Tüm Yazarlar
Celal Tahir Yazıları
Türk dili ve Türk kahvesi
Celal Tahir
Harf inkılabı ve dilde sadeleşme akımı neticesinde kavramlara nüfuz edemeyen bir dil ortaya çıkar. Bu durumda toplumun varlık ve hayat ile olan irtibatının derinliği ciddi ölçüde azalır. Bunun sonucu sığlaşmadır. Dilde yaşanan sığlaşma tefekkür hayatımızın zayıflamasının da sebeplerindendir. Bu öztürkçeciliğin tabii neticesidir.
Ehliyet, liyakat ve sadakat
Celal Tahir
FETÖ ve küresel oligarşi
Celal Tahir
Devletler üstü küresel oligarşi ile FETÖ arasında yapısal benzerlik vardır. Uygulanan strateji de küresel gücün kaotik niteliği ve kaos planı ile irtibatlı gözükmektedir. 15 Temmuz darbesi ile doğrudan amaçlanan, terör eylemleri, kargaşa ve hatta başaramadıkları iç savaşa benzer görüntülerin ortaya çıkmasıdır.
27 Mayıs Siyaset tanziminin sosyolojisi
Celal Tahir
27 Mayıs sonrasındaki 55 yıl boyunca Cumhuriyet, hayatiyetini, Türkçülük, İslamcılık, Kürtçülük ve sosyalizm akımlarının çatışmalarının belirlediği bir dünyada devam ettirir. İşte Kemalizm’in 60 sonrası varlık zemini-iklimi budur.
Ütopyadan distopyaya
Celal Tahir
Dünyadaki bozuluş, bir tür sahte cennet arayışı ile tetiklenen bir süreçtir. İdeolojiler rehberliğindeki hareketlerin müdahaleleri de aynı neticeyi vermektedir. İşte bu süreç başladıktan sonra dünyanın gerçekliği distopyalar istikametinde dönüşmeye başlamaktadır. Çünkü aslî prensiplerle bağı zayıflamış dünya, kaos girdabının çekim alanındadır.
Üst aklın aklı
Celal Tahir
Intelligence teşkilatları, muhtelif cemiyetler, think-thank kuruluşları, kulüpler, Batılıların akıl birimleri diyebileceğimiz teşkilatlardır. Bunların iş ve işlevleri istihbarat toplamaktan ibaret değildir. Dünyayı yönlendirecek, sevk ve idare edecek düşünce akımlarını, ideolojileri ortaya çıkarır ve bir cereyan oluştururlar. Doğrudan kendileri ortaya çıkarmamış olsalar da ideolojileri kendi gayeleri doğrultusunda eğip bükerek kullanır, dünyanın genel gidişatını tayin ederler.
Yeni Türkiye ve Erdoğan’ın misyonu
Celal Tahir
İnsanlığa ve hatta modern Batı uygarlığının derin mahfillerine, ilahi menşeli asli prensipleri hatırlatacak, anlatacak olan Müslümanlar ve özellikle de Müslüman Türklerdir. Son 10 yıldır Türkiye’nin çok yönlü operasyonlara maruz kalmasının sebebi budur.
FETÖ’nün mahiyeti ve tarikatlar
Celal Tahir
Tarikatların yasaklamasıyla bu yapıların ortadan kaldırılamayacağının artık 90 yıllık tecrübe ile anlaşılmış olması gerekmektedir. Yasaklayarak engel olunabileceği iddiası da bunun gerçekleşebileceği zannı da komiktir. Lakin FETÖ, esasen bir tarikat da değildir, modern bir örgüttür.
Türkiye bombalanırken
Celal Tahir
Terörün özellikle bombalama ile rastgele insan öldürülmesinin, insan aklına müdahale gibi bir gayesi vardır. Bu tür olaylar özellikle araka arkaya geldiği vakit toplumdaki kolektif akıl ciddi ölçüde tahrip olur. İnsanlardaki panik giderek tavan yapar ve makul, mantıklı hareket edememeye başlarlar.
Modernitenin inşasında gizli cemiyetlerin rolü
Celal Tahir
Tarikat dünyaya ve devlete müdahil olduğu zaman işlevi akabinde tedricen mahiyeti de değişir ve eril bir mahiyet kazanır, çünkü devlet erildir. O sebepten manevi otorite ile devlet arasındaki irtibat doğrudan değil dolaylı olmalıdır.
Cumhuriyet kurulurken
Celal Tahir
1924 yılında çok dinli, çok dilli çok milletli, Osmanlı imparatorluğunun yerine modern, laik, uniter ulus devlet paradigması ile inşa olunan Cumhuriyetin birikimi inkâr edilmeden, ama İmparatorluk bakiyesi olduğumuz da unutulmadan, temel konsensüs’ü demokratik ve çağdaş bir zihniyetle yeniden tanımlanmalı.
