Tüm Yazarlar
Hamit Emrah Beriş Yazıları
Yardım değil ikiyüzlülüğün propagandası
Hamit Emrah Beriş
ABD tarafından Gazze'ye gönderilen yardımlar, İsrail'e verilen malî ve askerî desteğin yanında oldukça küçük rakamlara tekabül ediyor. Kaldı ki bu yardımlar ABD'nin dışında başka ülkelerin ve sivil toplum kuruluşlarının katkılarını da içeriyor. ABD gerçekten yardım etmek istiyorsa İsrail'in saldırılarını bir an önce durdurmasını sağlasın.
İdeolojilerin sonundan medeniyet krizine doğru
Hamit Emrah Beriş
Az gelişmiş, üçüncü dünya, kolonyal gibi sıfatlarla anılan ülkeler, artık içine sokulmaya çalışıldıkları cendereden çıkıyor. Haklar ve özgürlükler konusunda izlediği çifte standart, Batı'nın hegemonyasının kırılması sonucunu doğuruyor. Gazze'de yaşanan soykırıma karşı sesini yükselten Batı'daki vicdanlı insanların tavrı da dünyanın kaostan çıkıp daha eşit ve daha adil bir görünüme kavuşmasına katkı sağlayacak.
Irkçılığın güncel sürümü
Hamit Emrah Beriş
Batılı ülkeler, tarihin farklı dönemlerde, kendi ekonomik kalkınmaları ya da refahlarının yükselmesi için dünyanın farklı yerlerinden insan transfer ettiler. Şimdi ise diğer tüm etmenler göz ardı edilerek göçten kaynaklı sorunların tek müsebbibi olarak ülkeye sonradan gelen insanlar gösteriliyor.
Irkçılığın İslamofobik yüzü
Hamit Emrah Beriş
Yeni ırkçılık, farklılığı ve çoğulculuğu baştan reddeden bir yüz taşıyor. Fransız Devrimi'nin dinamiklerine uygun şekilde herkesin birbirine benzediği bir toplum tasavvuru kuruluyor. Söz konusu tasavvurun en önemli bileşenlerinden biri manevî değerlerin toplumsal hayatın dışında bırakılması. İslâm ise öngörülen bu yapıya tamamen yabancı olarak kabul ediliyor.
Göçmen karşıtlığı bizden ne götürüyor?
Hamit Emrah Beriş
Göçmenleri yıldırmaya yönelik yaklaşımlar sonucunda, eğitimli ve gelir düzeyi yüksek göçmen kitlenin ülkeyi terk etmesi ihtimali söz konusu. Bu insanların maddi durumları veya hasletleri itibariyle zaten dünyanın farklı yerlerinde hayatlarını idame ettirme imkanları var. Artan baskılar, bu tabakanın ülkeden ayrılmasına ve somut bakımdan bir kayıp yaşanmasına neden olabilecek. Buna karşılık, daha alt gelir ve eğitim düzeyindeki insanların geleceklerine dönük alternatifleri çok daha sınırlı.
Kronik umutsuzluk sendromu
Hamit Emrah Beriş
Anlaşılan o ki yaklaşılan yerel seçimler, CHP'nin parti içinde kapsamlı bir hesaplaşmaya girmesini bir kez daha engelleyecek. Adaylık beklentileri ve koltuk paylaşım arayışları, partinin gündemini meşgul ettikçe Kılıçdaroğlu koltuğunu yeniden sağlama alacak. Partinin her seçim öncesi dağıttığı umut ise seçmende kronik bir umutsuzluğa dönüşecek.
Milletin direnişinden dirilişine 15 Temmuz
Hamit Emrah Beriş
15 Temmuz darbe girişimi pek çok açıdan Türkiye için bir milat oldu. Öncelikle Yeni Türkiye'nin kodlarında darbeye ve vesayete yer olmadığı görüldü. Darbecilere karşı direnen ve ülkenin geleceğini kurtaran milletin özgüveni yükseldi. Bundan sonraki süreçte darbeye yeltenmek isteyenlerin eskisine göre çok daha tereddütlü kalacakları açık.
