet ise henüz elinde tek bir somut veri olmadan karalama siyaseti güdüyor. Muhalefetin acılardan siyasi rant devşirme çabası eleştiriliyor.

Star Gazetesi17 Ekim 2022 Pazartesi 15:49 - Güncelleme:
Türkiye 'can', Kılıçdaroğlu 'rant' derdinde

Türkiye'nin yüreğine kor düşüren Bartın'daki patlamaya ilgili soruşturma sürüyor. Muhalefetse henüz elinde tek bir somut delil olmadan karalama siyaseti sürüyor, acıdan nemalanmaya çalışıyor.

KILIÇDAROĞLU BİLDİĞİNİZ GİBİ

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Yahu neden bu maden kazaları sadece Türkiye'de oluyor, ya dünyanın başka bir ülkesinde maden çıkarılmıyor mu, orada niye insanlar ölmüyor?" dedi.

Altını dolduramayacağı bu iddiayı hiçbir delil ve dayanak olmadan ortaya atan Kılıçoğlu'nun bilmediği bir şey var maalesef maden kazaları dünyanın her yerinde yaşanıyor. CHP Lideri'nin herhangi bir arama motoruna dünyanın en büyük maden kazaları yazması bile sorusunun cevabı olabilir.

DÜNYADA 12 BÜYÜK KAZADA 6 BİN 811 MADEN İŞÇİSİ HAYATINI KAYBETTİ

Çin, Fransa ve Japonya başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesindeki maden ocaklarında meydana gelen kazalarda, binlerce kişi hayatını kaybetti. Madencilik tarihindeki 12 büyük kazada 6 bin 811 maden işçisi hayatını kaybetti.

Yani maden kazaları sadece Türkiye'de değil. Bu ağır iş kolunda ne yazık ki birçok ülkede can kaybı yaşanıyor... Öte yandan CHP Lideri Kılıçdaroğlu başta olmak üzere muhalefetin Türkiye'nin tüm acılarında daha ilk günden acıdan nemalanma yarışı içine girdiği görülüyor. Gün geliyor bu sel felaketinde karşımıza çıkıyor, gün geliyor orman yangınında...

ENGİN ALTAY HANGİ RAPORLARDAN BAHSEDİYOR

Örneğin Bartın'daki maden faciasının daha dumanı üstünde tüterken CHP Milletvekili Veli Ağbaba, 2019 yılındaki Sayıştay raporunda yazan ifadeleri çarpıtıyor ve maden işçileri göz göre göre ölüme gönderildi algısı oluşturmaya çalıştı.

Türkiye Taş Kömürü İşletmesi CHP'li vekilin iddialarını yazılı açıklama ile yalanladı.

Sayıştay Raporu'ndaki metan gazı miktarının işçilerin çalıştığı galerilerde değil, kömür yataklarının içinde olduğu belirtildi. Ve bu konuda da tıpkı Sayıştay Raporunda yazan "Kurum Degaj Yönergesi" doğrultusunda maden iş sağlığı ve güvenliği kurallarına sıkı sıkıya bağlı kalındığı vurgulandı.

PEKİ BUNA RAĞMEN KAZA NEDEN OLDU?

İşte bu soruya yanıt bulmak için hem adli hem de idari soruşturma ilk anda başlatıldı.

Tüm yönleriyle konunun irdelendiğini belirten Adalet Bakan Bekir Bozdağ, somut gerçeğin gün yüzüne çıkarılacağını belirtti. Altı Cumhuriyet Savcısı facianın adli boyutunu araştırıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, iş müfettişlerinden oluşan soruşturma ekibini, iş güvenliği uzmanları ile birlikte 6 kişiye çıkararak genişletti. Yani üstü örtülmeye çalışılan ya da ihmal edilen bir durum yok.

Bakan Dönmez ise elim olayın yaşandığı ilk andan itibaren can siperhane olay yerindeydi, gözyaşları içinde yaptığı açıklamada henüz birkaç gün önce madende olduğunun altını çizdi.

Herkesin yüreği yanıyor ve herkes gerçeklerin ortaya çıkmasını istiyor. Muhalefetse yangına körükle gitmekle meşgul.

Üstelik maden hem eylül ayında hem bu ay denetimlerden geçti. Ancak iki denetimde de müfettişler herhangi bir "olumsuzluk" olduğuna dair görüş belirtilmedi. Her işçinin üzerinde çip bulunuyor, işçiler 15-20 dakika hareketsiz kaldığında sistem uyarı sinyali gönderiyordu. Ocağın her noktasında metan ve karbonmonoksit sensörleri de bulunuyordu. Ancak tesisteki izleme merkezine hiç uyarı gelmediği öğrenildi.

Ve tüm bunlara rağmen eğer bir ihmal, kusur ya da kasıt varsa önce yangın söndürülecek, sonra sorumlulardan hesap sorulacak.

Muhalefetten beklenen de acılardan siyasi rant elde etmeye çalışmak değil, acının biraz soğumasını bekleyip varsa bir eksik, kusur belgeleriyle ortaya koyması benzer acılar yaşanmasın diye öneriler sunması...

Star Gazetesi