Ateş çemberi karşısında Ankara'nın formülü

İsrail'in Suriye'yi parçalama planı henüz bitmedi. Dürziler ve Şam yönetimi arasında yaşanan gerilim Arap aşiretlerin müdahalesi ile sönümlenmiş görünüyor.

Dürzilerin Suriye'ye bağlılıkları geçmişte de yüksekti. Ancak İsrail her topluluk içinde kendi çıkarlarına uygun aktörleri kışkırtabiliyor.

Tel Aviv yönetimi uzun zamandır bölgede bir Kürt koridoru planını diri tutuyor. Bu koridor hem Irak hem de Suriye hattında Akdeniz'e açılan bir Kürdistan fikrine dayanıyor. Kürt koridorundan kârlı çıkacak Kürtler değil elbette. İran'a uzanacak bu hattın başka hesapları içerdiğini biliyoruz.

Kandil'den Cemil Bayık'ın dün verdiği röportajda satır arası cümleler var. Bu mesajları çok boyutlu okumak gerekiyor. Yeni Yaşam gazetesine konuşan Bayık, "Bazı uluslararası güçler ve Kürt işbirlikçileri" olarak tarif ettiği bir toplam aracılığıyla kendilerine, "Eğer ayakta kalmak istiyorsanız Önder Apo'dan ve çizgisinden vazgeçeceksiniz. Kendinize yeni bir önderlik ve çizgi esas alacaksınız, aksi takdirde 6 aya kadar ömrünüz var" mesajının iletildiğini belirtti.

"Biz önderliğimizden de çizgisinden de memnunuz. Bizim böyle bir sorunumuz yok" diyen Bayık, bu açıklama ile kimleri kastediyor tahmin etmek güç değil.

Avrupa'daki örgüt militanlarının bir kısmının başka ülkelerce devşirildiğini biliyoruz zaten. Suriye tarafında ise İran, İsrail gibi aktörlerin de Salih Müslim, Mazlum Abdi, İlham Ahmed gibi isimlere çengel attığını söyleyebiliriz. SDG'nin Şam'a entegrasyonundaki tıkanıklığın/yavaşlığın sebebi burada saklı.

Küresel kavgada bloklar net. Ancak perdenin gerisinde yani Suriye ve Irak sahasında İsrail-İran kapışmasına bir hazırlık söz konusu. İki ülkenin de bu havzada Kürtlere olan ilgisi yüksek. Batı cephesinin bu işi rahat kotaracağına inananlar için İsrail en büyük ümit kapısı. Özellikle 7 Ekim 2023 sonrası İsrail'in bu meselede yaptığı çalışmalar açık kaynaklarda mevcut.

Şimdi İmralı'nın Kürtleri kullanmak isteyen emperyalistlere karşı örgütü feshetme planı devrede. Türk devleti bölgedeki ateş çemberinden Suriye ve Irak havzasında yaşayan Türkmenleri, Arapları ve Kürtleri korumak istiyor.

İç cephenin sağlam hale gelmesi için MİT Başkanı Kalın tarafından siyasi partilere bilgilendirme yapıldı. TBMM'de bölgedeki gelişmelere karşı hazırlık başlıyor. Siyasi partilerin kendi kavgalarını ve iç meselelerini bırakarak bölgeye odaklanma zamanı. Bölgede olup bitenlerden habersiz partilerin ise uyanma vakti geldi.

Suriye'de istikrarsızlık isteyenlere karşı Ankara'nın sahada başka formülleri de var. Çok yakında Türk üsleri Suriye'de yerini alacak.