Fransa olaylarından çıkarılacak ve çıkarılmayacak dersler
Hamit Emrah Beriş
İçişleri Bakanlığının sık sık Suriyeli sığınmacıların karıştıkları güvenlik sorunlarının ülke vatandaşlarının genel ortalamasından düşük olduğunu açıklamasına rağmen mültecileri güvenlik sorunu olarak göstermeye meyilli bir kesim var. Fransa'da yaşanan son olayları da iddialarını desteklemek için kullanılıyorlar. Fransa ve Türkiye'ye yönelik göç hareketlerinin dinamiklerinin farklı olduğu bilerek görmezden geliniyor. Doğrudan ucuz işgücü olarak gördüğü insanların geleceğini planlayamayıp yönetemeyen Fransa ile savaştan kaçan sığınmacılara insanî gerekçelerle kapılarını açan Türkiye göç politikaları açısından çok farklı yerlerde duruyor.
Dram trajediye dönüşürken kayıtsızlık artıyor
Hamit Emrah Beriş
14 Haziran'da Akdeniz'de batan göçmen teknesi, beş zenginin Titanik enkazını incelemek için girdikleri ve Atlantik'te kaybolan denizaltı kadar haber olmadı bile. Denizaltı kazasında ABD, İngiltere, Fransa ve Kanada donanmaları derhal devreye girip çok geniş kapsamlı bir arama-kurtarma faaliyeti yürütürken göçmen teknesinin batışının ardından karşılaşılan sessizlik durumun vahametini oldukça iyi anlatıyor.
Batı Türkiye'yi değerlendirmek istemiyor
Hamit Emrah Beriş
Batılı devletler, Erdoğan'ın yalnızca Türkiye'de değil, İslam coğrafyası başta olmak üzere dünyanın farklı yerlerinde büyük bir yönetici olduğunu gördü. Bu etkiyi ortadan kaldırmak için öncelikle Erdoğan'ın hükümleri dışında bırakılacağı bir strateji izlendi. Ancak ilk turda elde ettiği oy oranı, Erdoğan'ın Türkiye'nin geleceğindeki rolünün devam edeceğini gösterdi. Bu durum, Batı dünyasındaki Erdoğan karşıtlığının ayağını gazdan çekmesini beraberinde getirdi.
Erdoğan'ın yeni zaferinin şifreleri
Hamit Emrah Beriş
Bir İmparatorluk bakiyesi olan Türkiye, son üç yüz yıldır sürekli geri çekilmek veya kendini koruma refleksi göstermek zorunda kaldı. Son dönemde hem yerli ve millî üretimde yaşanan hamleler hem de diplomasi alanında kazanılan başarılar toplum açısından iftihar meselesi oldu.
14 Mayıs: Milletin iradesine giden yol
Hamit Emrah Beriş
14 Mayıs, Türk demokrasisi açısından gerçek anlamda bir milattır. Toplumsal talepler, DP iktidarıyla birlikte hayata geçmeye başladı. Başbakan Menderes, hükümet programını okurken "millete mal olmuş inkılâplarımızı mahfuz tutacağız." ifadesini kullandı. Başbakanın daha ilk günlerde yaptığı bu açıklama, Türkiye'de siyasal ve ekonomik özgürlükler bakımından ciddi bir rota değişikliğinin gerçekleşeceğinin de işaretini veriyordu.
Tehlikeli bir oyun: Kimlik siyasetiyle kutuplaştırma
Hamit Emrah Beriş
Kemal Kılıçdaroğlu, mezhepsel kimliğini ön plana çıkararak, hem söz konusu grupların oy tercihlerini doğrudan kendisine yönlendirmeye hem de bu kesimlere yönelik bir dışlanmışlık algısı doğurmaya çalışıyor.
Türkiye Yüzyılı'nın yol haritası
Hamit Emrah Beriş
AK Parti'nin, Türkiye Yüzyılı'na gayet iyi şekilde hazırlandığı 2023 seçim beyannamesinde görülüyor. Partinin yirmi yıldan fazla süren iktidar tecrübesi, beyannamede ortaya konulan iddiaların hayata geçmesi açısından bir referans teşkil ediyor. Bu açıdan, "Doğru Adımlar" başlıklı metni, klasik bir seçim beyannamesinden daha çok Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın belirlediği 2023 sonrasına yönelik bir yol haritası şeklinde görmek mümkün.
