Trump'ın öncülük ettiği ateşkes böyle oluyor.
İsrail ne verdiği sözün, ne kabul ettiği anlaşmanın arkasında duruyor.
Gazze ateşkesinden önce de yazdık, bu İsrail sözünde durmuyor onu durduracak olan tek şey, yaptırım gücü olan bir askeri varlıktır diye.
Geçen sene Lübnan ile yapılan ateşkes İsrail tarafından yüzlerce değil binlerce kez ihlal edildi ve hâlâ Lübnan'a saldırılarını sürdürüyor, yakıyor, yıkıyor, öldürüyor.
Suriye, Yemen, İran ve Katar'a yaptığı saldırıları hatırlatmaya gerek var mı bilmem?!
Bölgenin güvenliğini tehdit eden bir terör devletinden bahsediyoruz.
İsrail terör devletidir ve terörle nasıl mücadele ediliyorsa İsrail'e karşı aynı yöntemler kullanılmalıdır.
Gazze ateşkesinde de İsrail terörist yöntemlerini sürdürüyor, ateşkesi ihlal sayısı artık yüzlerle ifade ediliyor.
Amerika'da 'Leahey Yasası' diye bir yasa var. ABD'nin yabancı ülkelerdeki askeri ve polis birliklerine ciddi insan hakları ihlalleri yaptığında yardım eğitim veya silah desteği sağlamasını yasaklayan bir yasadır.
'Leahey Yasası'na göre bu ihlaller ABD'nin askeri yardımlarını durdurması için yeterli sebep oluşturmasına rağmen Amerika yardıma ve desteğe devam ediyor.
Çünkü ABD'nin de içinde yer aldığı batı düşüncesi İsrail söz konusu olunca, hak hukuk adalet kavramlarını bir kenara bırakmayı ve İsrail'in yanında saf tutmayı esas alıyor.
Batı medeniyeti tam da Akif'in ifadesiyle tek dişi kalmış canavar!
İhlaller sorulunca Trump, İsrail'in kendini savunma hakkından bahsediyor.
Almanya Başbakanı Friedrich Merz de geçen hafta aynı cümleyi kurmadı mı?
'Valizini kendisi taşıyor' reklamıyla Türkiye'ye gelen ve İsrail'in ihlallerini 'kendini savunma hakkı' olarak değerlendiren Merz'e ağzının payını vermek yine Başkan Erdoğan'a düştü!
İsrail, Trump'ın zoruyla ateşkese razı oldu ama sürekli ihlalleri karşısında Trump terörist İsrail'i haklı bulan ve Filistin'in seçilmiş iktidar partisi HAMAS'ı tehdit eden bir dil kullanıyor!
Üç sebebi var birincisi İslam karşısında küfrün beraberliği; ikincisi insani hasletlerden yoksun olması; üçüncüsü de Trump'ın Epstein korkusu!
Ne haltlar işlediyse İsrail'e boyun eğmeye mecbur hissediyor kendini!
Bir aydan bu yana ABD'de bütçe kabul edilmediği için hükümet kapandı; memurlar maaş alamıyor; 47 milyon yoksul Amerikalı gıda kuponu alamıyor; (Eski ABD Başkanı Barack Obama X sosyal medya hesabında şunları yazdı: Beş çocuktan biri dahil olmak üzere 47 milyondan fazla Amerikalı besleyici gıdalara güvenilir ve uygun fiyatlı erişime sahip değil. Yaşam maliyetleri hızla artarken, daha fazla aile sofralarına yemek koymak için SNAP yardımlarına yani gıda kuponlarına bel bağlıyor.) hükümet hizmet veremiyor; askerlerin maaşı için bir hayırseverden 135 milyon dolar bağış alacak durumdayken Trump, altın kaplamalı tuvaletinin fotoğrafını yayınlayarak insani özelliklerden ne derece mahrum olduğunu ilan etmekten utanmıyor!
Bu utanmazın müttefiki İsrail'den Gazze'deki ateşkese uymasını beklemek de İslam dünyasının büyük ayıbı olsa gerek!
Bu ayıp Gazze ile sınırlı değil ki!
Sudan'da yaşanan insanlık dramı Gazze'den geri kalır değil ki!
Beşir zamanında Hızlı Destek Güçleri adıyla Sudan ordusuna yamanan eşkıya takımı (Cancavid) yine bir Müslüman ülkenin desteğiyle binlerce sivil Sudanlıyı katlederken de İslam dünyası acziyetin dibine vurdu!
Afganistan Pakistan arasındaki vahşeti ben yazmaktan utanıyorum.
İslam dünyasındaki bu acziyete ne ABD ne AB ne Çin ne Rusya deva olur.
Devası biliniyor ama İslam Dünyası kukla yönetimler elinde, bile bile emperyalizme boyun eğiyor.
Enfal Suresi, 60. ayette Rabbimiz buyuruyor ki: "Allah'ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah'ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları (binekleri) hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir."
Başkan Erdoğan'ın savunma sanayiine verdiği ehemmiyeti bir de bu ayet ışığında okuyalım derim!
Ya dünyanın en büyük zenginliklerine sahip olan İslam ülkeleri, Başkan Erdoğan'ın gösterdiği ehemmiyeti gösterip çağın gereklerine uygun kuvvetler hazırlamış olsalar ve güç birliği yapsalar bu ihlaller olur muydu?!
İslam âlemi başsızlığın ve bağımlılığın ceremesini çekiyor!
Yine de umutsuzluğa mahal yok.
Büyük oranda bağımsızlığını eline alabilen Türkiye'nin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan yarın 7 İslam ülkesinin bakanlarıyla bir araya gelecek!
Hayırlı kararlar çıkar inşallah!