Gardı düşmek, boksta çok kullanılan bir terim. Boksörün, yediği yumruklar yüzünden kendini savunamaz hale gelmesi, kontrolü kaybetmesi. Bunun sonucunda da daha sert yumruklar alarak maçı kaybetmesi. Hatta nakavt olması...
Ekrem İmamoğlu-Özgür Özel ikilisi yüzünden CHP'nin de gardı düşmüş durumda.
Ekrem İmamoğlu'nun zapt edilemez hırsı yüzünden CHP preslenmiş durumda.
Bir yandan İstanbul'da İmamoğlu merkezli yolsuzluk soruşturması.
Diğer yandan 38. Olağan Kurultay'a bulaşan ve yine İmamoğlu merkezli şaibeli durum...
Özel, meydanlarda hançeresini yırtarcasına bağırıyor ama savunmaları hiç ikna edici değil. Saraçhane bülbülleri bile ıkınıp sıkınıyor.
Yürüyen yargı safhasında CHP'nin gardı gerçekten düştü.
Şaibeli kurultayla ilgili önceki gün beklenen oldu.
Özgür Özel'in CHP Genel Başkanı seçildiği CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nda, "para karşılığı oy kullandırıldığı" iddialarına ilişkin hazırlanan iddianame kabul edildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianamede; aralarında tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun bulunduğu 12 şüpheli hakkında, "Siyasi Partiler Kanunu'na muhalefet" suçundan 3'er yıla kadar hapis cezası istendi.
İddianamede; soruşturmanın, Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyen delegelere, Özgür Özel'i desteklemeleri için bazı vaatlerde bulunulduğunun, bizzat CHP delegeleri, parti meclis üyeleri ve partililerce dile getirilmesi üzerine başlatıldığı belirtildi.
Burası önemli. Çünkü başta Özgür Özel ve fondaş gazeteciler, soruşturmanın, "Saray'ın tezgâhı" olduğu tezviratını yapıyorlar.
Şaibeli Kurultay dosyasında; sanıklar, tanıklar CHP'li... Şikâyetçi olanlar CHP'li... Mağdur Kılıçdaroğlu CHP'li...
Külliye bunun neresinde?
Bir hatırlatma yapmakta fayda var.
Kurultayda ilk tur oylamada Özel 682 oy, Kılıçdaroğlu ise 664 oy aldı.
Fark sadece 18.
Gece yarısından sonra yapılan 2. turda Özel'in oyları 812'ye yükseldi. Kılıçdaroğlu'nun oyu 536'ya düştü.
Özel'e, 130 oy kayarken, Kılıçdaroğlu 128 oy kaybetti.
Kılıçdaroğlu'nun oyları uzun arada nasıl oldu da Özel'e kaydı? O arada hangi fırıldaklar çevrildi?
Hatırlayalım, Kurultay'ın kontrolü de İmamoğlu'nun elinde...
İddianamede bu husus özellikle belirtilmiş.
İddianamede, İmamoğlu'nun, Kurultayda "Divan Başkanı" olarak görev yaptığı, İmamoğlu'nun organizesinde diğer şüphelilerin de iştirak halinde hareket ettiği yazıyor.
Tezgâh baştan kurulmuş. Niye bir belediye başkanı, yani Cumhurbaşkanı olmak için yanıp tutuşan İmamoğlu, Divan Başkanı oluyor?
Kabul edilen iddianamede 12 şüpheli var.
9 şüpheli, milletvekili olduğu için dosyaları ayrıldı.
Milletvekili dokunulmazlığı olan ve bu iddianamede yer almayan 9 kişi arasında CHP'nin Genel Başkanı Özgür Özel ilk sırada yer alıyor.
Evet, şaibeli kurultay davası CHP'nin gardını düşürdü.
Öyle ki, bir önceki Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile Özgür Özel, birbirinin yüzüne bakamaz hale geldiler.
Kılıçdaroğlu, suskunluğunu bozarak sosyal medya hesabından darbeyi vurdu.
Elektrik direğine asılmak ve silahla vurulmak gibi ağır tehditler aldığını söyleyen Kılıçdaroğlu şunu diyor:
"Tehditler, iftiralar ve kirli kampanyalar bir araya gelmiş durumda. Sahte sosyal medya hesaplarından, fonlanan sözde akademisyenlere, iftira ve manipülasyonla mesleklerini kirleten bazı gazetecilere kadar uzanan geniş bir cepheyle karşı karşıyayız. Ve ne yazık ki, dün siyasi ikballeri uğruna yanımda saf tutan, bir zamanlar benimle yol yürümeyi bir övünç sayarken bugün başka mecralara savrulmuş bazı siyasetçiler de bu koroya katılmış durumda..."
Bu sözlerin muhatabı İmamoğlu ve Özgür Özel'dir. Kılıçdaroğlu, sadece isimlerini söylemiyor. Videolarda, Kılıçdaroğlu'nun yanında "Cumhurbaşkanı yardımcısı" olarak takdim edilirken gerdan kıranlar kimlerdi? Kılıçdaroğlu için gözyaşlarını tutamayan aktörler kimdi?
Özgür Özel de cevaben Kılıçdaroğlu'na, yeniden CHP'nin başına geçemezsin. Senin alnını karışlarız" diye posta koyuyor.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır da Halk TV canlı yayınında; "Kılıçdaroğlu, her onurlu CHP'nin yapacağını yapsın" diyor.
Kılıçdaroğlu'na onursuz dememişlerdi, onu da dediler.
Görünen o ki, bugünler daha CHP'nin iyi günleri...