Millet İttifakı'nın terörle imtihanı
Hamit Emrah Beriş
Altılı Masa ortaklarının cevaplaması gereken ilk soru, HDP ile PKK arasındaki ilişki konusunda ne düşündükleri. Millet İttifakı'nın bileşenleri, bu basit soruya cevap vermekten ısrarla kaçınıyor. Aslında herkesin bildiği, HDP'nin de PKK'nın da inkâr etmediği bu ilişkinin itirafı konusunda Altılı Masa'nın sessizliğe gömüldüğü görülüyor. Nitekim HDP'yle girilen işbirliği, İyi Parti içinde istifayla sonuçlanan bazı itirazların da yükselmesini beraberinde getirdi.
28 Şubat siyasete ve hayata darbe
Hamit Emrah Beriş
2002'nin 3 Kasım'ında başlayan AK Parti iktidarının öncesini hatırlamayan gençlere 90'lar özgürlük, mutluluk ve refah dolu yıllar gibi gösteriliyor bugünlerde. Oysa o dönemleri hatırlayanlar, gerçeklerin hiç de şimdilerde anlatıldığı gibi olmadığını gayet iyi biliyorlar.
Dayanışma daima
Hamit Emrah Beriş
Önemli olan, birlik, beraberlik ve dayanışma duygularını sürekli diri tutmak. Bu süreçte, siyasî yağmacılar da toplumun motivasyonunu düşürmek için olanca güçleriyle çalışmayı sürdürecekler. Bunlara takılıp kalmadan ülkenin tüm potansiyelini kullanarak Türkiye'nin geleceğini inşa etmek elimizde. Türk toplumunun gücü ve potansiyeli bu durumun altından kalkmaya yetecek kadar büyük.
İsveç neyi hesap etmedi?
Hamit Emrah Beriş
Türkiye'nin NATO'dan çıkarılması mümkün olmadığından, John Bolton'ın teşkilatı feshedip yeni bir oluşum kurulması yönündeki önerisi çok da gerçekçi değil. Burada, cevabı çok belli olan "NATO'nun Türkiye'ye mi yoksa İsveç'e mi daha fazla ihtiyaç duyduğu" sorusu bile Bolton'ın iddiasının ne kadar temelsiz olduğunu açıklıyor.
Adaysızlık Millet İttifakı'nı ayakta tutuyor
Hamit Emrah Beriş
Bugüne kadar Millet İttifakı'nın çökmemesi biraz da aday belirleme sürecinin sürekli ertelenmesiyle ilişkili. Adaylık konusundaki belirsizlik bir bakıma ittifaka hayat veriyor. Zira aday açıklandıktan sonra ittifak üyesi tüm partiler, neden bu ismi tercih ettiklerini seçmenlerine açıklamak zorundalar.
Hoş geldin Türkiye Yüzyılı
Hamit Emrah Beriş
2023 ile başlayan yeni dönemin Türkiye Yüzyılı olması bir hayal değil. Türkiye, genç nüfusu ve yaptığı yatırımlar sayesinde teknoloji alanındaki gelişmelere uyum sağlayacağının işaretlerini veriyor.
Diplomasinin Türkiye Yüzyılı
Hamit Emrah Beriş
Güvenliğin başat unsur olacağı anlaşılan yakın gelecekte Türkiye savunma sanayisi ve yeni teknolojilere uyumuyla bu sürece ayak uyduracağının işaretlerini veriyor. En az bunun kadar önem taşıyan bir başka konu ise diplomatik çalışmalar aracılığıyla iç güvenlik alanında sağlanan başarının uluslararası alanda da desteklenmesi.
Terör neden şimdi?
Hamit Emrah Beriş
PKK'nın kuruluşundan itibaren en önemli amaçlarından biri Türkiye'yi güvenlik sorunlarıyla meşgul etmek. Türkiye'nin bölgesel aktör olmaktan küresel bir güç durumuna geçmesini engellemek isteyen büyük devletlerin PKK'yı bu amaçla kullandıkları biliniyor. Son dönemde Türkiye'nin küresel iddialarının artmasıyla terör eylemi arayışının artması da tesadüf değil.
Ütopyadan distopyaya Avrupa'nın geleceği
Hamit Emrah Beriş
Avrupa'nın geleceği, göç sorununun dışlayıcı değil kuşatıcı şekilde yönetilmesine bağlı. Bunun için öncelikle Avrupa'nın kendisini dünyanın geri kalanından daha üstün görmekten vazgeçmesi gerekiyor. Borrell tarafından Zikredilen "bahçe" ve "orman" metaforu, bu geleneksel politikadan vazgeçileceği yönünde iyi işaretler vermiyor.
