29 Nisan 2024 Pazartesi / 21 Sevval 1445

Birey olmanın ilk adımı 2 yaş sendromu

‘Çocuğum yaramaz... İsteklerini ağlayarak yaptırıyor...’ gibi sorunlar pek çok annenin ortak şikayeti. Psikolojik ve kimlik gelişiminin 2 yaşında başladığını belirten uzmanlar “2 sendromu yaşayan çocuğunuza anlayışlı olun” diyor.

Merve Engin/İstanbul25 Ekim 2013 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Birey olmanın ilk adımı 2 yaş sendromu

Dünyada ‘two terrible’ adıyla anılan ‘2 yaş sendromu’, çocukların büyük çoğunluğunda görülüyor. Psikolojik ve kişilik olarak geliştiğini ve tek başına bir birey olduğunu fark eden çocuklar, çevresiyle çatışma yaşayabiliyor. Yakacık Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nden Uzm. Dr. Taşkın Taş, aileleri bu yaştaki çocuklarına davranışlarında dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Bu dönemin iyi yönetilmesinin, çocuğun sonraki yaş dönemleri için önemli olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Taş şöyle konuştu: ‘’Sabah  ağlayarak uyanma, gün boyu her istediğini ağlayarak yaptırma, istediği bir şey yapılmıyorsa kendini yerlere atma,  sürekli bir mutsuzluk hali, öfke krizleri, çığlıklar, her şeyi kendi kendine yapma isteği, şiddete başvurma gibi belirtiler 2 yaş sendromuna işaret eder. Aslında bu çocuklar, kendi istekleri ve tercihleri olduğunu bize belli etmeye çalışıyorlar ancak henüz dili tam ve aktif kullanamadıkları için biz yetişkinler tam olarak ne istediklerini anlayamıyoruz. Bu da öfke nöbetlerine sebep oluyor.” Yine bu dönemde ortaya çıkan karşı çıkma ve her şeye ‘’hayır’’ deme durumunun yetişkinler tarafından yanlış yorumlandığını belirten Taş,  aslında bu ‘hayır’ları bizim anladığımız anlamda karşı çıkmak için değil fark edilmek için kullanıyorlar’’ diye konuştu.

ASLA HAYIR DEMEYİN

Uzm. Dr. Taş , erken ergenlik de denilen 2 yaş sendromunu en hasarsız şekilde atlatmak için yapılması gerekenleri şöyle anlattı:

-Çocuğunuz eğer konuşamıyorsa davranışlarını ve tepkilerini takip edip, onu kızdıran durumları engellemeye çalışın. Böylece öfke krizlerinin önüne geçebilirsiniz. Bunun için artık çok geç ise, görmezden gelmek ve “ağladığı gibi susmayı da öğrensin” düşüncesi yerine  ilgisini başka yöne çekmelisiniz.

-Seçim yapmaya başlaması gelişimi önemlidir. Ancak çok fazla obje arasından seçim yapmak zorlayıcı olabilir. Bu durumlarda iki seçenek yeterlidir. Böylelikle hem o kendi seçimini kendi yaptığı için mutlu olacak ve kendine güven duyunca siz de olası çığlıkların ve ağlamaların önüne geçmiş olacaksınız. Talepleri çok imkansız değilse yerine getirmeye çalısın. Çünkü şımarmaları için erken bir dönemdir.

-Onun olumsuzluklarına karşı siz de “hayır” kelimesini kullanmak yerine daha yumuşak ve dolaylı bir ifade seçin. Örneğin yatması gerekiyorsa ve o hala oyun hamurları ile oynamak istiyorsa, “hayır oyun hamuru ile oynamak yok” yerine “oyun hamuru ile oynamak istediğini biliyorum ama şu anda uyuman gerekiyor ben şimdi bunları senin için buraya koyuyorum uyandığında birlikte oynarız “ şeklindeki bir yaklaşım hem sizin ona karşı olan otoritenizi sarsmayacak hem de onun istediğinin olacağını bilmesine sebep olacaktır. Böyle bir yaklaşıma rağmen bazen çocuklar istedikleri şey için tutturmaya devam edebilirler.

Burada önemli olan kararınızda tutarlı olmanızdır.