Anayasa Mahkemesi geçtiğimiz hafta Türkiye Futbol Federasyonunun korsan maç yayınları üzerindeki denetim yetkisini iptal etti. Bugün bu karara değinmek, karara ilişkin düşüncelerimi belirtmek istiyorum.
DENETİM YETKİSİ
7346 sayılı kanunla (m.29) 5894 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanuna bir madde eklendi. Eklenen bu maddeyle (Ek m.1) ülkemizdeki futbol maçlarının hukuka aykırı yani kaçak şekilde internet ortamında yayınlanması halinde TFF yönetiminin erişimi engelleme kararı verebileceği tanımlanmıştı. Buna göre TFF öncelikle içeriği bu mümkün değilse tüm sitenin erişimini engellemeye yetkili olarak tayin edildi. Kararlara karşı bir hafta içinde sulh ceza mahkemesine itiraz mümkündü.
CHP: "YETKİ KEYFİ"
Kanun yürürlüğe girince bu düzenlemeye karşı AYM'de dava açıldı. Davada CHP erişim engellemek için aranan AİHM kriterlerinin olmadığı, özel hukuk tüzel kişisi olan TFF'ye yetki verilmesinin keyfi sonuçları olduğu, erişimin engellenmesi kararının hâkim onayına sunulmasının öngörülmediği, sulh ceza hâkimliklerine itiraz yolunun açık olmasının ise güvence oluşturmadığı gibi hususlara dayandı.
KARAR: İPTAL
AYM, TFF'nin özel değil kamu tüzel kişisi olduğunun altını çizmiş ama özetle keyfi uygulamalara sebebiyet vereceği için aşağıdaki gerekçelerle maddeyi iptal etmiştir: -Erişimin engellenmesi kararının hâkim veya mahkeme onayına sunulmasına yönelik bir hükme yer verilmemesi. -Kararı verecek yönetim kurulunun üyelerinin hangi nitelikleri taşımaları gerektiği ve seçilmelerine ilişkin usul ve esasların belirtilmemesi. -Erişim engeli usul ve yöntemine dair temel ilkeler belirlenmeksizin bu konuda doğrudan TFF'ye düzenleme yetkisi verilmesi. -Gençlik ve Spor Bakanlığının erişimin engellenmesine ilişkin işlemleri denetleme yetkisinin olmaması...
Karar dokuz ay sonra yürürlüğe girecek. Ancak kararın bu minvaldeki diğer kararlar gibi değerlendirme hatası içerdiğini düşünüyorum.
YAYINLAR TFF'NİN!
TFF, futbol yayınlarını bedeli karşılığında devretme yetkisine sahip. Bu durum kulüpler başta olmak üzere ülkemizde sporun gelişimi noktasında önemli. Böyle bir hakkın sahibi olan kamu tüzel kişisinin bunu korumak için yetki ile teçhiz edilmesinden daha doğal bir şey olamaz. Yayınlar 100 dakikalık bir süreç içinde gerçekleşiyor. Tespit etmek için "genel" yaklaşım yani uzunca bir zamana yayılan prosedür yerine; daha kısıtlı süre içinde bunu yapabilecek alt yapıya sahip bir sistematiğe duyulan gereksinim ortada!
KARARA İTİRAZIM VAR!
AYM kararı, aktüel durumu göz ardı etmiş! Maç yayınlarının engellenmesi ile paylaşımların engellenmesi meselesini özdeş tutan AYM büyük bir hata yapmış bence. Ortada yargısal boyuttan ziyade idari bir durum olduğunu görmek gerekiyor. Burada mücadele edilen ne? Nasıl mücadele edilmeli? sorusunun cevabını yanlış yerlerde aramış AYM. Aynı hatayı kişilik haklarının korunması bağlamındaki prosedürü iptal ederken de yapmıştı. Kişilik hakkı ile ifade özgürlüğünü yarıştırmış ve ifade özgürlüğünü öncelemişti... Dilemem ama AYM üyelerinden birinin kişilik haklarına internet ortamında halel gelirse "neyi iptal ettiklerini" anlarlar...
GENİŞ YORUM DEĞİL MAKUL ÇÖZÜM ŞART!
Bir kimsenin yaptığı paylaşımla ilgili "ifade özgürlüğü" bağlamında bakıp geniş yorum yapmak bir nebze makul görülebilirken maç yayınlarına aynı zaviyeden bakılması hatalıdır. Burada tartışılması gereken korsan yayınla mülkiyet hakkının korunması olmalıdır. Her ne kadar erişim engeli ifadesi kullanılmışsa da mahiyetin farklılığını görememek de ikinci büyük hata! Kaldı ki süreç itirazla hukuki denetime açılmıştır. Bunun öncesinde bir karar alınması ile sonrasında denetime sunulması arasındaki tercihin nedeni başta söylediğimiz gibi bu konuda sadece hızın etkin mücadele sağlamasıdır!
ÇÖZÜM NE?
AYM'nin kişilik haklarının internette korunmasını düzenleyen maddeyi iptali de ayrı bir sorundur ve halen devam etmekte... AYM'nin internet olgusunu kavraması ve olayları "salt teorik" bağlamdan değil "hayatın içinden" yorumlaması şart. Şayet böyle bir bakış açısı olsaydı en azından kısmen bir iptal çıkar ve gerekçesi de buna göre yazılırdı. Bir öneri olarak söyleyeyim: Maddenin "Erişimin engellenmesiyle ilgili iş ve işlemleri yapmak üzere TFF bünyesinde idari birim kurulur. Yönetim Kurulu, bu madde kapsamındaki yetkisini idari birimde görev alacak kişilere devredebilir." Kısmını iptal edip buradaki belirsizliğin giderilmesini isteyebilirdi. Hatta buradaki işlevin savcılıklara devri veya onların emrine verilmesini dile getirebilirdi...