İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ, aralarında Sultan 3. Murad, Yunus Emre ve Dede Efendi’nin de bulunduğu sanatçıların, Allah ve peygamber sevgisiyle kaleme aldıkları güfte ve besteler ile hikayelerinden oluşan “Hikayesi Olan İlahiler” albümü hazırladı. Albümün solistliğini, İ.Ü İlahiyat Fakültesinden Yrd. Doç. Dr. Ubeydullah Sezikli yaptı. Albümde, 3. Murad, I. Ahmed, Yunus Emre, Nabi, Nureddin Cerrahi, Yaman Dede ve Dede Efendi gibi şair ve bestekarların, Allah ve peygamber sevgisiyle kaleme aldıkları güfte ve besteler yer alıyor. Aralarında, “Uyan ey gözlerim gafletten uyan”, “Ben dervişim diyene”, “Ey Fatıma”, “Kaside-i Bürde”, “Kurban İlahisi”, “Yürük Değirmenler Gibi” ve “N’ola tacım gibi başımda taşısam” adlı ilahiler hikayeleriyle yer alıyor. Albümde yer alan bazı ilahilerin hikayeleri şöyle:
-Uyan Ey Gözlerim Gafletten Uyan: Bu ilahinin sözleri, sabah namazına uyanamayan Allah ve Peygamber aşkıyla yaşayan Sultan III. Murad’ın, nefsini muhasebeye çekmesi neticesinde kaleme alındığı bilinir.Eser, Enderun’da eğitim gören ve Osmanlı müziğine önemli hizmetlerde bulunan Ali Ufki Bey (1610-1675) tarafından bestelendi.
-Dil Beytini Pak Eden: Sultan III. Ahmed (1703-1730), bir gün, Cerrahi Tarikatı Şeyhi Nureddin Cerrahi Hazretlerini dua etmesi için saraya çağırır ve onun ilminden, sohbetinden istifade etmek amacıyla geceyi de sarayda geçirmesini rica eder. İki sultanın saraydaki sohbeti devam ederken, şiddetli bir rüzgar çıkar ve bütün kandilleri söndürür. Çerağcılar kandilleri yakmayı bir türlü başaramaz. Bunun üzerine Nureddin Cerrahi Hazretleri, pencereden rüzgara doğru “Ya Hu” der ve rüzgar diner, kandiller yanar. Şeyh hazretleri bu hadise üzerine “Dil Beytini Pak Eden” güftesini söyler.
-Ben Dervişim Diyene: Menkıbeye göre, Yunus Emre’nin bütün şiirleri, vefatından uzun yıllar sonra Molla Kasım adında bir kimsenin eline geçer. Molla Kasım, dere kenarına oturur ve dine aykırı olduğu gibi çeşitli bahanelerle şiirlerin bir kısmını yakar, bir kısmını dereye atar. Şiirlerin geri kalanını da imha ederken bir şiirin son beyti gözüne ilişir: “Derviş Yunus bu sözü eğri büğrü söyleme / Seni sigaya çeken bir Molla Kasım gelir.” Bu keramet karşısında Molla Kasım Efendi, Yunus Emre’nin Allah dostu bir zat olduğunu anlar ve yakmadığı, suya atmadığı şiirleri bir hazine gibi saklar.




