9 Mayıs 2024 Perşembe / 2 Zilkade 1445

Cemre 2019 ne zaman düşecek? Üçüncü Cemre ne zaman düşecek? Cemre nedir?

Cemre nedir? Üçüncü Cemre ne zaman düşecek sorusuna yanıt aranıyor. Halk arasında kıştan bahara geçisin sembolü olan ve sıcaklıkların artmasını ifade eden üç cemreden ilki geçtiğimiz günlerde 20 Şubat tarihinde havaya düştü. Cemre’nin ikincisi 26-27 Şubat 2019 tarihinde suya düştü. Halk takvimine göre kıştan bahara geçisin sembolü olan ve ısınmayı ifade eden Cemre’nin üçüncüsünün ne zaman düşeceği ile ilgili ayrıntılara bu haberimiz üzerinden ulaşabilirsiniz.

5 Mart 2019 Salı 07:00 - Güncelleme:
Cemre 2019 ne zaman düşecek? Üçüncü Cemre ne zaman düşecek? Cemre nedir?

Halk arasında kıştan bahara geçişin sembolü olan ve sıcaklıkların artışı ile Hıdırellez’in gelişini ifade eden 3. Cemre’nin ne zaman düşeceği merak ediliyor. Halk takvimi ve inanışına göre, kasım günlerinin 100. gününden 5 gün sonra cemrelerin düşmeye başlıyor.  İlk 19-20 Şubat tarihinde havaya düşen Cemre’nin ikincisi 26-27 Şubat 2019 tarihinde suya düştü. İlk iki Cemre’nin düşmesinin ardından vatandaşlar 3. Cemre ne zaman düşecek? Sorusunun yatını aramaya başladı. Peki üçüncü Cemre 2019 nereye düşecek? İşte haberimizin detayları…

ÜÇÜNCÜ CEMRE NE ZAMAN DÜŞECEK?

Baharın müjdecisi olarak kabul edilen ve Arapça anlam olarak da "Ateş hali", "Yanmış halde" ve "Kor ateş" anlamlarına gelen, ısınmayı ifade eden cemrelerin ilkinin havaya düşmesinin ardından, ikincisi suya, üçüncüsü ise toprağa düşüyor.

 

İKİNCİ CEMRE NE ZAMAN DÜŞECEK?

Halk takvimi ve inanışına göre, kasım günlerinin 100. gününden 5 gün sonra cemrelerin düşmeye başlıyor. Cemrenin birer hafta aralıkla havaya, suya ve toprağa düştüğüne inanılıyor. Üç tane olan cemrenin birincisi havaya (19-20 Şubat), ikincisi suya (26-27 Şubat) ve üçüncüsü de (5-6 Mart) toprağa düşer. Cemre 19-20 Şubat'ta havaya, ikinci cemre 26-27 Şubat'ta suya ve üçüncü cemre 5-6 Mart'ta toprağa düşer. Cemreler birer hafta arayla düşerek ilkbaharın gelmesine neden olur.

 

CEMRE HAKKINDA BİLGİ

"Ateş", "kor" anlamına gelen cemrenin her yıl şubat ayı sonunda başlayan takvime göre önce havaya, sonra suya, son olarak da toprağa düştüğü kabul ediliyor. "cemre düşmesi", bahar bayramı nevruzun yaklaştığına da işaret ediyor.

"cemre düşmesi" hayvancılıkla uğraşanlar için soğuk nedeniyle dışarıya çıkartamadıkları hayvanların otlaklara kavuşma zamanının yaklaştığını, tarımla uğraşanlar için de toprağın işlenme dönemine gelindiğini ifade ediyor.

 

COĞRAFİ VERİLERE TERS OLSA DA…

Cemrenin düşüş sırasına göre önce havanın ısındığına sonra su ve yerin ısındığına inanılır. Bu bilgiler coğrafi bilgilere bir noktada çatışmaktadır. Güneş ışınları önce toprağı ısıtmaktadır. Yerden yansıyan ışınlar havayı ısıtır. Meteoroloji olarak ele alacak olursak ısınma sırası toprak, hava ve su şeklinde gerçekleşmektedir. Cemre düşmesi tecrübelere dayanan bir inanış olsa da bazen cemrenin düştüğü günlerde havalar soğuyabilmektedir.

