CHP'de yaşanan iç savaş, CHP'nin idaresindeki belediyelerde işlenen cürümleri yeterince konuşmamıza mâni oluyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki yolsuzluk, rüşvet, ihaleye fesat karıştırmak vb. suç iddiaları üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Ekrem İmamoğlu suç örgütüne yönelik başlattığı soruşturma hem derinleşiyor hem de genişliyor.
Soruşturma sürecinde, hukuk tarihinde pek de görülmemiş bir hâdise yaşanıyor. Soruşturma kapsamında tutuklanan şüpheliler art arda itirafçı oluyorlar. Şu ana kadar 40'a yakın şüpheli etkin pişmanlık yasasından yararlandı. İddianame yazılana kadar ve mahkeme safhasında da itirafçı sayısı daha da artacaktır. Şu hususu da gözden kaçırmayalım, itirafçı olan isimler 'gizli tanık' olmadan açıktan Ekrem İmamoğlu suç örgütü kapsamında işledikleri cürümleri tek tek anlatıyorlar. Ender bir vakaya şahidlik ediyoruz. Bu gidişle, suç örgütü kurucusu dışından suç örgütü mensuplarından itirafçı olmayan kalmayacak; o da başka çıkış yolu kalmayınca itirafçı olursa şaşırmam! Bu ülke insanına hayata boyunca bir kere iyilik yapmak istiyorsa, bir an önce itirafçı olsun da ülke gündemini meşgul etmeyi bıraksın.
Etkin pişmanlık yasasından yararlanmak için müşahhas belgeler sunmak gerekiyor. Nitekim Ekrem İmamoğlu suç örgütü soruşturması kapsamında etkin pişmanlık için başvuran bazı isimlerin ifadeleri yeterli görülmeyip mezkûr yasadan yararlanamadılar. Ne zamanki müşahhas belge sundular o zaman yasadan yararlanıp tahliye edildiler.
Ekrem İmamoğlu suç örgütü soruşturması kapsamında tutuklu olup da etkin pişmanlıktan yararlanmak isteyen şüpheli sayısının daha fazla olduğu belirtiliyor. Lâkin suç örgütünün lider kadrosunun yoğun baskısı altındalar. Baskılara rağmen itirafçı sayısı artınca Ekrem İmamoğlu vefakarlık şovu yaptı ve yolsuzluktan tutuklu bulunduğu cezaevinden, "Buradan dostlarıma sesleniyorum: Onurunuzu, haysiyetinizi, ailelerinizi ve evlatlarınızı koruyun. Gerekirse önünüze konulan o iftiranameleri düzmece olduğunu bilerek imzalayın. Hiçbirinizin çocuğunun geleceği benim özgürlüğümden daha kıymetsiz değil." mesajını gönderdi.
Bu şovuyla hem kendini örgüt mensupları için feda eden lider gösterirken hem de sanki örgüt mensuplarını itirafçı olmaya o yönlendiriyormuş kanısı oluşturmak istiyor.
CHP'li belediyelere yönelik yolsuzluk soruşturmaları sadece İstanbulla sınırla kalmayacaktır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması'nda yaptığı konuşmada, "Heybedeki irili ufaklı turplar da ahtapotun farklı yerlere uzanan kolları da" ifadesi dikkat çekiciydi. Ahtapotun kollarının İstanbul'a uzanacak kadar kısa olduğunu düşünmek saflık olur. Ahtapotun kolları oldukça uzun.
Başkan Erdoğan'ın aynı konuşmasında geçen, "Halka hizmet için harcanması gereken kaynakların siyaseti dizayn etmek için nasıl pervasızca kullanıldığı tek tek deşifre oluyor." ifadesinden anladığım ahtapotun ülke çapını saran tüm kolları kesilecek.
Öyleyse başka şehirlerde de operasyonlar gelecektir...