Günümüz iş dünyasında esnek istihdam modellerine olan ihtiyaç giderek artmaktadır. Bu ihtiyacın bir sonucu olarak ortaya çıkan geçici iş ilişkisi, özellikle iş gücü ihtiyacının kısa süreli olduğu durumlarda işverenler için etkili bir çözüm olabilmektedir.
4857 sayılı İş Kanunu çerçevesinde düzenlenen geçici iş ilişkisi, işverenlerin belirli süreli projeler ya da ani işgücü eksiklikleri gibi durumlarda geçici işçileri istihdam etmelerine olanak tanımaktadır.
İş Hukuku mevzuatı bakımından esas olan her işverenin kendi işçileri ile iş görmesidir. Ancak iş mevzuatında istisnai iş ilişkileri de düzenlenmiştir. İş ilişkisinin temel unsurları iş görme, ücret ve bağımlılıktır.
Asıl işveren alt işveren ilişkisinde olduğu gibi geçici iş ilişkisi de istisnai bir iş ilişkisi ifade etmektedir.
Geçici iş ilişkisi 4857 sayılı İş Kanunu'nun 7'nci maddesi hüküm altına alınmıştır. Geçici iş ilişkisinin kurulabilmesi için, yetkisi olan özel istihdam bürosundan hizmet alınması kanuni bir zorunluluktur.
"Geçici iş ilişkisi, özel istihdam bürosu aracılığıyla ya da holding bünyesi içinde veya aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir iş yerinde görevlendirme yapılmak suretiyle kurulabilir."
Özel istihdam bürosu aracılığıyla geçici iş ilişkisi kurulabilmesi için, özel istihdam bürosunun Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından yetkisinin ve izninin verilmesi gerekmektedir.
Geçici iş ilişkisinin kurulabilmesi aşağıdaki hallerin varlığı halinde mümkündür:
* 4857 sayılı İş Kanunu'nun 13'üncü maddesinin beşinci fıkrası ile 74'üncü maddesinde belirtilen hâllerde, işçinin askerlik hizmeti hâlinde ve iş sözleşmesinin askıda kaldığı diğer hâllerin varlığı halinde,
* Mevsimlik tarım işlerinde çalışılması,
* Ev hizmetlerinde çalışılması,
* İşletmenin günlük işlerinden sayılmayan ve aralıklı olarak gördürülen işler,
* İş sağlığı ve güvenliği bakımından acil olan işlerde veya üretimi önemli ölçüde etkileyen zorlayıcı nedenlerin ortaya çıkması,
* İşletmenin ortalama mal ve hizmet üretim kapasitesinin geçici iş ilişkisi kurulmasını gerektirecek ölçüde ve öngörülemeyen şekilde artması,
* Mevsimlik işler hariç dönemsellik arz eden iş artışları.
İş Kanunu'nun 7'nci maddesinde sayılan geçici iş ilişkisinin kurulabileceği durumları titizlikle incelemek gerekmektedir. Nitekim hüküm altına alınan haller haricinde geçici iş ilişkisinin kurulması mümkün değildir.
Dolayısıyla İş Kanunu'nda sayılan hallerin gündeme gelmesi durumunda geçici iş ilişkisinin kurulması ve yine aynı maddede hüküm altına alınan sürelere dikkat edilmesi önem arz etmektedir.
Geçici iş ilişkisinin usulüne uygun kurulmaması halinde ciddi yaptırımlar gündeme gelmektedir.
4904 sayılı Türkiye İş Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun kapsamında gündeme gelebilecek olan yaptırımlara ek olarak 4857 sayılı İş Kanunu'nun 7'nci maddesi kapsamında geçici iş ilişkisi kurulma şartlarının yerine getirilmemesi nedeniyle idari para cezası gündeme gelebilmektedir.
Diğer bir anlatımla hüküm altına alınan hususlara dikkat ederek geçici iş ilişkisinin kurulması, aksi durumda geçici iş ilişkisi hükümlerine uyulmadığında idari para cezaları gündeme gelebilmektedir.
Geçici iş ilişkisinin kurulabilmesi için şartları sağlanmaması durumunda 2025 yılında her işçi için 3.375 TL idari para cezası gündeme gelebilmektedir.
Sonuç olarak geçici iş ilişkisi, modern çalışma hayatının dinamik ihtiyaçlarına yanıt veren önemli bir istihdam modeli olarak öne çıkmaktadır. Doğru uygulandığında hem işverenlerin esnekliğini artırmakta hem de işçilerin istihdama katılımını kolaylaştırmaktadır. Ancak bu yapının etkin ve adil bir şekilde işleyebilmesi için yasal sınırların net bir şekilde çizilmesi, denetim mekanizmalarının etkin kılınması ve tarafların haklarının dengeli şekilde korunması büyük önem taşımaktadır.