Halk arasında cemre düşmesiyle birlikte Hıdırellez ve nevruz kutlamaları başlamaktadır. Cemre düşmesi Türk kültüründe de önemli bir yere sahiptir. Kültür ve edebiyat alanında kendine yer bulmuştur. Osmanlı zamanında Divan şairleri cemre zamanlarında önemli kişilere övgü şiirleri yazarlardı. Bu şiirlere ‘cemreviye’ denilmektedir.

Anadolu'da yaygın olarak kullanılan geleneksel halk takviminde yıl, ”kasım günleri” ve ”Hızır günleri” olarak kış ve yaz diye ikiye bölünüyor. Kasım günleri, miladi takvime göre 8 Kasım'da başlıyor ve 179 gün sonra 5 Mayıs'ta sona eriyor. Kasım günleri, 4 yılda bir şubat ayı 29 çektiği zaman 180 gün oluyor. Hızır günleri ise 6 Mayıs'ta başlıyor ve 7 Kasım'a kadar 186 gün sürüyor. Cemrelerin düşmesi, Kasım günlerinden Hızır günlerine, başka bir ifadeyle kıştan bahara geçişin sembolleri olarak gösteriliyor.

Bahar ayıyla özdeşleşen cemrenin ilki 19 Şubat Pazartesi günü düştü. Halk arasında ise sıcaklığın artması olarak bilinir. Cemrenin ilkbahar başlamadan hemen önce 7 gün arayla havaya, suya ve toprağa sırasıyla düştüğüne inanılır. Bu düşen cemreler sayesinde hava, su ve toprak ısınır. Bahar aylarının müjdecisi cemre, ikisi şubat ayında ve biri mart başlarında olmak üzere, birer hafta arayla önce havada, sonra suda ve daha sonra da toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi olarak tanımlanıyor. Birinci cemre ilk olarak havaya düşüyor.

Cemre, halk takviminde baharın gelişi ve havaların ısınmasının müjdecisi olarak biliniyor. İnanışa göre, birer hafta arayla önce havaya, sonra suya ve daha sonra da toprağa düşen cemre pek çok vatandaşın merak ettiği konu olarak dikkat çekiyor.

Şubat ayının gelmesiyle birlikte, İlkbahar'ın müjdecisi olan Cemre'nin ne zaman düşeceği merak konusu olmuştu, birinci Cemre geçtiğimiz günlerde havaya düştü. Vatandaşların tarihsel olarak yüzyıllardır düşmesiyle birlikte havaları ısındırdığına inandığı Cemrelerden ilki havaya düşmesi bekleniyor.

 

CEMRE HAKKINDA BİLGİ

"Ateş", "kor" anlamına gelen cemrenin her yıl şubat ayı sonunda başlayan takvime göre önce havaya, sonra suya, son olarak da toprağa düştüğü kabul ediliyor. "cemre düşmesi", bahar bayramı nevruzun yaklaştığına da işaret ediyor.

"cemre düşmesi" hayvancılıkla uğraşanlar için soğuk nedeniyle dışarıya çıkartamadıkları hayvanların otlaklara kavuşma zamanının yaklaştığını, tarımla uğraşanlar için de toprağın işlenme dönemine gelindiğini ifade ediyor.

 

CEMRE NEDİR?

Arapça kökenli bir kelime olan “cemre”‘nin sözlük anlamı kor yani ateştir. Halk arasında ise sıcaklığın artması olarak bilinir. Cemrenin ilkbahar başlamadan hemen önce 7 gün arayla havaya, suya ve toprağa sırasıyla düştüğüne inanılır. Bu düşen cemreler sayesinde hava, su ve toprak ısınır.

"Ateş", "kor" anlamına gelen cemrenin her yıl şubat ayı sonunda başlayan takvime göre önce havaya, sonra suya, son olarak da toprağa düştüğü kabul ediliyor. "cemre düşmesi", bahar bayramı nevruzun yaklaştığına da işaret ediyor.