Kim göç etmek ister?
Hamit Emrah Beriş
Türkiye, göçe neden olan sorunlar konusunda tarihsel açıdan en az sorumluluğa sahip ülkelerden biri. Geçmişten itibaren Batılı ülkelerin aksine ne bu ülkelerin kaynakları sömürüldü ne de kendi içlerinde yaşanan sorunları provoke edici politikalar izlendi. Buna karşılık, içinde bulunan coğrafya nedeniyle Türkiye göçten en fazla etkilenen ülkeler arasında en ön sıralarda.
Geçmişin kadar güçlüsün
Hamit Emrah Beriş
Devletlerin gücünü belirleyen en önemli unsurlardan biri geçmişle kurdukları ilişki. Türkiye, 29 Ekim 1923 tarihinde gerçekleştirdiği rejim değişikliğiyle Cumhuriyet idaresine geçti. Ancak bu durum, geçmişle bağımızın kesilmesini gerektirmiyor. Osmanlı mirasını reddetmek değil, sahiplenmek geleceği daha sağlam inşa etmek için önem taşıyor. Devletin gücü de zaten geçmişi bugüne taşıma becerisiyle ölçülüyor. İngiltere tarihteki en büyük imparatorluk. Devlet, en geniş sınırlarına I. Dünya Savaşı öncesinde ulaştı. O dönemde dünyanın dörtte birinden fazlası kontrolü altındaydı. Bağımsızlık hareketleri topraklarını daralttı. Ancak ilginç şekilde İngiltere'den bağımsızlıklarını kazanan pek çok ülke İngiliz Uluslar Topluluğu içinde kalmayı tercih etti.
Batı'dan ithal yabancı düşmanlığı
Hamit Emrah Beriş
Son dönemde bazı siyasî partilerin göçmen karşıtlığı üzerinden popülist siyaset üretme girişimleri iyice arttı. Bu durumun ortaya çıkmasında seçimlerin yaklaşmasının etkisi büyük. Kısa vadeli oy hesaplarıyla girişilen bu hareketler, ne insanî ne de ahlakî. Aslında bu yaklaşımın kendine örnek aldığı model Batı ülkelerindeki, Müslümanlar başta olmak üzere yabancı düşmanlığına dayalı hareketler. Türkiye'ye yönelik göçün ekonomiden toplumsal hayata kadar pek çok alanda ortaya çıkardığı belirli sorunlar var. Ancak bunlarla mücadele edilmediği yönünde bir algı yaratmak hiç de hakkaniyetli değil. İçişleri Bakanlığı'na bağlı Göç İdaresi Başkanlığı başta olmak üzere farklı kamu kurum ve kuruluşları ciddi çalışmalar yürütüyor.
Türkiye'nin yeni yumuşak gücü: Diplomatik arabuluculuk
Hamit Emrah Beriş
Türkiye'nin uluslararası diplomaside gösterdiği çaba, mevcut sorunlara yönelik inisiyatif kullanmayan ya da gerçekçi çözüm önerileri üretemeyen uluslararası örgütlerin yarattığı boşluğun doldurulmasına yardımcı oluyor. Diplomatik arabuluculuk faaliyetleri, Türkiye'nin küresel bir aktör olarak konumunu giderek güçlendiriyor.
Tahıl koridorunu açan anahtar
Hamit Emrah Beriş
Tahıl Koridoru Anlaşması, küresel gıda krizinin aşılması açısından oldukça önemli. Bu anlaşma aynı zamanda Türkiye'nin hem bölgesel hem de küresel açıdan artan ağırlığını göstermesi bakımından da büyük önem taşıyor. Türkiye, gerçekte kendisini doğrudan ilgilendirmeyen bir mevzuda yaşanan krizin çözülmesi açısından inisiyatif aldı ve sürecin başarıyla sonuçlanmasını sağladı. Türkiye'nin hanesine yazılan diplomatik başarı, tesadüf veya kısa süreli bir girişimin sonucu değil.
