Gençlik, tek parti döneminden itibaren resmi ideolojinin hedefi oldu. 27 Mayıs 1960'la başlayan darbeler döneminde ABD icadı sol ideoloji eliyle sağ-sol çatışmasına itilen gençlik; cuntacıların üniversitelerde, sokaklarda darbe zemini için kullandığı bir nesle dönüştürüldü.
12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 öncesindeki birer yılda, sırf darbe şartları oluşsun diye toplam 5 bin (evet beş bin) gencimiz öldürüldü.
FETÖ ihaneti, daha acımasız oldu. Ortaokul-lise sıralarında devşirilen milletin masum evlatları, 15 Temmuz ihanetinde acımasız üniformalı katiller haline getirildi.
Çok şükür bu dönemleri Çanakkale ruhu ile atlattık.
Şimdi yarınlarımız için umutlarımızı, heyecanlarımızı dirilten yeni bir gençlik var: TEKNOFEST Gençliği...
İstanbul'da üç gündür dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST yapılıyor.
Evet, dünyanın en büyüğü. 58 ana, 137 alt kategorideki yarışmalarda ön eleme aşamasını geçen 565 binden fazla takım ve 1 milyon 100 bin yarışmacının başvuruda bulunduğu bir gençlik festivali.
Bu yıl, 13'ü yeni olmak üzere toplamda 64 farklı yarışmayla, dünyanın en büyük teknoloji festivali olma rekoru yenilendi.
81 ilimizin yanı sıra 96 ülkeden 565 bin takım ve 1 milyon 200 bin yarışmacı katıldı.
2018'den bu yana gerçekleştirilen festival; geçtiğimiz yıllarda İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de, Samsun'da, Gaziantep'te, Bakü'de milyonlarca gencimizle buluştu. Bu yıl mayıs ayında, Milli Teknoloji Hamlesi rüzgârı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde, Lefkoşa'da esti. Son olarak "TEKNOFEST Mavi Vatan" ile milli heyecan denizlere taşındı.
Bugüne kadar 11 milyona yakın ziyaretçiyi ağırlayan TEKNOFEST'e, milletimiz; çocuklardan gençlere, ailelerden teknoloji tutkunlarına kadar sahip çıktı.
Açılış töreninde konuşun TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Milli Teknoloji Hamlesi'nin tek gayesinin tam bağımsız ve müreffeh bir Türkiye idealine ulaşmak olduğunu belirtti. Ekledi:
"Milli Teknoloji Hamlesi, sadece roket yapmak değil. Davamız teknolojiyi vicdanla, aklı ahlâkla birleştirmektir. Davamız zulme 'dur' diyecek güce ulaşmaktır. TEKNOFEST'te sadece parlak fikirleri ve yeni icatları görmüyoruz. O fikirleri çeliğe, koda, ürüne dönüştüren usta elleri ve zihinleri de görüyoruz. Bu yarışmalardaki her bir proje, yarının dünyaya damgasını vuracak teknoloji şirketlerinin habercisidir. TEKNOFEST, asırlardır süren taklit uykusuna, öğrenilmiş çaresizliğe en güçlü itiraz..."
TEKNOFEST'le, milletimizin mana köklerine bağlı bir gençlik geliyor. Yabancı ideolojilere, devlete paralel ihanet yapılarına gençlik devşirilmiyor.
Savunma sanayinin esas gücü olan yetişmiş insan kaynağı zenginliği, ortaya konuyor.
Geleceğin Büyük ve Güçlü Türkiye'sinin projelerini geliştirecek gençlere yatırım yapılıyor.
Milli Teknoloji hamlesini omuzlayan gençlik geliyor.
Bu gençlik sadece milletimizin umudu değildir. Bölgemizi kaostan, kandan kurtarıp barış ve huzur getirecek nesildir.
İşte bu yüzden bu nesil, emperyalist Batılı emellerin, insanlık düşmanı projelerin, bilhassa İsrail soykırımının, yayılmacılığının korkulu rüyasıdır.
Bu nesle sahip çıkan, önüne düşen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Devlet Bahçeli'nin, Cumhur İttifakı'nın ve aziz milletimizin desteği asla unutulmayacaktır.
Yazımızı dün festivalde gençlerimi kucaklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözleri ile bitirelim:
Milli teknoloji hamlemizin genç akıncıları milletimizin gurur kaynağı olmayı sürdürüyor. Dünyaya mührümüzü vuracağımız Türkiye Yüzyılı'nın kilit aktörü TEKNOFEST Kuşağı yine göz dolduruyor. Gençlerimiz özgüvenleriyle ortaya koydukları muhteşem eserlerle büyük ve güçlü Türkiye'nin taşlarını döşüyor. Sizin gibi zihni ve ufku açık hem şahsiyetiyle hem de geliştirdiği ürünlerle göz kamaştıran genç arkadaşlarımızı gördükçe istikbale güvenle bakıyoruz."