"cemre düşmesi" hayvancılıkla uğraşanlar için soğuk nedeniyle dışarıya çıkartamadıkları hayvanların otlaklara kavuşma zamanının yaklaştığını, tarımla uğraşanlar için de toprağın işlenme dönemine gelindiğini ifade ediyor.

Arapça kökenli bir kelime olan “cemre”‘nin sözlük anlamı kor yani ateştir. Halk arasında ise sıcaklığın artması olarak bilinir. Cemrenin ilkbahar başlamadan hemen önce 7 gün arayla havaya, suya ve toprağa sırasıyla düştüğüne inanılır. Bu düşen cemreler sayesinde hava, su ve toprak ısınır.

Halk arasında cemre düşmesiyle birlikte Hıdırellez ve nevruz kutlamaları başlamaktadır. Cemre düşmesi Türk kültüründe de önemli bir yere sahiptir. Kültür ve edebiyat alanında kendine yer bulmuştur. Osmanlı zamanında Divan şairleri cemre zamanlarında önemli kişilere övgü şiirleri yazarlardı. Bu şiirlere ‘cemreviye' denilmektedir.

Anadolu’da yaygın olarak kullanılan geleneksel halk takviminde yıl, ”kasım günleri” ve ”Hızır günleri” olarak kış ve yaz diye ikiye bölünüyor. Kasım günleri, miladi takvime göre 8 Kasım’da başlıyor ve 179 gün sonra 5 Mayıs’ta sona eriyor. Kasım günleri, 4 yılda bir şubat ayı 29 çektiği zaman 180 gün oluyor. Hızır günleri ise 6 Mayıs’ta başlıyor ve 7 Kasım’a kadar 186 gün sürüyor. Cemrelerin düşmesi, Kasım günlerinden Hızır günlerine, başka bir ifadeyle kıştan bahara geçişin sembolleri olarak gösteriliyor.

 

'CEMRE DÜŞMESİ' NEDİR?

Toplumların hava olaylarına ve bunların tekrarına dayanarak oluşturduğu halk takviminin bir parçası olan "cemre düşmesi", soğuk havalardan bahara geçişe işaret ediyor.

 

'BOZ AYIN DÖRT ÇARŞAMBASI'

Azerbaycan Türklerinin yaratılışla ilgili eski inançlarından kaynaklanan ve Nevruz Bayramından önce, yılın son Çarşamba gününde yapılan "boz ayın dört çarşambası", uygulamasını ifade eden "Cemle" sözcüğü de "Cemre" ile aynı kelimedir. Buradaki "Cemle" de köken olarak "İmir, İmere, Emire" sözcükleriyle bağlantılıdır. Celal Beydili'ne göre; bazı sözlüklerde gösterildiği gibi, Arap dilinden geldiğini söylemek doğru değildir.

 

CEMREYLE İLGİLİ ATASÖZLERİ DE BULUNUYOR

Prof. Dr. Oğuz, tabiatı gözlemleyen halkın bu konuda birçok atasözü ürettiğini belirterek, "Ağustos soğuya soğuya kışı getirir, şubat ılıya ılıya yazı getirir" gibi atasözlerinin cemrelerle başlayan ısınmaya yönelik bir gözlemin sonucu olduğunu aktardı.

Geceyle gündüzün eşitlendiği 21 Mart'tan yani "nevruz"dan sonra gündüzlerin uzamaya başladığını söyleyen Oğuz, şunları kaydetti:

"Halk, 'Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır' diyerek cemrelerin yaz için yeterli olmadığını gözleme dayalı olarak ifade eder. 'İstersen yazı, bekle Hıdırellez'i' atasözü veya 'Mayıs ayı gelende dağlarda kar olur mu?' türküsü halkın tabiata yönelik bu gözleminin bir sonucu olarak karşımıza çıkar. Nitekim bizim 'bahar bayramı' olarak tanıdığımız Hıdırellez, aslında halk takviminde cemrelerin düşüşünden başlayarak kışın ve eski yılın bitişinin, yazın ve yeni yılın gelişinin kutlanmasıdır."