Tüm Yazarlar
Necmettin Özdin Yazıları
Değişen dünya düzeni ve Çin
Necmettin Özdin
Mevcut ABD liderliğindeki Batı merkezli dünya düzenini yerle yeksan edeceğini söylememiz bugün için zor olsa da Çin artık kendi vizyonu ve kuralları ile oynayacağını çekinmeden ilan etmektedir. Bölgemizdeki Arap Baharı, Rusya’nın Suriye savaşına müdahalesi- Esad rejimine arka çıkması ve DEAŞ’ın ortaya çıkma hikâyesini Çin’in İpek Yolu ve bunu destekleyen tüm jeopolitik-ekonomik inisiyatiflerden bağımsız okuyamayız.
Değişen dünya düzeni ve Türkiye
Necmettin Özdin
Hala bir geçiş dönemindeyiz. Bu dönem, realist bir pozisyon almayı Soğuk Savaş ve sonrası dönemin uluslararası kurumlarına bağlı kalmayıp Astana görüşmelerinde olduğu gibi çok taraflı oynamayı gerekli kılmaktadır. Aynı şekilde, İngiltere Başbakanı Theresa May’in ziyareti ile atılan ticari ve özellikle de stratejik adımlar da bu anlamda not edilmelidir.
Kutuplaşmanın izini sürmek
Necmettin Özdin
Türk siyasal ve toplumsal hayatında kutuplaşmayı tartışmak istiyorsak, konuyu 2002 sonrası döneme hapsetmek yerine, ilk serbest seçim sonuçlarında karşılık bulan sosyolojiyi anlamak, 27 Mayıs ihtilali ve sonrasının anayasal ve kurumsal tüm düzenlemelerinin sonuçlarını okumak daha aydınlatıcı olacaktır.
Siyasal sistemlerin mantığı ve Başkanlık Sistemi
Necmettin Özdin
Bir ülkenin siyasi kültürü, o toplumun tarihini, geleneklerini, değerlerini ve diğer aidiyet unsurlarını yansıtır. Sistemlerin mantığı ve ülkelerin siyasi kültürü arasındaki uyum bize ideal olan modeli gösterecektir. Kaldı ki, hükümet modelleri demokrasinin barometreleri değildir. Mesela Amerika başkanlık sistemi ile İngiliz parlamenter sisteminden daha fazla ya da daha az demokratik ülke olmuyor.
Çok kutuplu dünyanın eşiğinde: Merkez Bankası ve...
Necmettin Özdin
Tek bir süper gücün ortadan kalktığı çok kutuplu bir dünya düzeni ve çıkar çatışmalarının gerek bölgesel gerekse küresel düzeyde ortaya çıktığı bir yüzyıla girdiğimiz aşikâr. Doğrudur, merkez bankacılığı ve para politikası teknik bir konudur; ne var ki bağımsızlık da milli ve tamamıyla siyasi bir konudur.