Herkese iyi bayramlar diliyorum. Umarım ahirimiz de bayram olur.
Bugün infaz yasasına ilişkin düşüncelerimi ve internette kişilik haklarının halen korumasız oluşuna dair durumu sizlerle paylaşmak istiyorum...
İNFAZ PAKETİ NE GETİRDİ?
Kamuoyunda konuşulan, Grup Başkanı Abdullah Güler'in paylaştığı, komisyondan geçen ve nihayet TBMM Genel Kurulunda kabul edilen... Bu silsileye bakarsak giderek azalan, beklenenle konuşulanın arasında farklar olan bir metin yasalaştı. Paketin başlığını atmak gerekirse şöyle diyebiliriz: "Özel infaz usullerini düzenleyen bir paket". Bunun dışındakiler ise tali konular...
NEDEN BÖYLE OLDU?
Bunu anlamak için bir adım öteye gitmek gerekiyor. Aylarca konuşulan paket Meclis'e neden geç geldi sorusunu sorarak başlamak lazım. Bunun altında yatan temel faktör, hükümetin uzlaşma arayışıydı. Bu arayış sebebiyle aslında komisyonda tartışılmadan geçecek veya komisyonda konuşulsa bile genel kurulda ihdas suretiyle yeni maddelerin ekleneceği bir sistematik öngörülüyordu. Böylece "karmaşa" azalacak ya da hiç olmayacaktı...
UZLAŞMANIN GEREKÇESİ
Uzlaşma yaklaşımının birkaç sebebi var bence. Birincisi "Terörsüz Türkiye Süreci" bağlamında tartışmalı alan bırakmamak. İkincisi ise paketteki maddelerin AYM gündemine taşınmasının önüne geçmek. Ve tıpkı Covid düzenlemesinde olduğu gibi "pazarlık" görünümü vermeden yasayı yapmak... Bu saiklerin tümü mühim ancak en önemlisi bu konuda tüm muhalefetin hedef alınması ve onlardan bu konuda bilgi istenmesi. Mesela, Erzincan Milletvekili Sarıgül'ün TikTok'ta verdiği mesajları hatırlayın. Bunlar bir bilgiye dayanan verilerdi...
GENEL KURULDA MADDELER EKSİLDİ...
Genel kurulda itirazlara kulak veren Cumhur İttifakı birçok maddeyi geri çekti:
* Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun, kişilerin toplu olarak bulundukları yerlerde işlenmesi halinde verilecek cezayı arttıran 12. madde,
* trafikte yol kesme suçu kapsamında ceza artırımını öngören 13. ve 15. madde,
* çocuk hükümlülerin cezalarının infazına çocuk kapalı ceza infaz kurumlarında başlanması akabinde çocuk eğitim evlerine gönderilmesini düzenleyen 16. ve 17. madde,
* internet ortamında yapılan paylaşımlara ilişkin BTK'ya içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi yetkisi veren 23, 24 ve 25. madde,
genel kurul gündeminden geri çekildi.
NE OLACAK ŞİMDİ?
Bu sorunun cevabı yasanın yukarıda belirttiğim serüveninde ve partilerin hukukçu kurmaylarının beyanatlarında gizli.
Görünen o ki uzlaşma kapsamında AK Parti, genel kuruldan madde eksilterek bir sonraki pakette uzlaşma sağlanacak metinler kümesine bir ekleme yaptı. Bu istikrarlı ve eylemli biçimde "dayatmadan" değil "uzlaşmadan" yana olunduğuna işaret ediyor.
Zira terörle ilgili düzenlemeler başta olmak üzere benzeri etki doğuracak değişikliklerin Meclis'ten azami bir oyla geçmesi önemli. Bu çözümün odağının "gerçekten Meclis" olduğunu da ortaya koyan bir yaklaşım.
BÜYÜK SORUN: KİŞİLİK HAKLARI...
Bu pakette varken de çıkarıldığında da gündeme gelmeyen bir konu var. Teklifin 23 ila 25. maddelerinde bulunan bu düzenleme AYM'nin (5651 s.) İnternet Kanunundaki 9. maddeyi iptal etmesinden kaynaklı bir ihtiyaç. AYM'nin iptal kararını hatalı bulsam da uygulanması zorunlu. AYM tarafından hükümete verilen süre dolmuş olmasına rağmen bir düzenleme yapılmadı. Böylece bir kimsenin kişilik haklarına saldırı olduğunda genel hükümlere göre talepte bulunması dışında bir imkânı yok.
İTİBAR TETİKÇİLERİ KORKUSUZLAŞIYOR...
İtibar tetikçilerinin kol gezdiği internet arenasında, kişilik haklarımızın kolu kanadı kırık biçimde... Bu konuda "uzman tetikçilerin" hakarete ramak kalan; tehdidi üstü kapalı yapan ifadelerine karşı, yargının yaklaşımında bir ahenk yok...
BİR YASA, BİR DE İYİ UYGULAMA...
Bir yasaya ihtiyacımız var ve bunun ivedi olarak kanunlaşması lazım. Bu paket başlı başına bir düzenleme olarak hemen gelmeli. Aynı biçimde karalama kampanyalarına da bir çözüm bulup bu pakete eklemeliyiz. Bunlar yasamanın görevi. Öte yandan yargının yaklaşımına da dikkat etmek gerekiyor. Özellikle takipsizlik kararlarında "standart" şart. Bu da uygulamanın sorunu...