15 Temmuz bize ne öğretti?
Hamit Emrah Beriş
15 Temmuz'un bize anlattığı, daha fazla demokrasinin yılmadan ve hayatın her alanına yansıyan şekilde sürekli bir mücadele gerektirdiği. Bu gerçeği akıldan çıkarmamak bundan sonra darbe tehdidiyle karşılaşmamak için hayatî öneme sahip. Demokratik sistemler güçlerini devletle toplum arasında kurulan güven ilişkisinin sağlamlığından alırlar. Diğer darbelerin aksine 15 Temmuz'un girişim düzeyinde kalması, toplumda demokratik sisteme yönelik güvenin giderek yükseldiğine işaret ediyor.
Yabancı düşmanlığı kime hizmet ediyor?
Hamit Emrah Beriş
Bir süredir özellikle bazı siyasetçilerin provokasyonlarıyla yabancı düşmanlığının beslendiği dikkat çekiyor. Toplumu ülkedeki yabancıların aleyhinde kışkırtmak için sosyal medya başta olmak üzere farklı mecralarda yalan veya abartılı haberlere başvuruluyor. Göçmenleri doğrudan kriminalize etmek haksız ve yanlış. İçişleri Bakanlığı verileri ülkemizdeki sığınmacıların suç işleme oranlarının Türk vatandaşlarına göre çok daha düşük olduğunu gösteriyor. Aynı göstergeler suça maruz kalma açısından ise tam tersine işaret ediyor. Yabancıların aleyhinde kullanılabilecek her olay kısa sürede çevrimiçi alana intikal ettiriliyor. Öyle ki ülkede karşılaşılan neredeyse tüm hukuk veya ahlak dışı olayın sorumluluğu yabancılara havale ediliyor. İşin aslı belli olduğunda bile ilk başta estirilen düşmanlık havasından en ufak bir mahcubiyet duyulmuyor.
Bir hukuk faciası
Hamit Emrah Beriş
Toplumsal hafızadaki izleri yıllar sonra bile devam edecek üç idam hukuk tarihine kara bir leke olarak geçti. Siyasetin o günlerle hesaplaşması için uzun yılların gerekti. Yassıada'nın adı, 2013 yılında "Demokrasi ve Özgürlükler Adası" şeklinde değiştirildi. 27 Mayıs 2020 günü, yani darbenin altmışıncı yıldönümünde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Ada halka açıldı.
Türk demokrasisinin dönüm noktası: 14 Mayıs 1950
Hamit Emrah Beriş
14 Mayıs Türkiye'de güçlü bir demokratik kültürün doğması için eşsiz bir imkân doğurmuştu. On yıl sonra, 27 Mayıs 1960'ta bu sürecin bir darbeyle kesintiye uğraması ise Türk demokrasisi için bir trajedi olacaktı.
Milli egemenlik neden hâlâ önemli?
Hamit Emrah Beriş
1980'lerde ortaya çıkan küreselleşme süreci, millî devletlerin geleceğinin de sorgulanmasını beraberinde getirdi. Ülkeler arasındaki işbirliği sürekli yeni alanlara taşınıyor, AB gibi örnekler yeni bir uluslararası sistemin doğuşuna işaret ediyordu. Sonuç olarak millî egemenliğin işlevini kaybettiği iddiası dile getiriliyordu. Erdoğan'ın liderlik becerileri 15 Temmuz darbe girişiminin önlenmesinde en önemli faktörlerden biriydi. Bunun yanında Erdoğan'ın "Dünya 5'ten Büyüktür" sloganıyla özetlenen söylemi, emperyal amaçlar peşindeki devletlere karşı millî egemenliğin korunması gerekliliğinin en açık ifadelerinden biri oldu.
Devlet gibi devlet olmak
Hamit Emrah Beriş
Savaş nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın işgale karşı direnen Ukrayna, hem dünyaya hem kendisiyle aynı durumda olan diğer ülkelere farklı mesajlar verdi. Ukrayna direnişinden çıkan ilk mesaj, halkın iradesine dayanan güçlü bir demokrasinin pek çok zorluğun önüne geçebileceği. Toplum, kritik bir dönemde liderlik yeteneği gösteren seçilmiş cumhurbaşkanının arkasında durdu.
