İki Ortodoks ülkenin barış görüşmeleri için Vatikan'a gitmesi mantıksız.
Sergey Lavrov

Rusya Federasyonu tarafından gelen bu açıklama yeni bir süreci gösteriyor.
Düello devam ediyor.
Dimitri Medvedev ise 'Ukrayna' ve 'devlet' kelimelerini kullanmaktan bile imtina ediyor: "Banderite (Ukrayna) rejimine askeri yardım devam ederse tampon bölge böyle görünebilir."
JP Morgan analistleri ise Ukrayna'daki savaşın son aşamasına girdiğine inancıyla çatışmaların 2025'in ikinci çeyreğinin sonunda 'donmasını' bekliyor.
Rapor olası senaryoları farklı isimlerle tanımlıyor.
En iyi senaryo Güney Kore.
En kötü senaryo Belarus.
Hala 'OK' senaryo İsrail.
Pek de iyi olmayan senaryo Gürcistan.
Yanlarına da ihtimallerini yazmışlar.
En iyi ve en kötü senaryo yüzde 15 iken hala 'OK' senaryo yüzde 20 ama iyi olmayan senaryo için yüzde 50 ihtimal öngörmüşler.

Gerçekleşme ihtimalinin yüzde 50 olduğunu düşündükleri 'pek de iyi değil' tabir edilen hem yabancı birliklerin hem de güçlü askeri desteğin bulunmadığı 'Gürcistan senaryosunda' Ukrayna'nın devam eden istikrarsızlık, yavaşlamış büyüme ve düzelme, zaman içinde kaybolan yabancı destek ve Rusya'nın nüfuz alanına kaymasıyla birlikte etkin bir şekilde Batı ile bütünleşmenin (yani Avrupa Birliği-AB ve Kuzey Atlantik Paktı-NATO) rayından çıkmasını tecrübe edeceğini öngörülüyor.
İhtimal olarak yüzde 20 şans verilen 'İsrail senaryosunda' kaydadeğer dış kuvvet varlığı olmaksızın güçlü ve süregelen Batı askeri ve ekonomik yardımının Ukrayna'ya kendisini bir kaleye dönüştürmesi, askeri modernizasyonu ve nihayetinde kendi caydırıcılığını kurabilmesi için muhtemelen hala alan tanıyabileceğini öngörüyor. Ancak savaşın her zaman kapının eşiğinde olacağı, Putin'in Amerika Birleşik Devletleri ile yeterli ekonomik çıkarlar (ambargolarda rahatlama) ve daha güçlü bir ilişki görmeye ihtiyaç duyacağını belirtiyor.
Yüzde 15 ihtimalli iki senaryodan 'en iyi' tabir edilen Güney Kore senaryosunda Başkan Zelensky ne Kuzey Atlantik Paktı üyeliğini ne de Ukrayna topraklarının tamamının normal haline getirilmesini sağlayabiliyor. Bununla birlikte eğer Amerika Birleşik Devletleri güvenlik sözü ile desteklenen ülke içinde Avrupalı bir savaşa karışmaları halinde daha büyük bir kuvvetin kullanımını tetikleyecek küçük bir kuvveti güvence altına alırsa toprakların %80'ini elinde tutuyor ve ABD koruması altında istikrarlı bir demokrasi olarak gelişiyor.
En kötü senaryo olan Belarus senaryosunda ise ABD çekilir, Avrupa tökezler, Ukrayna teslim olur ve Rusya'nın vassalı olur, 'küresel düzen' çöker.
İnsan söylemeden edemiyor; sanki varmış gibi.