Devlet ve derin devlet
Celal Tahir
Devlet ve derin devlet ikiliği ve ayrımı bu alanda olması gereken birliği-vahdeti ortadan kaldırmaya dönük bir ayrımdır. Devlet şerik-ortak kabul etmez. Devlet bir olmalı ve o bir olan devletin derinliği olmalı yani derinliği olan bir devlet olmalıdır.
Lozan ve Hayim Nahum Efendi
Celal Tahir
Sona eren bir imparatorluğun son hahambaşısı; Türklerin ve Yahudilerin ayrıcalıklı arabulucusu, Levanten, diplomat ve politikacı, “diplomatların en hahamı ve hahamların en diplomatı”: Hayim Nahum.
Dünden bugüne Kürt sorunu
Celal Tahir
‘PKK, hem feodal yapının -altyapıda yani üretim ilişkileri düzeyinde bir yere kadar, üstyapıda yani kültürel ilişkilerde ise daha fazlasıyla çözülmesine vesile olur, diye düşünülerek- hem de diğer Kürt ve Sol örgütlere karşı ehven-i şer görülmüş müdür?’ sorusu ortadadır.
Bir Rumeli açılımı ve Türklüğün kaderi
Celal Tahir
Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın iktidarı ve çabaları ve Yunanistan’ın içinde bulunduğu iktisadi-siyasi kriz de düşünüldüğünde, Ege’nin iki yakasında Türk Yunan kardeşlik köprüsü festivallerinin düzenlenmesi ve bu nev’iden adımlar, milli siyaset nitelemesini hak eder gözükmektedir.
Futbolun doğası
Celal Tahir
Futbolun kutsallıktan arındırılmaya gayret edilen dünyanın seküler ayinlerinden biri olması, onun modern dünyadaki yerinin ve oynadığı rolün en kısa ve açık izahıdır. Çünkü her kişi ve grubun bir kutsala ve de kutsalın tezahürüne bağlanması ontolojik bir zarurettir. Her ne kadar birtakım kişi ve gruplar kutsalın varlığını ve lüzumun reddetseler de, bu ontolojik ihtiyaçtan ötürü kendileri seküler ve yapay kutsallar icad edip onlara bağlanmaktan kaçınamamaktadırlar.
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e SİMAVİLER
Celal Tahir
Basınımız 80’e kadar büyük ölçüde, Cumhuriyet gazetesi, Karacanların Milliyeti, Simavilerin Hürriyet ve Günaydını ve Kemal Ilıcak’ın Tercümanından ibarettir. Seksen sonrası Özal ile matbuat medyaya dönüşür ve çeşitlenme başlar.
Kenan Evren’in önlenememiş yükselişi
Celal Tahir
Önce Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na doğru yolu açılan Kenan Evren Paşa, daha sonra da Genelkurmay Başkanı olur. Ve 12 Eylül 1980’de darbeyi gerçekleştiren cuntanın başı... Nasıl? Kısaca bir Evren’in önlenememiş yükselişine bakalım.
Halide Edip Adıvar’dan bugüne başkanlık sistemi ve senato
Celal Tahir
Bunu yakın tarihimizde -bildiğimiz kadarıyla- ilk gündeme getirenlerden biri Halide Edip Adıvar’dır. Halide Edip bugün de gündemde olan başkanlık sistemi hakkında şunları söyler; “Bizde Reisicumhur sırf bir parti ekseriyeti temsil eden bir meclis tarafından seçilir ve aynı zamanda (Amerika’da olduğu gibi) icrai kuvvetleri de elinde tutarsa, partizanlığa kaçmasına, keyfi kararlar almasına mani olmak belki mümkün olmaz.
Vekalet savaşları ve ideolojiler
Celal Tahir
Modern zamanlardaki işlevine bakıldığında, ideoloji, vahiy ile irtibatı olmayan beşeri düşünce formu, kapalı devre bir düşünce sistemi ve merhum Cemil Meriç’in deyişiyle, “İdraklerimize giydirilen deli gömlekleri” olarak görülür. Bu “gömlekler” vasıtasıyla, en azından son üç yüz yıldır, bireyin ve toplumun zihin dünyası belirli bir istikamette yönlendirilmektedir.
CHP’nin Azınlıklar Raporu
Celal Tahir
Varlık Vergisi’nin uygulandığı dönemde CHP’nin azınlıklardan sorumlu 9. Bürosu tarafından hazırlanan raporda, azınlıklardan “memleketin asli unsurunu teşkil eden milletle kaynaşmayan ve sadakat göstermeyen” şeklinde söz edilir. Rumlarla ilgili olarak da “...İstanbul’un fethinin 500. Yıldönümüne kadar İstanbul’u tek Rumsuz hale getirmek” ifadesi geçer.
Kod adı: Gezi Parkı
Celal Tahir
Geçen asırda ideolojilerin marifeti ile oluşturulan hayali özne, şimdi, şekilsiz, heterojen, amorf, kendisini neredeyse sadece bir karşıtlık ile tanımlayan kitledir.