Metaverse, blokzincir teknolojisi ve dijital demokrasi
Hamit Emrah Beriş
Teknolojinin insanlığı getirdiği bu noktada, tamamen iyimser bir tablo çizmek de kendimizi bir distopyanın karanlığına hapsetmek de doğru değil. Olgusal bir gerçeklik olarak beliren bu süreci doğru yönetmek için hazırlıklı olmak ve gerekli tedbirleri almak elimizde.
Çağın günah keçileri
Hamit Emrah Beriş
Gerçekte daha makro nedenlerden kaynaklanan "üstün kitlenin hak ettiği" hayatı yaşayamaması, göç aracılığıyla gelen diğerlerinin varlığı ile ilişkilendiriliyor. Popülist siyasetin amaçlarından birinin de böylesi bir kabullenme olduğu açık. Sorunlara yönelik somut bir çözüm önerisi getirmeden kendi kitlesini konsolide etmek için düşmanlığa dayalı bu dil oldukça işlevsel bir mekanizma olarak görülüyor. Üstelik bu yaklaşım, tüm siyasal başarısızlıkların üstünü örtme işine de yarıyor. Dünya genelinde geçmişte marjinal kesimlere özgü görülen yabancı karşıtlığı giderek ana akım siyasetin bir parçası durumuna geliyor. Evrensel ölçekte en çok Müslümanların hedefinde olduğu bu süreç, Türkiye özelinde Suriyeli sığınmacılarla son dönemde Afgan göçmenlere odaklanıyor.
Bir psikolojik bariyer olarak 15 Temmuz
Hamit Emrah Beriş
15 Temmuz'un Türk demokrasi tarihi için asıl önem taşıdığı nokta, bundan sonraki darbe girişimlerinin önünü kesecek bir psikolojik bariyer niteliği göstermesi. Artık darbeye tevessül edecek gruplar, halkın kendilerine göstereceği tepkiyi hesaba katmak zorunda kalacak.
Çankaya seçimleri ve ‘partili cumhurbaşkanı’na geçiş
Hamit Emrah Beriş
Çözüm süreci karşıtlarının ittifakı
Hamit Emrah Beriş
Çözüm süreci karşıtlığını da içeren bir dil ve aynı eksende oluşan ittifak, AK Parti seçmenlerinin sürece destek vermesini beraberinde getiriyor. AK Parti’ye yönelen hamlelerin hedeflerinden birinin de çözüm süreci olduğu yönünde bir algı doğuyor ve bu nedenle süreç daha fazla sahipleniliyor.
Bir yerel seçim koalisyonu olarak CHP
Hamit Emrah Beriş
CHP’de 30 Mart seçimleri sonrasında yaşanacak tartışmaların yalnızca genel başkanın kim olacağı ile sınırlı kalmayacağı öngörülebilir bir durum. CHP, ya Kemalist-ulusalcı çizgisine geri dönecek ya da söz konusu koalisyon görünümünü bir süreliğine daha sürdürecek. Bu durum, CHP’nin seçim sonrasında yaşayacağı iç iktidar mücadelesini hangi kesimin kazanacağı ile yakından bağlantılı.
Çözüm süreci etap etap mı?
Hamit Emrah Beriş
PKK’nın her an geriye dönebileceğine dair ifadeler, muhalefetin olumsuz yaklaşımı nedeniyle kamuoyu karşısında sorumluluğu tek başına üstlenen hükümetin yükünü bir kat daha artırıyor. Zira pek çok etmeni bir arada değerlendirmesi gereken hükümetin aksine, PKK’nın bir “denge siyaseti” gütme yükümlülüğü yok.
CHP neden değişemez?
Hamit Emrah Beriş
CHP’nin Türkiye’deki temel siyasal sorunların çözülmesi açısından alışılageldik ezberlerini değiştirmesi gerekiyor. Aksi takdirde, ne CHP iktidar alternatifi olabilecek ne de Türkiye’deki siyasal kutuplaşmanın yarattığı gerilim ortadan kalkacaktır.
Demokratik Açılım 2013
Hamit Emrah Beriş
Başbakan ezber bozmaya devam ediyor. Oslo müzakerelerinin ardından MİT ile PKK arasındaki görüşmelerin 2012 yılı içinde de devam ettiğinin ortaya çıkması, hükümetin sertleştirdiği siyasal diline rağmen müzakere sürecinden vazgeçmediğini gösteriyor.