"Herkesi aynı kefeye koymamak lazım."
Bu çok inandığım ama her zaman da geçerli olmadığını düşündüğüm bir söz.
Evet insan olarak yapmamız gereken doğru davranış, işin adil olanı yaşanan bir olaydan ötürü tüm herkesi aynı kefeye koymamak.
Ancak bu durum her zaman mümkün olmayabiliyor.
Bazı istisnai durumlarda bu söz boşa düşebiliyor.
Bu istisnai durumun en yakın örneği İsrail...
İSRAİLLER SOKAKTA...
Gazze'de katliam ve soykırım olanca hızıyla devam ederken İsrail sokakları protesto eylemleri ile gündem olmuştu.
Gazze'de soykırım ve katliam sürerken, kan gövdeyi değil Gazze'yi götürürken İsrailliler meydanlarda toplanmış terör örgütü lideri Netanyahu'yu protesto ediyor, esirimde esirim diye avaz avaz bağırıyorlardı.
Meydanlara toplanmış İsrailliler ellerde tokmak boyunlarda davul esirimi kurtar ne halt ediyorsan et diyerek bağırıyorlardı.
BU İYİ NİYETLİLİK Mİ...
Ülkemizde de yüreği Gazze için çarpan milyonlar bu görüntüler karşısında umutlanıyor ve o Türk insanına has iyi niyetiyle "nihayet İsraillerde Gazze'de olan biten için isyan ediyor, Netanyahu denilen katile dur diyor." diye ümitleniyorlardı.
Türk milletinin gösterdiği bu iyi niyet, bizim millet olarak özümüzde, bizim millet olarak genimizde olan insani duygulardan kaynaklanıyordu.
Biz herkesi kendimiz gibi bildiğimiz için bu eylemler karşısında Allaha şükür İsrail'de de sağlıklı düşünen, insani değerlerden nasibini almış Yahudiler varmış diyorduk.
Peki gerçekten durum bu muydu?
Meydanlarda toplanan Yahudiler gerçekten Gazze'de yaşananlar için mi isyan ediyorlardı, yoksa başka bir dertleri mi vardı.
DERT BAŞKA... DAVA BAŞKA...
Oysa meydanlarda toplanan Yahudilerin derdi, davası başkaydı.
Buna inanan biri olarak ben bu olan bitene asla böyle bakmıyor, çok daha farklı düşünüyor ve bunu da her yerde çekinmeden ifade ediyordum.
Gerek yazılarımda gerek katıldığım televizyon programlarında insan olarak bu eylemlere isyan ediyor ve eyleme katılanları yerden yere vuruyordum.
Çünkü bu yapılan protesto eylemleri Gazze'de yapılan soykırım, orada yaşanan katliamlar, kundağında katledilen bebekler için değil, bu eylemler Hamas'ın elinde bulunan İsrailli esirler için yapılıyordu.
Ben de insan olarak İsraillerin bu vurdumduymazlığı karşısında tepki gösteriyor ve bu yapılan ikiyüzlülüğe karşılık isyanımı duyurmaya çalışıyordum.
TEPKİ ALDIK...
O dönemlerde bu görüşlerimizden dolayı tepki aldık.
Birlikte yayınlara katıldığınız konuklar, akademisyenler böylesi toptancı bir yaklaşıma karşı olduklarını yüzüme ifade ettiler.
Muhakkak ekran başında bizi izleyen, yazılarımızı okuyan bir kesim Türk insanı da aynı bakış açısıyla meseleyi değerlendirip tamamen iyi niyetiyle tüm Yahudileri aynı kefeye koymak doğru değil diye düşünmüştür.
İnanın böyle düşünenlerin haklı çıkmasını, benim yanılan kişi olmamı o kadar çok isterdim ki...
Ama maalesef ortaya çıkan tablo, elde edilen anket sonuçları benim haklı olduğumu gösteriyor.
İşte o anket.
KANLI ANKET...
Kudüs İbrani Üniversitesi haziran ayında bir anket düzenledi.
Ankete göre İsraillilerin büyük çoğunluğu Gazze halkının masum olmadığı görüşünde.
Ankete katılan İsraillilerin yüzde 64'ü "Gazze'de masum yoktur" ifadesine katıldığını belirtti.
Bu oran düşük hissine kapılabilirsiniz ancak bu his sizi yanıltır. Çünkü iş göründüğü gibi değil.
Ankete katılan İsrail vatandaşı Filistinlilerin katılım oranı çok yüksek, İsraillilerin katılımı ise çok düşük.
Hal böyle olduğu için de anket sonucu olduğundan çok daha düşük çıktı.
Bilindiği gibi İsrail nüfusunun yaklaşık yüzde 20'sini Filistinliler oluşturuyor ve Filistinlilerin tamamı bu ifadeye karşı.
Yahudi İsrailliler arasında bu ifadeye destek ise ezici çoğunlukta.
Bu nedenle anket sonuçları düşük gibi görünse de gerçek o ki Yahudi nüfus içindeki Gazze saldırılarına destek çok daha yüksek.
ABD merkezli haber kuruluşu Mondoweiss'in haberine göre ise son seçimde Netanyahu'ya oy vermiş Yahudi İsraillilerin yüzde 87'si hükümetin Gazze'de yaptığı eylemleri yürekten destekliyor.
Gazze'deki katliamlara, İsrailli aşırı sağa oy verenlerin yüzde 73'ü, liberal partilere oy verenlerin yüzde 63'ü, solcu partilerin yüzde 30'ü destek veriyor.
SONUÇ...
Bu sonuçlara baktığınızda Filistinlilere yapılan soykırıma desteğin İsrail'de toplumsal bir temele oturduğunu net olarak görebilirsiniz.
Bu sonuca erdiğiniz de benim aylardır söylediğim noktaya geliyorsunuz.
İsrail sokaklarında protesto eylemlerinde bulunanların amacı asla Gazze'de katliam ve soykırım karşıtlığı değil.
Bu eylemlere katılanların amacı Hamas'ın elindeki esir yakınlarını kurtarmak.
Buradaki mahlukatlar açık açık söylüyorlar.
"Benim esirimi kurtar sonrasında ne yaparsan yap."